İşgal altındaki Şeria'da yer alan 250'den Yahudi işgal biriminde ikamet eden Yahudi işgalciler, İsrail işgalinin boyunduruğu altında yaşamak zorunda kalan Filistinliler için hayatı daha da içinden çıkılmaz bir hale getiriyor.
Uluslararası kamuoyundan kınamanın ötesine geçmeyen cılız tepkiler gelmesi ve ciddi yaptırım uygulanmaması nedeniyle İsrail yönetimi bu illegal yapıları genişletmeyi sürdürüyor.
Çözüm olasılığını zora sokuyor
İsrail, Batı Şeria'daki Yahudi işgal birimlerinde ikamet edenler için özel yollar inşa ediyor, çoğunluğu silahlı bu kişileri "koruma" bahanesiyle binlerce askeri bölgede tutuyor.
Hakim tepelere kurulan bu illegal yapıların etrafı genelde duvarlarla ya da tellerle çevriliyor.
Şeria'da adeta mantar gibi her köşeden yükselen bu yapılar, Filistin kentleri, beldeleri hatta köyleri arasındaki bağlantının giderek kopmasına neden oluyor.
Bu yapılar ayrıca Filistinlilerin iki devletli çözüm için şart koştuğu 1967 sınırlarında başkenti Kudüs'ün doğusu olan bağımsız Filistin devletinin kurulması talebinin önündeki en büyük engellerden biri haline gelmiş durumda.
Zira İsrail yönetimi, Kudüs ve Şeria'da yer alan bu yasa dışı yerleşim birimlerini boşaltmak istemiyor.
Filistinliler'in temel geçim kaynaklarını hedef alıyorlar
Filistin toprakları üzerine kurulan illegal yapılardaki Yahudi işgalciler, sık sık Batı Şeria'da yaşayan Filistinlilere ve onların temel geçim kaynaklarına saldırıyor.
Yahudi işgalciler, Filistinlilere ait zeytin ağaçlarını kesiyor, sürülerini otlatan çobanları darbediyor, tarlalara giden sulama borularını kesiyor veya söküyor.
Bu saldırılar doğrudan temel geçim kaynaklarını hedef aldığı için Filistinlilerin yaşantısını olumsuz etkiliyor.
İsrail güçlerinin genelde göz yumması nedeniyle aşırı sağcı Yahudi işgalciler, Filistin köylerine, yerleşkelerine saldırmaktan da geri durmuyor.
Son olarak çok sayıda Yahudi yerleşimci 28 Eylül'de Şeria'nın güneyindeki El Halil kentine bağlı Mesafer Yatta kırsalında Filistinliler'in yaşadığı bölgeye saldırdı.
Yüzleri maskeli Yahudi işgalciler, Filistinlilere ait evleri ve araçları taşladı, birisi 3 yaşında çocuk olmak üzere 12 Filistinliyi yaraladı.
'Koyunlara saldırıp içlerini açtılar'
Evi Yahudi yerleşimcilerin saldırısına uğrayan Gasim Hamandi, o gün yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Yaklaşık 80 Yahudi işgalcinin bölgelerine saldırdığını belirten Hamandi, "Bize yaptıkları bu son saldırıyı hayal bile edemezsiniz. Yaşlı, çocuk ve hayvan ayırt etmeksizin herkese, her şeye saldırdılar. Koyunlara bıçakla saldırıp içlerini açtılar. Sonra ordu, milletin üzerine dağlık araziden gaz sıktı. Akabinde ordu geldi koyunları geri verdi ve yerleşimcileri dağıttı." ifadelerini kullandı.
Saldırıda yaralananlar olduğunu, Yahudi yerleşimcilerin araçlarını devirdiğini dile getiren Hamandi, "Güvenliğimizden endişe ediyoruz. Güvenliğimiz olmadığından dolayı evlerimizden çıkamaz hale geldik. Gelişen olaylar hiç de basit değil ve işlerin buraya geleceğini hiçbirimiz beklemiyordu." şeklinde konuştu.
Tarlaları yakıyorlar
Filistinli aktivist Mahmud Zavahra da Yahudi yerleşim birimlerinin ve buralarda ikamet eden Yahudi işgalcilerin Filistinlilerin hayatını derinden etkilediğini belirtti.
Yahudi işgalcilerin Filistinlileri doğrudan hedef aldığını vurgulayan Zavahra, şunları söyledi:
"Şiddete başvurarak insanlara doğrudan saldırıyor, Şeria'nın her bölgesinde insanların hayvanlarına saldırıyor. Özellikle ekim ve kasım aylarında zeytin hasadı döneminde çiftçileri hedef alıyorlar. Zeytin ağaçlarını yakıyorlar, çiftçilerin topraklarına ulaşmasını engelliyorlar, bunlara ek olarak tarlalarına gidince çiftçilere saldırıyorlar. Yahudi yerleşimciler, Filistinlileri topraklarından koparmak ve hayatlarını idame ettirmelerini engellemek için tarlalarını ve hasatlarını yakarak, hayvanlarına ve evlerinde bu insanlara saldırarak her seviyede onlara karşı savaş veriyor."
Hırsızdan farkları yok
İsrail Meclisinde yer alan Ortak Arap Listesi Bloku'nun milletvekili Ofer Cassif, İsrail hükümetinin yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerini desteklediğini belirtti.
Söz konusu Yahudi yerleşim birimlerinin Filistin topraklarının üzerine kurulduğunun altını çizen Cassif, şöyle devam etti:
"Bu bağlamda bakıldığında Yahudi yerleşimcilerin tamamının, (İsrail) hükümetin ve işgal güçlerinin hırsızdan, suçludan farkı yok. Bu durum İsrail toplumunu da etkiliyor. Çünkü bu İsrail toplumunu da suçlu bir topluma dönüştürüyor. Bu nedenle ben ve arkadaşlarım işgale karşı mücadele ediyoruz. Çünkü adalet işgalin sona ermesini gerektirir. Filistin halkı kendi vatanlarında üzerinde özgürce ve eşit olarak yaşamalı. Bizim amacımız budur."
'İsrail toplumu bir canavara dönüşüyor'
Ortak Arap Listesi Bloku olarak aynı zamanda İsrail toplumunun imajı için de mücadele ettiklerini dile getiren Cassif, şunları kaydetti:
"Gün geçtikçe İsrail toplumu bir canavara dönüşüyor. Bu canavar görünümünü engellemeye çalışıyoruz. Sadece adil bir barışı sağlamak için değil aynı zamanda adil ve ahlaklı bir toplum için işgali ve İsrail içindeki ırkçılığı bitirmek istiyoruz."