Bir ülkedeki veya şehirdeki sokak lezzetleri orayı daha iyi tanımamıza yardımcı olur. İstanbul'un da vazgeçilemez sokak lezzetleri vardır. İstanbul deyince belki de akla ilk o kareler gelir. Midyesinden kumpirine balık ekmeğinden simidine kadar İstanbul'u İstanbul yapan lezzetlerdir bunlar. Bu lezzetlerin hepsine yer ayırmak tek seferde mümkün olmasa da en önemlilerini sizlerle paylaştık. Keyifli okumalar.
1-MİS KOKULU BALIK EKMEK
Karaköy İskele Meydanı’ndaki balık ekmekçi ara sıra iş çıkışı uğradığım yerlerden biri. Fazla vaktiniz yoksa, canınız balık da çektiyse neden olmasın dedirtecek bir alternatif. Ekmek arası balık 6 TL. Biraz ilerideki büfeden yanına bir içecek de alabilirsiniz.
2. Yasaklı Lezzet Kokoreç
Türk mutfağının bir aralar yasaklı olmaya kadar varan yiyeceği kokoreç, steril ortamlarda hazırlandığında birçoğumuz için vazgeçilmez bir lezzet olmaya aday. Kokoreç her yerde yenmez tabii. Hele de tezgahtan alıyorsanız, iyice dikkat etmek lazım. Denediğim ve sevdiğim kokoreççilerden biri, Beyoğlu ve Asmalı mescit civarlarında dolaşan, genellikle Tepebaşı Flash TV binasının önüne arabasını park eden amca. Denk gelirseniz bir çeyrek ekmek arası ısmarlayın kendinize.
3-Sıcak Sıcak Sokak Poğaçası
Çocukken hepimizin mahallesinden geçmiştir mutlaka. Özellikle 80’ler 90’lar çocukları iyi bilir bu lezzeti. Sadesi de güzel olur ama benim favorim peynirli. İçine yağ giren her şey ekstra bir güzel olur ya, bu da öyle bir şey işte. Hala sabahları Karaköy Namlı civarlarında satan bir tezgah görüyorum. Bir sabah kahvaltı etmeden yolunuz o civarlara düşerse, bu fırsatı değerlendirebilirsiniz bence.
4-Bol Şerbetli Halka Tatlı
Tulumba tatlısının uzun ve yuvarlak versiyonu aslında. Talep fazla herhalde ki, hala birçok sokakta karşımıza sık sık çıkıyor bu tatlı. Tat olarak da tulumbadan pek farklı sayılmaz.
5-Süt Mısır
Mevsimi gelince her köşe başında açılan yegane tezgahlardan biri süt mısır tezgahları… Genelde haşlanmışı makbule geçer ama sevenleri için közlenmişi de bulunur. Bir de son zamanlarda sokaklarda bardakta süt mısır satılmaya başlandı biliyorsunuz. Koçan üzerinden yemeye göre çok daha pratik tabi. Üzerine tereyağı, sos ya da baharat katma imkanı da olduğu için, diğerine göre daha cazip diyebiliriz.
6-Gevrek Simit
Martılara simit atma klişesinin baş rol oyuncusu da, “içim kazındı hafif bir şeyler atıştırayım” anlarının kahramanı da üstü susamlı gevrek simit. Fırından yeni çıkmış hali ayrı bir çekici oluyor tabii. Artık maalesef tüm simitçiler birbirinin aynısı, sıkıcı belediye arabaları… Farklı olarak Karaköy’deki meşhur Karaköy Simitçisi’ni önerebilirim.
7-Bol Malzemeli Kumpir
Benim gibi patatesin her halini severim diyenlerden misiniz? O zaman İstanbul’un en meşhur sokak lezzetlerinden kumpiri boş geçmek olmaz. Günümüzde birçok restoranda, büfede yapılıyor olsa da, Ortaköy’ün girişindeki sokak kumpircilerinde yapılanın tadı hiçbir yerde yok… Fiyatı 10 TL civarında.
8-Kışın habercisi KESTANE
Her ne kadar evlerimizde pişirmeye çalışsak da, közde pişmiş kestanenin tadı hiçbir şeyde yok. Kış geldiğinde İstanbul’un hemen hemen her sokağında, caddesinde bir kestaneci bulmak mümkün.
9-Sokak Sandviçleri
Beyoğlu’nun ara sokaklarında bir amca dolaşır yıllardır. Elinde hasır sepeti, içinde taze sandviç ve galetalarıyla sokak sokak gezip, satış yapmaya çalışır. Kendine has bir repliği de vardır. “Beeen geldim gidiyorum. Beyaz peynir doldur, salam doldur, kaşar doldur.” diye bağırır. Hatta bu replik, Metin Akdemir’in belgesel kategorisindeki bol ödüllü kısa filmine de adını vermiştir. Filmlere konu hatta oyuncu olan bu amcamız, çok güzel sandviçler satar. Çocukluk yıllarından beri favorimdir. Bir gün denk gelirseniz mutlaka deneyin.
10-Midye Dolma
Midye dolma İstanbul sokaklarında sık sık rastlayabileceğimiz lezzetlerden biri… Her yerde yenmez tabii ama güzelini buldun mu tadına doyum olmaz. Benim favori sokak midyecim Büyükçekmece sahilindeki Pamuk Nine. Beyoğlu müdavimleri için de Balık Pazarı’nın girişindeki seyyar tezgahı önerebilirim.
11-Kadınlar Pazarı
Sokakta Siirt yemekleri, tandır, büryan, perde pilavı, dondurmalı irmik tatlısı yemek isterseniz Fatih’teki Kadınları Pazarı’na uğrayabilirsiniz. Et pazarı olarak da bilinen bu yer, Unkapanı İtfaiye Müzesi’nin hemen arkasında. Et yemeklerinin dışında genellikle Güneydoğu Bölgesi’ne has yöresel ürünler de satılıyor.
12-Unkapanı Pilavcısı
Sokakta nohut pilav, üzerine 50 kuruş fazla ödeyip tavuk pilav yemek belki yanında da bir ayran patlatmak, her nedense genlerimize kodlanmış, nesilden nesile aktarılan bir alışkanlık olmuş. Unkapanı’nın Meşhur Pilavcısı da, bu alışkanlığımızdan en büyük faydayı kazanan girişimcilerinden herhalde. İMÇ çarşısı civarlarında akşamları gelip, sabaha kadar nohut pilav satıyor bu arabada. Muhtemelen bu işi yapanlar arasında en meşhuru. Hatta öyle ki, önünde uzun kuyruklar oluşuyor, bazen ünlü isimler bile geliyor buraya. Eğer bir gün yolunuz düşerse, bahsettiğim seyyar arabayı önündeki kalabalığa bakarak tanıyabilirsiniz.