İnce: Aldığınız karar Cumhuriyet'e meydan okumaktır

CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, temel eğitim kurumlarında başörtüsünün serbest bırakılması hakkında ' Aldığınız karar Cumhuriyet'e meydan okumaktır' dedi.
CHP'li Muharrem İnce, temel eğitim kurumlarında başörtüsünün serbest bırakılması hakkında yazılı açıklamada bulundu.
"ALDIĞINIZ KARAR CUMHURİYET'E MEYDAN OKUMAKTIR"
İnce, yaptığı yazılı açıklamasında ortada hukukun olmadığını ve herkesin kendi hukukunu dayatacağı bir ortamın oluşmasının kaçınılmaz olacağını vurgulayarak "Aldığınız karar Cumhuriyet'e meydan okumaktır" dedi.
İnce'nin açıklamalarının satır başları;
"Hükümetin son olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin zorunlu din dersleriyle ilgili verdiği kararı tanımadığını açıklaması, hemen ardından sanki bu karara karşı bir meydan okuma niteliğinde olan temel eğitim kurumlarında başörtüsünü serbest bırakma kararı, aymazlıktan öte bu sürecin bilinçli biçimde geliştirildiğinin örneklerinden biri olmuştur. Bu iki gelişme diğer gelişmelerle birlikte düşünüldüğünde halkı hızla meşru müdafaa noktasına götürmektedir. Çünkü ortada hukuk yoktur, hukuku tanımamazlık vardır. Böyle bir durumda herkesin kendi hukukunu dayatacağı bir ortamın oluşması kaçınılmaz olacaktır. Aldığınız karar Cumhuriyet'e meydan okumaktır.
KARARIN EĞİTİMLE, ÖZGÜRLÜKLE, DİNLE BİR İLGİSİ YOKTUR
Aldığınız kararın eğitimle, özgürlükle, dinle bir ilgisi yoktur. Temel eğitim kurumlarının öğrencileri hukuki açıdan 18 yaş altında olduklarından dolayı çocuk sayılmaktadır. Pedagojik açıdan onların biyolojik ve sosyal gelişimlerine göre bu evre farklı kategorilere ayrıştırılsa da bu hukuki tanımlama kabul gören bir tanımlamadır. Bu yaş dönemi onların hayata hazırlandığı bir dönemdir. Okul ise onları hayata hazırlayan temel kurumdur. Devlet, onları hayata hazırlanmasında en önemli güvencedir.Biz çocuklarımızı okula gönderirken devlete emanet ederiz. Devletle kurulan her ilişkide olduğu gibi okullarda da devletin tarafsızlığı ve karşısındakilere eşit davranması ilkesi, onunla muhatap olanların da bu tarafsızlığı ve eşitliği kabul etmesiyle ete-kemiğe bürünür.
OKUL, TARAFSIZLIĞIN VE EŞİTLİK İDEALİNİN MERKEZİDİR
Okul, tarafsızlığın ve eşitlik idealinin merkezidir. Çünkü okul hepimizin olduğu için hiç kimsenindir. Devlet okulda öğrenciye inanç ve yazılı kuralların dışında özel bir ahlaki formasyon dayatamaz.Hiç kimse okula inancını taşıyarak inancından dolayı kendisine farklı bir durum yaratamaz. Çünkü temel eğitim okulları inançların sergileneceği, çocuklarımız arasında inanan-inanmayan ayrımının yaratılacağı yer değildir. En önemlisi de temel eğitim kurumları, çocukların inançları açısından sorgulanamayacağı bir ortamdır. Seçmeli ve zorunlu din dersleriyle, okullarda açılması zorunlu hale getirilen mescitlerle, şimdi de başörtüsüyle okul; inanan ve inanmayan ayrımının yapılacağı bir ortam haline getirilmiştir.Böyle bir ortamda öğretmen ve öğrenci, öğrenci-öğrenci, okul yönetimi-veli ilişkisi olması gereken mecrasından kendiliğinden çıkacaktır. Doğal olarak okul dışındaki var olan kutuplaşma, ayrışma, öfke birikimi, okula taşınarak ve daha şiddetli biçimde okulda üretilerek topluma yansıyacaktır."