Anadolu Ajansı'na konuşan İsrail eski Cumhurbaşkanı Navon, 'Mısır önemli bir ülke ve halk ikiye bölündü. İsrail açıkça taraf tutup diğer kesimi dışlayamaz' dedi.
İsrail'in 5. Cumhurbaşkanı İzak Navon, ordunun yönetime el koyduğu Mısır'ın önemli bir ülke olduğunu belirterek, ülkesinin bu konuda resmi bir yorum yapmamasını "İsrail açıkça taraf tutup diğer kesimi dışlayamaz" sözleriyle değerlendirdi.
Navon, Mısır'da ordunun yönetime el koymasının ardından meydana gelen son gelişmeler ve Türkiye-İsrail ilişkilerine dair AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Mısır'ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin ordunun müdahalesiyle iktidardan uzaklaştırılmasının ardından İsrail yönetiminin neden sessiz kalmayı tercih ettiği yönündeki soruyu cevaplayan Navon, şunları söyledi:
"Ben cumhurbaşkanıyken Enver Sedat'ı İsrail'e davet ettim. Çok sıcak ev sahipliği yaptık.Yolda insanlar savaştan sonra İsrail ve Mısır bayraklarını birlikte salladı. İnanılmaz bir şeydi. Fransa, Belçika diğer Avrupa ülkeleri bize aracı olup yeniden aramızda dostluk kurabilirler. Biz bir kesimi desteklesek diğeri kızacak. Zaten yeterince savaştık. İsrail, Mısır'daki gelişmelere dair yorum yapmadı çünkü Mısır önemli bir ülke ve halk ikiye bölündü. İsrail açıkça taraf tutup diğer kesimi dışlayamaz."
"Arap Baharı" adı verilen değişim sürecinin bölgede İsrail'i de içine alan bir barış getirmesini umduğunu dile getiren Navon, "İlk alınan sinyaller İsrail karşıtıydı. Ama İsrail ile ilişkilerimizi koruyacağız demeleri bizi memnun eder. Kimin iktidarda olup ülkeyi yönettiği bizim için önemli değil" diye konuştu.
İsrail-Türkiye ilişkileri
İsrail'in, Mavi Marmara saldırısıyla ilgili Türkiye'den özür dilemesi hakkında da görüş bildiren Navon, "Tazminat şartlardan biriydi. Türkiye ile anlaşma da trajedi için bir bedeldi" diye konuştu.
Taraflar arasındaki iyi ilişkilerin her iki ülkenin de çıkarına olacağını ifade eden Navon, şöyle devam etti:
"İlişkileri düzeltmek için umarım tazminatta anlaşılır. Ben tarih çalıştım. Osmanlı döneminde Yahudiler İspanyol engizisyonundan kaçarken 2. Beyazıt döneminde Osmanlı kapılarını bize, mültecilere açtı. Bu bizim için çok önemliydi. Türklere ve Osmanlı'ya her zaman minnettarız. İkinci Dünya Savaşı'nda Yahudiler katledilirken mültecilere kapısını açan birkaç ülkeden biri de Türkiye'ydi. Türkiye'den bahsederken Türklerin bu yaptığı iyilikleri unutamayız. İyi ilişkiler her iki ülkenin de çıkarınadır."
Navon, cumhurbaşkanı olduğu dönemde yaşanan "Şabra ve Şatilla katliamları" hakkında da şunları kaydetti:
"Lübnan'da o zaman Şabra ve Şatilla'da Hristiyanlar, Müslüman mültecilere saldırdı. İsrail ordusu oradaydı. O zamanki Başbakan Menahem Begin'den, bu konuda İsrail askerlerinin bir ihmali olup olmadığının belirlenmesi için soruşturma komisyonu hazırlamasını istedim. Soruşturma açılmasını istemedi. 'O zaman olayı kabul etmiş oluruz' dedi. 'Açmazsak asıl o zaman olayı kabul etmiş oluruz, adımızı temize çıkarmalıyız' dedim. Soruşturma açıldı, araştırma komitesi kuruldu. Askerlerimiz suçsuz çıktı."
Navon, İran'ın nükleer programından kaynaklanan gerilimle ilgili de "Yüksek risk nedeniyle İran'ın nükleer tesislerine saldırılmamasını, yapılacak bir saldırıda da ABD'yle ortak hareket edilmesi gerektiğini" söyledi.
İzak Navon kimdir?
Kudüs'te doğan İsrail'in 5. Cumhurbaşkanı İzak Navon, anne tarafından Fas'a, baba tarafından Osmanlı'ya sığınan İspanyol Yahudilerine dayanıyor.
Arap ve İslam kültürü üzerine lisans eğitimi yapan Navon, İsrail'in ilk Başbakanı Ben Gurion'un siyasi sekreterliğini yaptı. 1972-1977 yılları arasında Dünya Siyonist Örgütü Yönetim Kurulu Başkanlığı yapan Navon, milletvekili olmasının ardından 1978'de Knesset tarafından Cumhurbaşkanı seçildi. Son olarak 1984'de Eğitim Bakanlığı yapan Navon, halen çeşitli gazete ve dergilerde makaleler yazıyor.
İzak Navon, Cumhurbaşkanlığı döneminde Mısır Cumhurbaşkanı Enver Sedat'la İsrail'de bir araya gelmiş, iki ülke arasında 1978'de imzalanan "Camp David Antlaşmas"ında da önemli rol almıştı.