İngiltere'de Müslümanlar aşırı sağın şiddet eylemlerine boyun eğmemekte kararlı

İngiltere'nin Plymouth kentinde 5 Ağustos akşamı yaşanan aşırı sağcı şiddet olaylarını değerlendiren kentteki İslami Eğitim Vakfı (PIETY) Direktörü Mohamed Abu Muganzi, Müslümanlara yaşam biçimini değiştirmemeleri çağrısında bulunarak, "Çünkü korkarsak onların istediğini yapmış oluruz. Onların yapmak istediği de bizi korkutmak. Her şeyi olduğu gibi yapmaya devam etmeli ancak dikkatli olmalıyız." dedi.

Kentte 5 Ağustos akşam başlayıp yaklaşık gece yarısına kadar süren olaylar sonrasında kent yöneticileri ve vatandaşlar AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Plymouth Belediye Meclisi Başkan Yardımcısı Jemima Laing, yaşananların kentte yaşayanlarda yarattığı korku, üzüntü ve endişeye işaret etti.

Kentte polisle arbede yaşayıp karşıt görüşlü gruba yabancı maddeler atan aşırı sağcıların Plymouth dışından geldiğini öne süren Laing, "Şehre dışardan gelen insanların, kışkırtmak, kızdırmak ve yaşanan olaylara sebep olmak için geldiklerini biliyoruz. Bunlar kesinlikle Plymouth’u temsil etmiyor." diye konuştu.

Laing, Plymouth’un herkese kollarını açan bir kent olduğunu anlatarak, "Şehre dışardan gelip şiddeti, ırkçılığı ve karşı karşıya kaldığımız manzarayı körüklemeye çalışanlar burada hoş karşılanmayacaklar. Kesinlikle Plymouth’un kendisini nasıl gördüğünün ve buradakilere nasıl muamele ettiğinin temsilcisi değiller." ifadelerini kullandı.

Belediye Meclisinin Topluluklardan Sorumlu Komisyon Üyesi Chris Penberthy, maskeli ve sopalı aşırı sağcıların şehirde dolaşmasının "korkunç" olduğunu söyledi.

"Bunlar kabul edilebilir değil ve Plymouth’un normali değil." diyen Penberthy, "Dünkü nefretin hedefi olanları düşündükçe kalbim yerinden çıkacak gibi oluyor. Çünkü bu şehir olarak biz değiliz, dün gecenin kesinlikle Plymouth olmadığına inanıyorum." diye konuştu.

Penberthy, her ibadethaneyi korumanın zor olduğunu ancak korumanın toplumda anlayışı geliştirerek yapılacağını vurguladı.

Belediyenin topluluklar arasındaki anlayışı inşa etmeye devam edip farklılıklara saygıyı sürdüreceğine işaret eden Penberthy, "Çünkü birbirimizi tanır ve anlarsak daha güçlü oluruz." dedi.

- "Yaşam biçiminizi değiştirmeyin"

PIETY Direktörü Muganzi, aşırı sağcıların kentte toplanıp PIETY önünde de eylem yapacağı haberi üzerine bazı önlemler aldıklarını anlattı.

Bu kapsamda polisin PIETY önünde önlem aldığını kaydeden Muganzi, yaklaşık 80 cemaat üyesinin de camiye geldiğini ifade etti.

Kent meydanında gerçekleşen eylemlerin camiye sıçramadığını da söyleyen Muganzi, Müslüman olmayan bölge halkından da camiyi korumaya gelenler olduğunu belirtti.

Muganzi, aşırı sağcı şiddet olaylarına karşı Müslüman toplumuna, "Yaşam biçiminizi değiştirmeyin." çağrısı da yaparak, "Çünkü korkarsak onların istediğini yapmış oluruz. Onların yapmak istediği de bizi korkutmak. Her şeyi olduğu gibi yapmaya devam etmeli ancak dikkatli olmalıyız." ifadelerini kullandı.

