Japonya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Devlet Bakanı Tsuge, Pekin'deki temasları kapsamında Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Sun Veydong ile bir araya geldi. Tsuge, görüşmede Pekin yönetiminden şüphelinin cinayeti işleme sebebi dahil vakaya dair tüm olguları en kısa sürede açıklığa kavuşturmasını ve Japonya'ya detaylı bilgi sağlanmasını talep etti.
Çin'in sosyal medyada Japonya'yı hedef alan, Çin'de Japon okulları hakkındaki mesnetsiz iddialar ortaya atan paylaşımları kontrol altına almasını isteyen Tsuge, benzer olayların yaşanmaması için Japon vatandaşlarının güvenliğinin iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Çinli Bakan Yardımcısı Sun da Çin'in şiddete karşı olduğunu ve kontrol altına alacağını, tüm ülkelerde çocukların korunmasının öncelik olması gerektiğini belirterek, Japonlar dahil ülkedeki tüm yabancıların can güvenliğinin korunacağını taahhüt etti.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Cien, Pekin'de düzenlenen günlük basın toplantısında, Çin'de sosyal medyada Japon nefreti içeren paylaşımlara ilişkin sorulan soruya, "Çin’de Japon nefreti telkini yoktur. Şıncın’daki olayın ardından Çin vatandaşları gönüllü olarak olay yerine gidip çiçekler bıraktılar, dualar ederek yas tuttular. Tarihi, iki ülke arasında nefreti sürdürmek için değil savaşın trajedisinin tekrarını önlemek ve barışı korumak için ibret olarak görmeliyiz.” dedi.
Öte yandan Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna katılmak üzere ABD'nin New York şehrinde bulunan Çin ve Japonya Dışişleri Bakanlarının konuyu görüşmek üzere bir araya geleceği bildirildi.
- Olay
Babası Japon, annesi Çin vatandaşı olduğu bildirilen 10 yaşındaki çocuk, 18 Eylül sabahı Guangdong eyaletinin Şıncın şehrindeki Japon İlkokulu'na giderken yolda bıçaklı saldırıya uğramıştı. Yaralanan öğrenci kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmiş, saldırgan olay yerinde yakalanarak gözaltına alınmıştı.
Şıncın medyasında yer alan haberlerde, soyadının "Cong" olduğu ifade edilen 44 yaşındaki şüphelinin polis ifadesinde, çocuğa bıçakla saldırdığını itiraf ettiği ve cinayeti tek başına işlediğini söylediği aktarılmıştı. Şüphelinin geçmişte telekomünikasyon şebekesine sabotaj ve kamu düzenini bozmak suçlarından sabıkası olduğu kaydedilmişti.
Çinli yetkililer şu ana dek saldırganın cinayeti neden işlediğine dair bilgi vermekten ve yorum yapmaktan kaçınırken saldırıyı "münferit vaka" olarak nitelendiriyor.
- "Mukden Vakası"nın yıl dönümüne denk geldi
Saldırının, Japonya'nın 1931'de Çin'in Mançurya bölgesini işgalini başlatan "Mukden Vakası"nın yıl dönümünü olan 18 Eylül'e denk gelmesi "nefret suçu" şüphesini artırdı.
Bu olayda Japon İmparatorluk ordusu, bir Japon şirketinin Çin'in Mançurya bölgesinde işlettiği demir yoluna sahte bombalı sabotaj düzenleyerek bunu bölgenin işgali için bahane olarak kullanmıştı.
Çin'de 26 Haziran'da Ciangsu eyaletinin Sucou şehrindeki benzer bir vakada, okul servisi bekleyen Japon vatandaşı anne ve çocuğu, bir kişinin bıçaklı saldırısına uğramıştı. Saldırıyı engellemeye çalışan Çinli bir kadın vücuduna aldığı bıçak darbeleri sonucu hayatını kaybetmişti.