İstanbul'da "Uluslararası Keşmir Konferansı" düzenlendi

Hindistan idaresindeki Cammu Keşmir bölgesinin özel statüsünün kaldırılması kararının 4'üncü yılı dolayısıyla İstanbul'da "Uluslararası Keşmir Konferansı" düzenlendi.

Eyüpsultan'daki Bahariye Mevlevihanesi'nde yapılan konferansta Pakistan'ın Ankara Büyükelçisi Yusuf Cüneyd, AK Parti İstanbul Milletvekili Tuğba Işık Ercan, Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, Azad Cammu Keşmir Meclis Başkanı Latif Akbar, Tahreek-e-Kashmir hareketinin Birleşik Krallık Başkanı Fahim Kayani, Keşmirli siyasi liderlerden Abdur Rashid Turabi, Mehmood Ahmed Saghar, Altaf Ahmed Bhat ve Mubeen Shah, Kuveyt Ulusal Meclisi Milletvekili Mohammad Almutairi, Kuveyt Barolar Birliği'nden avukatlar Mejbel Alshukira ve Dalal Alajmi konuştu.

Hindistan idaresindeki Cammu Keşmir'i konu alan konferansa konuşmacıların yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan konferans, sorunun geçmişine ve bugününe ilişkin bir video gösterimi ile devam etti.

Konferansta konuşan Pakistan'ın Ankara Büyükelçisi Cüneyd, 5 Ağustos 2019'da Hindistan'ın Cammu Keşmir'de işgalini sürdürmeyi amaçlayan yasa dışı eylemlere giriştiğini ve o tarihten itibaren korkunç insan hakları ihlalleri işlediğini söyledi.

Bölgedeki uygulamalara karşı sesini yükselten insan hakları savunucularının susturulduğunu belirten Cüneyd, Cammu Keşmir'de mülklerin tahrip edilmesi, dini özgürlüklerin kısıtlanması, kadınların durumu gibi birçok insan hakları ihlalinin yaşandığını aktardı.

Cüneyd, "Hindistan'ın saklayacak bir şeyi yoksa neden bağımsız Birleşmiş Milletler (BM) yetkililerinin Cammu Keşmir'i ziyaret etmesine izin vermiyor?" ve "Hindistan Keşmirlilere karşı yanlış bir şey yapmadığını düşünüyorsa neden BM destekli bir plebisitten kaçınıyor?" sorularını yöneltti.

AK Parti'li Ercan, Keşmir sorununun bölgesel değil Güney Asya ve tüm dünyada istikrar ve barışın sağlanmasının önündeki karmaşık sorunlardan biri olduğunu ifade etti.

Ercan, "Karşılıklı anlaşmazlığı aşmak ve kalıcı barış yolunu açmak için tüm taraflar arasında diri ve yapıcı bir diyalog hayati öneme sahiptir. Keşmir anlaşmazlığına adil bir çözüm, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarına uyum sağlamayı ve en önemlisi, Keşmir halkının meşru arzularını samimi bir şekilde göz önünde bulundurmayı gerektiriyor." diye konuştu.

Kuveytli avukat Dalal Alajmi de Hindistan idaresindeki Cammu Keşmir'de kadınlara yönelik insan hakları ihlallerine vurgu yaparak bu ihlallere karşı dünyanın sessiz kaldığını belirtti.

Program, konferansı düzenleyen Tahreek-e-Kashmir'in Birleşik Krallık Başkanı Fahim Kayani'nin konuşmacılara plaket takdimiyle sona erdi.

Konferansta Cammu Keşmir sorunu ile ilgili fotoğraflar da sergilendi.

- Tarihi Keşmir sorunu

İngiltere 1947'de sömürge olarak yönettiği Hindistan'dan çekilirken o dönemde prenslik olan Keşmir, bağımsızlıklarını yeni kazanan Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda bir tercih yapma zorunluluğuyla karşı karşıya kaldı.

Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi Hindistan ile birleşmeye karar verdi.

Müslüman Keşmir halkı karara karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da savaş çıktı.

Savaşların ardından sağlanan geçici ateşkes sonucunda Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın idaresinde kaldı. Bölgenin doğusundaki yüzde 20'lik bir kısım ise sınırdaş Çin'in hakimiyetine verildi.

BM Güvenlik Konseyi, 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halk oylamasıyla belirlenmesini öngörüyor.

Hindistan yönetimi halk oylamasına karşı tutum benimserken, Pakistan BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.

Öte yandan, Hindistan, 5 Ağustos 2019'da Cammu Keşmir'in özel statüsünü kaldırmış ve bölgeyi doğrudan merkezi hükumete bağlı "Cammu Keşmir" ve "Ladakh" olmak üzere iki birlik toprağına bölmüştü.