İslam düşmanlığı vicdanları kanattı

İzmir'de 15 Temmuz darbe girişimi esnasında sela okuyan 60'a yakın imam ve müezzine saldıranların serbest bırakılmasına ilahiyatçılardan tepki geldi. Saldırgan 28 kişinin serbest bırakılmasının milletin vicdanını yaraladığına dikkat çeken ilahiyatçılar, kararın tekrar gözden geçirilmesini istedi.

Ezgi ÇELİK/ ANKARA

15 Temmuz darbe gecesi İzmir'de sala okuyan müezzini döven saldırganların yargılandığı davada mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmalarına tepkiler sürüyor. Konuya ilişkin görüşlerini belirten ilahiyatçılar, ahlaki, hukuki ve vicdani açıdan kararı sorunlu bulduklarını ifade etti.

Camileri ahır yapan zihniyetin temsilcileri

Türkiye İmam Hatipliler Vakfı Genel Başkanı Abdullah Ecevit Öksüz, 15 Temmuz gecesi, kalkışmanın karşısında duran müezzinlerimize yapılan saldırının milletimize yapılmış hükmünde değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Bu çirkin saldırıların milletin değerlerine, inançlarına ve millet iradesine yapıldığını belirten Öksüz, "Bu saldırıyı yapan zihniyetin, zihin kodlarına baktığımızda camileri ahır yapan, Ezan-ı Şerifi Türkçeleştiren bir mantığın bugünkü yansımaları ve temsilcileri olduğunu düşünüyorum. Milli ve manevi değerlerimizin, hassasiyetlerimizin en hassas olduğu böyle bir dönemde bu saldırıyı yapanların serbest bırakılmasını ise hukuki, ahlaki ve vicdani açıdan sorunlu buluyorum" dedi.

Düpedüz İslam düşmanlığı

Tüm İlahiyat Fakülteleri ve Yüksek İslam Enstitüleri Mezunları Derneği (TİYEMDER) Onursal Başkanı Selahattin Yazıcı, ise kahraman din görevlilerine saldıranların din düşmanlığı çerçevesinde hareket ettiklerini vurguladı. Saldırganların serbest bırakılmasını üzüntü ile karşıladıklarını dile getiren Yazıcı, şunları kaydetti: "İmam ve müezzinlerimiz bulundukları kurum ve makamda yapmaları gereken bir görevi gerçekleştiriyordu. Bu saldırı herhangi bir hakime kendi görev alanında ve bağlı bulunduğu kurumda gerçekleşseydi aynı kararı verirler miydi? Bu noktada empati yaparak değerlendirme yapılması gerekir. Ancak maalesef Türkiye'de bazı devlet kurumlarına çifte standart uygulanıyor. Sanki bu kişiler devlet memuru değilmiş gibi davranılıyor. Ortada bir bakış yoksunluğu var. Eğer bir devlet memuru için kurum farkı gözetiyorsanız hukuk işletilemiyor demektir. O zaman burada hukukun üstünlüğünden de söz edilemez"

Milletin vicdanında mahku00fbm edilecekler

Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar, milletin kahramanlarını, manevi önderlerini dövmeye kalkanlara gerekli cezanın verilmesi gerektiğini vurguladı. Diyanet-Sen olarak sanıkların serbest bırakılma kararının yanlış olduğunu düşündüklerini kaydeden Bayraktutar, demokrasi nöbeti tutan milletimizinde böyle bir karara tepki verdiğine dikkat çekti. Davanın CHP'li vekiller tarafından takip edildiğini ve tutuklular arasında Urla Belediye meclis üyelerinden birinin oğlunun da bulunduğunu hatırlatan Bayraktutar, meselenin siyasi bir yanının olmadığını ve vatan millet meselesi haline dönüştüğünü vurguladı. Bayraktutar, "CHP, bu olayda yargılananlara taraftar gözüyle bakmamalıdır. Darbecilerin yanında olmak, onlara yardım etmek milli iradeye büyük bir saygısızlıktır. Din görevlilerine saldıranların serbest bırakılması milletin vicdanını yaralayan bir karardır" diye konuştu.

Tekrar gözaltı kararı

Saldırganların serbest bırakılmasının ardından kamuoyunda artan tepkiler üzerine savcılık tekrar harekete geçerek, üç şüpheli hakkında yakalama kararı çıkarttı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'nün darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz gecesi sela okuyan Narlıdere Kutlu Yalvaç Camisi müezzini Mehmet Kuzgun'un ikisi kadın üç kişi tarafından darp edilmesine ilişkin yeni görüntü, bilgi ve belgelerde inceleme yaptı. Başsavcılığın talimatıyla yeni deliller doğrultusunda şüpheliler A.C., P.D. ve İ.C. için yakalama kararı çıkarıldı. Şüphelilerden P.D. İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi Müdürlüğüne giderek teslim oldu. Diğer iki şüphelinin yakalanması için çalışmaları sürüyor.