Türkiye'yi ziyaret eden Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ile ortak basın toplantısı düzenyen Davutoğlu, Türkiye'nin 'terör örgütleriyle' ilişkisi olduğuna dair iddialara tepki gösterdi.
Bölgedeki 'terörden' Suriye rejiminin sorumlu olduğunu savunan Davutoğlu şöyle konuştu:
"Türkiye'nin IŞİD dahil herhangi bir şiddet ya da terör örgütüyle ilgili ilişkisi olduğuna dair elinde belgesi olan o belgeyi ortaya koymalıdır. O belgeyi ortaya koyamadan Türkiye'ye dönük böyle iddialarda bulunmak hiçbir ittifaklık ilişkisine yakışmadığı gibi, herhangi bir şekilde siyasi veya medyada yansıması bakımından da bir zemine dayanmaz. Aksine biz bunu Türkiye'ye dönük bir psikolojik medyatik operasyon olarak algılarız."
"Terörün her türlüsü Suriye ve Irak halkı, Ortadoğu halkları ve bütün insanlık için tehdittir" diyen Davutoğlu, "Aynı şekilde halkına karşı böylesi insanlık suçu işlemiş Suriye rejimi karşısında da hiçbir tolerans gösterilmemelidir" dedi.
Irak'taki politikarın mezhep ayrışmasına çözüm bulamadığını belirten Davutoğlu şöyle devam etti:
"Son dönemde Sayın Maliki'nin ve Irak'taki etkin siyasi liderlerin sürdürdükleri politikalar mezhep ayrışmasını çözücü nitelikte olmadığı için ciddi risklerle karşı karşıya kaldık. Bu yeni dönemde, yeni parlamento açılırken ve bu parlamento içinde hükümet yapılanması konuşulurken mutlaka bütün tarafların etkin olarak içinde olduğu bir çözüme yönelinmelidir. Böyle bir çözüm, terör veya şiddet yanlılarının hareket alanını daraltacaktır."
"IŞİD'in ilerleyişi askeri gücünden kaynaklanmıyor"
Ortak basın toplantısında konuşan Alman Bakan Steinmeier ise, Irak'ta, IŞİD'in direnişle karşılaşmadan ilerlemesinin sadece sahip olduğu askeri güçten kaynaklanmadığını söyledi. Steinmeier, "IŞİD'le Irak toplumunun hayal kırıklığına uğramış bir kesiminin, eski Baas partisinin kalıntılarının bir araya gelmesi de bu duruma katkı sağlamış olabilir" dedi.
IŞİD'in Irak'ta kendisine kalıcı olmayan bir yer edindiğini söyleyen Steinmeier, "Fakat bu durumun Irak'ın kendi içinden gelecek bir çözümü olması gerekir. Bu da toplumun hayal kırıklığına uğrayan kısmının tekrar kucaklanmasıyla olur. Bunun için de daha geniş uzlaşma gerekir" ifadelerini kullandı.
kaynak: AA