Demhat Demir
ABD Dışişleri Bakanlığı, DHKP-C'nin yönetim kadrosundaki Musa Aşoğlu, Zerrin Sarı ve Seher Şen'in yakalamalarına yardım edecek olanlara her biri için 3 milyon dolar vereceğini duyurdu. Daha önce ABD, Almanya ve Yunanistan'da yaşadıkları istihbarat raporlarına yansıyan bu kişiler hakkında Amerika'nın ödül koyması farklı yorumlara neden oldu. Uzmanlara göre ABD'nin bu kararı sonra örgüt Türkiye'de kanlı eylemler yapabilir.
PKK yerine DHKP-C
Emniyet İstihbarat Dairesi Eski Başkan Vekili Bülent Orakoğlu'na göre, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçimler öncesinde çözüm sürecini bozarak çatışma ortamı yaratılmak isteniyor. Gazeteci-Yazar Alper Tan göre ise, ABD, PKK yerine DHKP-C'yi ikame etmek için çalışmalar yürütüyor.
Ödül konulması çok manidar
2013 yılında Ankara'daki Amerikan Büyükelçiliği'ne yapılan saldırının üzerinden çok zaman geçtiğini belirten Orakoğlu, aradan geçen bu süre sonrası ABD'nin bu örgüt liderleri hakkında ödül koymasının çok manidar olduğunu söyledi. Amerika'nın seçimler öncesi DHKP-C ile büyük saldıralar olabileceği haberlerini aldığını düşündüğünü kaydeden Orakoğlu, " ABD, seçimler öncesi bu örgüt ile çok büyük olaylar olacağını duymuştur diye düşünüyorum. Olacak olaylarla ilgili kendilerinin ilgisi olmadığına yönelik önlem alıyorlar bence. DHKP-C'nin benim bildiğim 11 Avrupa ülkesi gizli servisi ve derin devletleri ile ilişkisi var. ABD derin devleti ile ilişkisi örtülü yani Yunanistan kanalı ile ilişki kuruluyor. Yunanistan ekonomik sıkıntıdan dolayı ABD'ye bel bağlamış durumda. İstediği an Yunanistan bunları bulur. Ödül koyarak dünya kamuoyunda terörle mücadele ediyormuş gibi görüntülenmek amacı güdülmekte. Bu şekilde farklı bir algı operasyonu yapılıyor bana göre. Teröristleri kovalayan ABD imajı vermek amacıyla aldatıcı bir olay olarak düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
PKK kaybolunca bunlar ortaya çıkıyor
"Bu örgüt bizim hemen hemen en iyi bildiğimiz örgütlerden bir tanesi" diyen Emniyet İstihbarat Dairesi Eski Başkan Vekili Bülent Orakoğlu, "Bu örgüt daha önce AK Parti Genel Merkezine ve Adalet Bakanlığına saldırılarda bulundu. Örgüte bakıldığında devlet görevlilerine suikast düzenleyen bir örgüt. Şu an Türkiye'nin Suriye politikasına, çözüm sürecine ve PKK'nın silah bırakmasına karşı çıkıyor. PKK ile bu örgüt arasında ilginç bir şey var PKK kaybolunca bunlar ortaya çıkıyor" dedi.
Gladyo örgütü
ABD bu isimleri ciddi olarak arıyorsa rahatça bulabileceğine de dikkat çeken Orakoğlu, "Bunlar Yunanistan'da barınıyorlar birçok ülkenin gizli servisi ile işbirliği içinde bir gladyo örgütüdür. Bu örgüt Türkiye Cumhuriyeti ve dünyanın en gizemli örgütüdür. Ciddi anlamda gizli servisler şeklinde çalışıyor. Hatta Ergenekon terör örgütü ile ilişkisinin olduğu iddia ediliyor. Mustafa Duyar'ın cezaevinde öldürülmesinde de bu örgütün kullanıldığı iddia ediliyor" diye konuştu.
Biri biterken biri başlıyor
Gazeteci-Yazar Alper Tan ise, "ABD, PKK yerine DHKP-C 'yi ikame etmek isteyebilir. Şöyle söyleyeyim 1980 öncesi Türkiye'de sağ-sol çatışmaları vardı. CHP ve MHP'liler çatışıyordu birde Ermeni Terör Örgütü ASALA vardı. Bu 12 Eylül darbesi ile birlikte bu arada 12 Eylül darbesini de ABD'nin tezgahladığını ABD'li yetkililerin sözlerinden anlıyoruz. Bu bilinen bir gerçek artık. Darbe ile sağ- sol çatışması ve ASALA'da durdu. Bu iki çatışma durumunun arkasından PKK olaylarının başladığını görüyoruz. Biri biterken biri başlatılıyor. Bu sebep ile birlikte PKK terörü artık olmadığına göre onun yerine yeni bir terör örgütü ikame etmeye çalışmaları normal" dedi.
Uykudaki örgüt uyandırılıyor
"DHKP-C' de yeni değil aslında yıllardır var olan bir örgüt ama uykuda olan bir örgüt" diyen Tan, " Uykuda ki örgütü devreye sokmaları muhtemel olarak görülüyor. Burada şu yanıltmamalı bizi ABD Türkiye'ye karşı DHKP-C'yi kullanıyor kendi elçiliğine de saldırdı. Kendi desteklediği örgütü kendi elçiliğine mi saldırtacak diye soru sorulabilir. Şunu ifade edebilirim; DHKP-C'nin elçiliğe yaptığı saldırıda ölen kişi ABD'li değil, Kızılcahamamlı bir Türk ve orada hasar gören yer güvenlik kulübesinin camları. ABD'li kimsenin kılına zara gelmemiştir" diye konuştu.
Terör saldırıları olabilir
Gazeteci Alper Tan şunları söyledi: "Başarabildikleri takdirde Türkiye'de terör saldırılarını gerçekleştirmek isteyebilirler. Geçmişte de yaptılar zaten AK Parti Genel Merkezine ve birçok yere saldırdılar. Saldırı ihtimalleri var. Burada da devlet tedbirlerini alması gerekiyor. Çözüm süreci ile birlikte PKK'yı gerilettiği ve terörü bitirdiği gibi DHKP-C konusunda da benzer adımların atması gerekiyor. Burada bir fark var, PKK'nın sosyal bir tabanı var. DHKP-C için bunu söyleyemem. Elbet onu fikren ideolojik olarak destekleyen var ama PKK gibi büyük bir kitleyi arkasına almış bir örgüt olduğunu söyleyemeyiz. Arkasında küresel büyük güçler var DHKP-C büyük güçlerin taşeronluğunu yapan örgütlerden biri."