İşte Katar krizinin gerçek nedeni...

Kadir Has Üniversitesinde görevli Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, Katar krizinin önemli nedenlerinden birinin sıvılaştırılmış doğalgaz pazarındaki rekabetten kaynaklandığını belirtti

Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi (CESD) Müdürü Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, bazı Arap ülkeleriyle Katar arasında yaşanan diplomatik krizin önemli nedenlerinden birinin sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) pazarındaki rekabetten kaynaklandığını belirterek, "Dünyada şu anda boru hatlarıyla taşınan doğalgaz ile LNG üzerinden ilerleyen bir savaş var." dedi.

Ediger, Katar'daki diplomatik krizin arka planındaki gelişmeler ile dünya LNG piyasasında yaşanacak olası değişimleri AA muhabirine değerlendirdi.

Son yıllarda ABD'nin kaya gazı üretimini artırmasının küresel enerji piyasası ve petrol fiyatları üzerinde önemli etkileri olduğunu dile getiren Ediger, yeni dönemde ABD ve Avustralya'nın LNG'de de pazar payını artırmak istemesi ile Rusya'nın doğalgazdaki payını koruma isteğinin, Katar krizini tetikleyen önemli unsurlar arasında yer aldığını söyledi.

Mevcut durumda dünya genelinde doğalgazın üçte birinin LNG'ye dönüştürülerek ihraç edildiğini ifade eden Ediger, "Taşıma metodlarında LNG deniz gücünü ifade ederken, boru hatları kara gücünü ifade ediyor. Boru hatlarıyla, LNG arasında bir mücadeleye girildi ve LNG'nin doğalgaz ticaretindeki payı giderek artırıyor. Doğalgazda kara gücü boru hatları sayesinde Rusya'da ancak LNG'nin doğalgaz ticaretindeki oranını artırması, uzun vadede Rusya'nın tekelinin kırılması anlamına geliyor. Dünyada şu anda boru hatlarıyla taşınan doğalgaz ile LNG üzerinden ilerleyen bir savaş var." değerlendirmesinde bulundu.

"İRAN'A UYGULANAN AMBARGOYA BENZİYOR"

Ediger, dünyanın en büyük LNG ihracatçısı Katar'ın mevcut durumunun 1996'da İran'a uygulanan ambargoya benzerlik gösterdiğini belirterek, bu süreçte İran'ın 20 yıl boyunca petrol ve doğalgaz kaynaklarından tam istifade edemediğini hatırlattı.

İran'da yaşanan krizin arka planında Rusya ve Hazar Denizi petrollerinin piyasaya sokulmak istenmesinin yattığını anlatan Ediger, "Bu nedenle küresel piyasada İran petrolünün pazar payı azaltıldı. Günümüzde ise LNG piyasasına yeni girecek ABD ve Avustralya gibi aktörler için var olan aktörlerin geri planda bırakılması uygun görülüyor." dedi.

Ediger, ABD'de kaya gazı üretiminin artması ve ihracatın serbest bırakılmasıyla , ABD'nin Avrupa ve Doğu Asya'da yeni pazarlar arayışına girmeye başladığını söyledi.

Katar'dan sonra LNG ihracatında dünyada ikinci sırada yer alan Avustralya'nın 2000'li yılların başından bu yana ihracat kapasitesini 4 kat artırdığını aktaran Ediger, şöyle konuştu:

"Avustralya yakın gelecekte daha da artıracak. Dünyada en önemli LNG pazarı Uzak Doğu'da yer alıyor. Bugün dünyadaki en büyük LNG pazarı Japonya. Bunu Güney Kore, Çin, Hindistan ve Tayvan izliyor. Bu nedenle bu bölgeye daha yakın olan Avustralya'nın da devreye girmesi, ulaşım maliyetlerini azaltarak bu ülkelere daha ucuza LNG sağlanmasına neden olacaktır."

Dubai merkezli enerji danışmanlık şirketi Qamar Enerji'nin Üst Yöneticisi Robin Mills de yaşanan krizden sonra Katar'ın boru hatlarıyla yaptığı doğalgaz alışverişinin olağan şekilde devam edeceğini söyledi.

KATAR, BAE VE MISIR'A LNG GÖNDERMEYECEK

Mills, ülkeler arasındaki krizin olası etkilerinin daha çok LNG alanında yaşanacağına dikkati çekerek, "Katar'ın boru hattı aracılığıya Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) gönderdiği gazı kesmesi çok mümkün görünmüyor. Böyle agresif bir adımın atılması Katar'ın saygınlığına zarar verir ancak BAE ve Mısır'a gönderilen LNG tedariki muhtemelen duracak. Bu iki ülke kendilerine başka tedarikçi bulmak zorundalar." diye konuştu.

Katar'ın, küresel LNG piyasasında yüzde 30'luk payı bulunuyor. Bu payla Katar, dünyada LNG ihraç eden ülkeler arasında lider konumda yer alıyor.

Diplomatik krizin taraflarından Mısır, yıllık LNG ihtiyacının yüzde 60'a yakınını Katar'dan karşılıyor. BAE ise Katar'dan yıllık 1 milyon ton LNG ihraç ediyor. Bu da BAE'nin toplam gaz ihtiyacının yaklaşık yüzde 25'ine denk geliyor.

Uluslararası Doğalgaz Birliği ve Uluslararası LNG İthalatçıları Birliği verilerine göre, ABD'de inşaatı devam eden 6 LNG terminali bulunuyor, bu sayının 30'a çıkarılması planlanıyor.

ABD'nin tüm projeleri hayata geçirildiğinde yıllık LNG ihraç kapasitesinin 300 milyon tonu geçmesi bekleniyor. Bu durumda ABD, dünyadaki en büyük LNG üreticisi Katar'ı geçerek birinci olacak.

Rusya'da da bir LNG terminalinin inşaatı devam ediyor. Moskova yönetimi 3 terminal daha inşa etmeyi hedefliyor.

Avustralya'da ise 5 terminalin inşası devam ederken, 8 terminal projesinin daha hayata geçirileceği öngörülüyor.

KAYNAKAA