ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Büyükelçi James Jeffrey, Birleşik Arap Emirliklerinin (BAE) Beşar Esed rejimi ile ilişkilerini normalleştirme çabalarına devam etmesi durumunda ABD kongresinde yeni kabul edilen "Sezar Yasası" kapsamında yaptırımlara maruz kalabileceği uyarısında bulundu.
Jeffrey, 2014'te Esed rejiminin rejim muhaliflerini tuttuğu hapishanelerde işkenceyle öldürülen tutukluların fotoğraflarını dünya basınına sızdıran askeri polisin kod ismi olan Sezar'ın (Caesar) adıyla kabul edilen yasaya ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Suriye'de Esed rejimi ile yeniden ilişkilerini geliştirmek isteyen ülkere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Jeffrey, BAE'nin, ABD'nin Esed rejimi ile ilişkilerini normalleştirip, Şam'da yeniden büyükelçilik açma girişimlerine şiddetle karşı çıktığını bildiğini ifade etti.
BAE yönetiminin Şam'da elçilik açma girişimlerine ilişkin bir soruya Jeffrey, "Bağımsız bir ülkedirler, bu kararları alabilirler. Ancak biz onlara bunun çok kötü bir fikir olduğunu açıkça belirttik. Bu adımlar BM Güvenlik Konseyi'nin kararlarını uygulamaya veya tüm bölge için sorun olan bu çatışmayı bitirmeye yardımcı olmayacaktır." diye konuştu.
BAE vatandaşları veya şirketlerinin Esed rejimi ile iş yapmasına ilişkin ise Jeffrey, "Ekonomik faaliyetlere ilişkin olarak gerek BAE vatandaşı olsun gerek başka bir ülkenin vatandaşı olsun koşulları taşıdıkları anda yaptırımların hedefindedirler." değerlendirmesinde bulundu.
Sezar Yasası geçen yıl aralık ayında kabul edilmiş ve yasa kapsamında yönetime, 180 gün içinde yürürlüğe girmesi şartı konulmuştu.
180 günlük süre geçen günlerde dolduktan sonra ABD Dışişleri Bakanlığı, bu yasa kapsamında, Beşşar Esed ve eşi dahil 39 Suriyeli üst düzey yetkiliyi yaptırım listesine almıştı.
"Sezar" sızıntıları dünya gündemine oturmuştuYasanın başlığında yer alan "Sezar", 2014'te Esed rejiminin rejim muhaliflerini tuttuğu hapishanelerde işkenceyle öldürülen tutukluların fotoğraflarını dünya basınına sızdıran askeri polisin kod adı olarak kullanılmıştı.
Sezar'ın çektiği fotoğraflar 2014'te ilk kez Anadolu Ajansı tarafından yayımlamış, söz konusu fotoğraflar Esed rejiminin sistematik işkence yaparak ve aç bırakarak öldürmek dahil, işlediği savaş suçlarının delili olarak büyük yankı uyandırmıştı.