İsrail'deki sivil toplum kuruluşları, hukukçular ve yüksek teknoloji sektörleri gibi meslek gruplarının çağrısı üzerine on binlerce kişi meydanlara indi.
İsrail polisi, Tel Aviv'deki meydanlara çıkan yolları gün içinde trafiğe kapattı ve çevrede yoğun güvenlik önlemi aldı. Polis, Tel Aviv'deki gösterilere yaklaşık 40 bin kişinin katıldığını duyurdu.
Tel Aviv kent merkezindeki Kaplan Caddesi'nde toplanan her yaştan binlerce gösterici İsrail bayrakları taşıdı. Göstericiler, "diktatörlüğe hayır" ve "demokrasi" sloganları attı. Göstericiler, yürüyüş yaparak dağıldı.
Tel Aviv'in dışında kuzeydeki Hayfa'da da yaklaşık 13 bin kişi, Kudüs'te de Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un konutunun yakınlarında binlerce kişinin katıldığı protesto düzenlendi. Kudüs'teki protesto gösterisine ana muhalefet lideri Gelecek Var Partisi Başkanı Yair Lapid de katıldı.
Netanyahu hükümetinin "yargı reformu"Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak'ta Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini sınırlandıran, yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir yasa planladıklarını duyurmuştu.
Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini meclise devretmeye yönelik hamleleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması arasında gerilime yol açmıştı.
Ülkedeki en yüksek yargı merci olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Anayasa taslağı olarak kabul edilen "temel yasalara" aykırı olduğu gerekçesiyle meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisine sahip.
Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde, Yüksek Mahkemenin, meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisinin elinden alınacağını belirtmişti.
İsrail Yüksek Mahkemesinin 18 Ocak'ta Netanyahu hükümetinde birden fazla bakanlık görevi üstlenen Şas Lideri Arya Deri'nin "vergi suçlarından hüküm giydiği için" kabinede yer alamayacağına hükmetmesiyle, iktidar-yargı krizi derinleşmişti. Netanyahu, geçen hafta mahkeme kararı üzerine Deri'yi görevden almıştı.