"Yaptığımız işleri korkarak yapmamalıyız çünkü yanlış bir şey yapmıyoruz." diyen Muganzi, Müslümanların entegre olmamakla suçlandığını ancak ülkedeki Müslüman toplumunun entegre olduğunu vurguladı.

Muganzi, Müslümanların İslam’ın uygun yasakladığı davranışlar dışında tüm davranışları sergileyebileceğini de belirterek, "İslam’a uygunsa güzel şeyleri alıyoruz. Yaşantımı değiştirip barlara gidemem, içki içemem çünkü İslam’a uygun değil. Ancak onun dışında her şeye katılırız. Dinimizin öğretilerine aykırı olanların istenmesi ise bizim için girilmez bölgedir ve değişmeyecektir." diye konuştu.

Muganzi, caminin 30 Temmuz’da saldırıya uğradığını ve bir kişinin uzun bir metal parçasıyla giriş kapısının camlarını kırdığını da hatırlattı.

Yaklaşık 1 haftadır devam eden aşırı sağcı şiddet olaylarının ardından İçişleri Bakanlığının camiye ilave güvenlik sağladığını da söyleyen Muganzi, vakıf ve toplum olarak güvenlik güçleriyle temas halinde olduklarını kaydetti.

- "Müslümanları şiddete iterek medyada kötü imaj oluşturmak istiyorlar"

PIETY Yönetim Kurulu Üyesi ve vakıftaki caminin imamı Hichem Cheraga ise aşırı sağ eylem haberi gelince polisle temas kurduklarını anlatarak, "Çünkü insanların karşı karşıya gelmesini istemiyorum. İnsanların bir araya gelip çatışmaya başlamasını muhtemelen kontrol edemeyiz. Bir yere insanları çağırıp başkasına karşı olmasını isterseniz kaos olur ve kontrol edemezsiniz. Bu yüzden bu işi polise bıraktık." diye konuştu.

Cheraga, polisin kent merkezindeki önlemleri sonucunda aşırı sağcıların camiye gelmediğini kaydederek, "Müslüman toplumuna mesajım birlik içinde olmaları ve ihtiyatlı olmalarıdır. Şiddet olaylarına bulaşmayın çünkü onlar (Aşırı sağcılar) bunu istiyor. Müslümanları şiddete iterek medyada kötü imaj oluşturmak istiyorlar. Bu tuzağa düşmeyin ve bırakın polis işini yapsın. Camilerinizde kalabilir ve oraları koruyabilirsiniz." dedi.

- Çocukların gelmesiyle gerilim yükseldi iddiası

Zino isimli Afganistan kökenli bir market çalışanı ise "erken kapat" uyarılarına rağmen marketi normal saatinde kapattıklarını anlattı.

Müşterilerinin çoğunun İngilizler olduğunu kaydeden Zino, "Diğer esnaf, başka yerlerdeki şiddet olaylarını, iş yerlerine saldırıldığını, ateşe verildiğini, camların kırıldığını gördü. Aynı şeyin burada da olacağını düşündüler ama çok şükür bunlardan hiçbiri yaşanmadı." ifadelerini kullandı.

Zino, "Şahsen bende korku yok. Müslüman olarak sadece Allahtan korkarız ve ondan başkasından korkmayız." diye konuştu.

İsminin ve görüntüsünün kullanılmasını istemeyen bir İngiliz market çalışanı ise aşırı sağcı grubun yanında eyleme katıldığını aktardı.

Eylemin barışçıl şekilde devam ederken çocuk yaşta eylemcilerin gelmesiyle gerilimin yükseldiğini iddia eden market çalışanı, bu çocukların "heyecan aradığını" dile getirdi.

Market çalışanı, market sahibinin Hintli olduğunu ve saldırı endişesiyle normalden 5 saat erken kapattıklarını da sözlerine ekledi.