İSMAİL ZELVİ
Hayatını iyilik yapmaya vakfeden Sudan 'ın 7. Cumhurbaşkanı Abdurrahman Swar Ez-Zehep, İslam coğrafyasında akan kan ve gözyaşını Müslümanların oluşturacağı ortak ordunun durdurabileceğini söyledi.
Diyanet Vakfı tarafından düzenlenen İyilik ödülleri'nin bu yılki sahiplerinden biri olan Munazzama Ed-Dawa İslam hareketi onursal başkanı Zehep, gazetemize gündemle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Zehep'in açıklamalarında satırbaşları;
BM HRİSTİYANLIK KULÜBÜ
Swar Ez-Zehep, "Birleşmiş Milletlerin, dünyada müdahil olduğu hiçbir sorun çözülmemiştir. Bu BM'nin çözümden çok sorun üretme mekanizması olduğunu göstermektedir. Yıllardır Sudan'da siyasi sorunları bir yana bırakın yardım sorunlarını bile çözemediler. Kafalarının arka planında yardım yok. İnsanları Hristiyanlaştırmak var.
YARDIM DEĞİL İSLAM KARŞITLIĞI
BM'den ve Avrupa'dan gelen yardımların arka planında mutlaka islam karşıtlığı vardır. Türk Vakıfları ve Diyanet Vakfı'nın böyle bir amacı olmadığı için halk bağrına basıyor. Batılılar Hristiyanlık politikası güdüyor. Bir şeker gönderiyor, şekerin üzerinde haç resmi veya Hristiyanlık sembolleri var. Giyecek yardımı yapacaklar. Hristiyanlık sembolleri taşıyan giyecekleri gönderiyorlar. BM gözetimindeki kamplarda normal yemek dağıtmaları bile namaz saatine göre ayarlıyorlar. İnsanları ya namaz kılmak veya yemek almak tercihiyle baş başa bırakıyorlar. Onların amacı Müslüman çocuklarına Hristiyanlığı aşılamak.
ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM
Munazzama Ed-Dawa El İslam olarak, bizim yardımlarda önceliğimiz eğitim meselesidir. 1980 yılından itibaren bu konuda epey yol aldık. Daha çok ülkeye daha çok insana ulaşmak için gayret ediyoruz. Afrika'nın Sahra altı bölgesinde 42 ülkede faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Öncelikle amacımız eğitim. 42 ülkede 40 bine yakın okul inşa ettik. Çalışmalarımızda aileden topluma Kur'an eğitimini yaygınlaştırılmasını amaç ediniyoruz. Sudanda Eğitim ciddi düzeyde gelişti. Özellikle Hartum üniversitesinin 70 yıllık tecrübesi var. Sahra altı Afrika'da birçok öğrencinin okuduğu ve öğrenim aldığı Sudan'ın önemli eğitim merkezlerinden bir tanesidir. Eğitimin dışında, sağlık ve tıbbi yardım, su kuyularının açılması ve işletilmesi, fakir ve yetimlerin ihtiyaçlarının karşılanması konularına önem veriyoruz.
KAYNAKLARIMIZI KULLANAMIYORUZ
Suda aslında insanlığı doyuracak ve zengin edecek kaynaklara sahip, BM sistemi ve ABD-İsrail gibi güçler Sudan'ın bu kaynakları kullanmaması için her türlü oyunun içine giriyorlar. Bizim geniş tarım alanlarımız, bol su kaynaklarımız, altın, uranyum gibi değerli madenlerimiz var. Ancak ABD Sudan'ın gelişmesini engellemek için uluslararası kuruluşlar eliyle Sudan yöneticilerini sürekli baskı altında tutuyor. Gelişmesine açık açık engel oluyor. 20 yıldır Sudan Hava Yolları'nın uçaklarını tamir etmesi dahi yasaklanmış vaziyette. Birçok kaynağın kullanımı engellenmiş durumda. Kaynakları halkın hizmetine açmak isteyen yöneticiler ise uluslararası baskı ile karşı karşıya kalıyorlar.
SUDAN YÖNETİCİLERİ KISKAÇ ALTINDA
ABD-İsrail, BM ve AB yöneticileri Sudan'ın kendi kendine yetmesini, kaynaklarını halkının himetine sunmasını istemiyorlar. Yöneticilerin elini kolunu bağlamak için askeri alan başta olmak üzere birçok alada engelleme hareketlerine girişiyorlar. Biz özellikle Türkiye'ye Teşekkür etmek istiyoruz. Hiçbir art niyet göstermeden birçok sivil toplum kuruluşu karşılıksız yardım yaptılar. ABD İsrail'siz bölgede hareket etmiyor. İsrail ise, Sudan'ın özellikle Filistin, Kudüs ve Mescidi Aksa politikaları yüzünden cezalandırmak istiyor. Biz İsrail'in oldu bittiye, Kudüs ve Mescidi Aksa'ın işgailine dayanan politikalarını kabul etmiyoruz. Bunu bilen İsrail Sudan'ın gelişmesini engelleyecek politikalar uyguluyor.
BARIŞI İSLAM ORDUSU KURAR
İslam coğrafyasında akan kanın durması çok önemli. İstikrar İslam kardeşliği, ümmetin birliği ile sağlanabilir. Suudi Arabistan'da kurulan 20 islam ülkesinin katıldığı birliğin barış gücü olarak göreve başlaması birçok sorunun çözümü sağlanır. Suriye'ye bu ordunun girmesi durumunda, batılı istihbarat örgütlerine çalışan birçok silahlı kuvvet otomatikman berteraf edilecektir. Rejimin katliamlarının önüne geçilecek, kan duracaktır. Kan durduğunda ise siyasi çözüm, barış ve huzur gelecektir.
ERDOĞAN İSTİKRARIN TEMSİLCİSİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yaptığı çalışmalarla İslam aleminin güç kazandı. Müslüman coğrafya İstikrarla tanıştı. Bu çalışmaların nihayete ermesiyle İstikrar sağlanacaktır. Türkiye'li yardım kuruluşlarını dünyanın dört bir yanında görünce, Müslümanların izzet ve şerefle yaşadığı Osmanlı döneminin yaklaştığını görüyoruz. Türkiye son dönemde büyüklüğünü herkese göstermeye başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin gücünün ve potansiyelinin farkında olan bir lider. O da Türkiye ve İslam alemi için bir şanstı.
ÖMRÜNÜ İYİLİĞE ADADI
Başlattığı iyilik hareketi ile Afrika'nın tarihene geçen Abdurrahman Swar Ez-Zehep, Afrika toplumunun maddi ve manevi ihyası için 30 yıldır yılmadan, bıkmadan, usanmadan çalışıyor. 1935 yılında Sudan'da 1985 yılında Genelkurmay Başkanı ve Cumhurbaşkanı oldu. Sudan'ın 7. Cumhurbaşkanı Olan Zehep, götürdüğü hizmetler, yaptığı yardımlar ve değiştirdiği hayaklarla Afrika'nın kalbinde sönmeyen bir ışık yaktı. 1980 yılında kurduğu Munazama Ed-Dawa El-İslamiyye yardım örgütüyle Bütün Afrika'ya yardım çalışması yürütüyor. 81 yaşında bir iyilik eri olarak çalışmalarını sürdürüyor.