İsrail Başbakanı Netanyahu, 'Bir barış anlaşmasına varılması halinde, bu tarihsel önemi olan konuda İsrailliler karar verecektir' dedi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Filistinlilerle bir barışa ulaşmaları durumunda bunu halk oylamasına taşıyacaklarını ve bu önemli konuda İsraillilerin karar vereceğini ifade etti.
İtalya'nın "Corriere della Sera" gazetesine geniş kapsmalı röportaj veren Netenyahu, Ortadoğu barış sürecinden İran'a ve Mısır'daki gelişmelere kadar pek çok konuyu değerlendirdi.
Haberde, İsrail'in eski Başbakanı David-Ben Gurion'dan sonra en uzun süre başbakanlık koltuğunda kalan isim olarak tanıtılan Netanyahu'nun "barış sürecine ilişkin sözlerinin, bu süreci canlandırmaya çalışan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin kulaklarını rahatsız edebileceğine" dikkati çekilerek, "Biz parlamenter sisteme sahibiz. Farkı görüşler olması normal. Dış politika çizgisinde bir barış anlaşmasına varılması halinde, bir halkoylaması olacaktır. Bu tarisel önemi olan konuda İsrailliler, karar verecektir" ifadelerine yer verildi.
Kabinesinden bir bakanın Haaertz gazetesindeki demecinde anlaşmaya varılması durumunda Batı Şeria'nın yüzde 90'nında çekilinip, yerleşim yerlerin boşatılacağına yönelik açıklaması hatırlatılan Netanyahu, bu bakanın kim olduğunu bilmediğini ve haberin anonim olduğunu kaydederek, "Şu an için müzakerelere odaklandık -ki bu da Kerry tarafından desteklenmeli- Kudüs'te benim ofisimle Ramallah'ta Mahmud Abbas'ın ofisi arasına bir çadır kurması halinde, biz o çadırın içine hemen girmeli ve çözüm olana kadar orada kalmalıyız" dedi.
Filistinlilerin barış sürecinin başlaması için İsrail'in, Batı Şeria'daki yerleşim yeri inşaatlarına son vermesi konusundaki talebi ve buna karşılık 930 yeni yerleşim yeri planlama kararı sorulan İsrail Başbakanı, şu yanıtı verdi:
"Biz pozisyonumuzu değiştirmedik. Yerleşim yerleri müzakereler sırasında tartışılır. İnsanlar bu yerleşim yeri mevzunda yanlış şeylere odaklanıyorlar, çatışmanın sebebi bu değil. Yahudi toplumu, İsrail devleti doğmadan, bir yerleşim yeri olmadan önce de hedef alınıyordu. O günkü hareket noktası neyse bugün de aynı hareket: Sınırları içerisinde İsrail Devleti'ni tanımayı reddetmek. 8 yıl önce Gazze'den çekildik. 10 bin İsrailli her bir metrekareyi bıraktı. Bu adım bizi barışa götürdü mü? Halen Gazze'den roket atışı sürmekte. Neden diye sorduğunuzda, özgürlük için diyorlar. Çatışmanın gerçek kökeni, İsrail Devleti'ni tanımama arzusu."
Filistin içinde yönetimin ikiye bölündüğüne dikkati çeken 63 yaşındaki başbakan, Hamas yönetimi altındaki Gazze'de açıkça İsrail'İn yok edilmesi fikrinin savunulduğunu ve bunun için terörün kullanıldığını, Abbas yönetimindeki diğer kısmın ise teröre başvurmadığını ancak, diğer tarafa engel de olmadığını söyledi.
İsrailli lider, "Abbas, Yahudi devletini tanımayı reddediyor. Umarım bu düşüncesi değişir. Bu, müzakereler için önkoşul değil ama iki taraf için de karşılıklı tanıma olmadan çatışmanın sona ermesinin imkansız olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Mahmud Abbas'a seslenen Netanyahu, "Umarım, önyargılarını bırakır ve benimle konuşur. Şuna inanıyorum ki; bu, barışın ve Filistinlilerin çıkarına olacaktır" dedi.
İran konusu
İran'daki seçim sonuçlarını da değerlendiren Netanyahu, şunları söyledi:
"Şüphesiz ki İran halkı, rejime karşı derin muhalif görüşünü göstermiştir ama İranlıların istediği gibi derin bir değişim olduğunu sanmıyorum. Onlar, bütün bu rejimden kurtulmak istiyorlar. Atom projeleri ve uluslararası terörizm faaliyetleri yürüten figür Hamaney'dir. Ruhani de bu sistemin bir parçası. Nükleer başmüzakereciydi bir dönem. 2004'te batı ile müzakere halindeyken, nükleer programlarını nasıl geliştirdiklerini anlattı. (Batılılarla Tahran'da görüşürken, ortaya çıkan sakinlikte Isfahan'daki tesiste işleri işlemleri tamamlıyorduk) demişti."
"Yaptırımlar yumuşatılmamalı aksine güçlendirilmeli"
İran'a karşı konulan yaptırımların işe yarayıp yaramadığı sorusu yöneltilen Netanyahu, "Ruhani, atom projesine sadık kalacak. O, bu konuda ilerlemek istiyor. İran'dan talep edilecek şeyler net olmalı: nükleer madde zenginleştirmesi durmalı, tüm zenginleştirilmiş uranyum materyalleri ülke dışına çıkarılmalı, Kum şehrindeki yasadışı nükleer santral devreden çıkarılması gerekir. İran, söylediklerinden ötürü değil, yaptıklarından ötürü yargılanmalıdır" yanıtını verdi.
Netanyahu'nun İtalya Başbakanı Letta'dan isteği
İsrail ve Filistin'i kapsayan iki günlük tura çıkan İtalya Başbakanı Enrico Letta'dan, Hizbullah'ın Avrupa Birliği terör örgütleri listesine alınması istekleri doğrultusunda destek isteyeceğini ifade eden Netanyahu, "Hizbullah, terör örgütü değilse nedir, ben bilmiyorum. Onlar öldürüyorlar, Avrupa topraklarında bile, Bulgaristan'da olduğu gibi. İran ile birlikte uluslararası bir terör ağını kontrol ediyorlar. Şimdi de, Beşşar Esed için Suriye'de sivilleri katlediyorlar. Terörizmle mücadelenin tek yolu, onu adıyla çağırarak, onun yasallığını ve moralini kırmaktır" diye konuştu.
"Mısır için biz de endişeliyiz"
"Mısır için herkes gibi biz de endişeliyiz" diyen İsrail Başbakanı, Mısır ile 30 yıldır Ortadoğu'da barış ve istikrarı temsil eden bir anlaşmaları olduğunu ve bunun korunması umudunu dile getirdi.
Atlantik Okyanusu'ndan Pakistan'a kadar geniş alana bakıldığında demoktratik ve çoğulcu yapıda bir tek İsrail'in olduğunu savunan Netanyahu, "Umarım bu sayı artar ama ne yazık ki durum şimdilik böyle değil" dedi.