İnatçı yaraların tedavisinde kullanılıyor! Yaranın üzerine sürün ve bekletin

Bal ve sirkenin inatçı yaraları tedavi etmede kullanıldığı ortaya çıktı. Yaraları tedavi eden bu karışım, enfeksiyonların kısa süre içerisinde de vücuttan atılmasını sağlıyor.

Bal ve sirkenin faydaları saymakla bitmiyor...

Özellikle bal, içerdiği antioksidan sayesinde vücudu iltihaptan koruyor. Ayrıca vücudun yenilenmesine de katkı sağlıyor.

Kanser ve kalp hastalıkları gibi birçok sorunun üzerinden gelen bal, sirke ile karıştırıldığında yaralara iyi geliyor.

İnatçı yaraları iyileştiren bu karışımı yapmak ise oldukça kolay.

İşte tarifi

Bal ve sirke yapmak için; 1 bardak ılık su, 2 tatlı kaşığı elma sirkesi ve 1 tatlı kaşığı bala ihtiyacınız var.

Malzemeleri hazırladıktan sonra 1 bardak ılık suyun içerisine koyduğunuz sirke ile balı karıştırın.

Hazırladığınız bu kürü günde 3 öğün yemeklerden 25-30 dakika önce aç karnına için.

Düzenli kullanımda kendinizi her geçen gün daha iyi hissedeceksiniz. Aynı zamanda grip, soğuk algınlığı gibi hastalıklara, eklem ağrılarına, mide ekşimesine ve reflüye iyi gelir.

Balın Faydaları Nelerdir?

İçeriğindeki besin kaynağı açısından zengin olmasa da bal, vücut için oldukça faydalı bir gıdadır. Antioksidan barındıran bal kalp sağlığı riskine karşı etkili bir besindir. Bunun yanından gribal enfeksiyonlarda, soğuk algınlığında kullanılır. Balın vücuda faydaları şu şekilde sıralanabilir:

Vücudu iltihaptan korur

Bal, içerdiği antioksidan sayesinde vücudu iltihaptan korur. Vücutta oluşan iltihap, kanser, kalp sağlığı, otoimmün bozukluklara sebep olarak çeşitli hastalıkları beraberinde getirebilir. Antimikrobiyal etkisinden dolayı yaraların iyileşmesini hızlandırarak mide şikayetlerinin azalmasına da katkıda bulunur.

Öksürüğü önler

Bal, antibakteriyel ve antienflamatuar içermesinden dolayı öksürüğü bastırarak boğazın yumuşamasında etkili olur. Özellikle üst solunum enfeksiyonu yaşayan kişiler bal tüketimi sayesinde öksürüğü önleyebilmektedir. Bal çeşitleri arasında yer alan okaliptüs, narenciye balları akut gece öksürüğünü önleyici niteliği bulunur.

Hafızayı güçlendirir

Antioksidanlar, besinlerde yer alarak vücudu iltihaplanmaya karşı korur ve bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olur. Bal, beyin fonksiyonlarını korumaya ve iyileştirmeye yarayan pinocembrin adı verilen antioksidan içerir. Böylelikle hafıza bozukluklarını önler

Gastrointestinal hastalıkları hafifletir

Bal, gastrointestinal hastalıkların etkisini hafifleyerek ishal gibi durumların önlenmesine yardımcı olur. Bunun yanında bal, oral rehidrasyon tedavisinin de bir parçası olarak görülür.

Sirkenin Faydaları Nelerdir?

Sirke binlerce yıldır gıda koruyucusu ve baharat olarak kullanılmakta olup elma, armut, üzüm, çilek ve benzeri meyveler ile akçaağaç şurubu, melas, bal, hindistan cevizi, patates, pancar, peynir altı suyu, malt, tahıl gibi mayalanabilir karbonhidrat içeren her üründen yapılabilmektedir. Elma sirkesi açık sarı renkli, asiditesi yüksek olmayan ve genellikle sofralarda sık tercih edilen bir sirkedir.

Sirke üretimi için en ideal elma türü şeker içeriği yüksek kış elmaları iken sirke üretimi için tercih edilmemesi gereken elma türü ise ham ve ekşi elmalardır. Sirkenin ana bileşeni asetik asittir ve elde edilen yüksek asitlik nedeniyle çok geniş bir uygulama alanına sahiptir. Sirkenin ilk kullanımının modern tıbbın kurucusu olarak kabul edilen Hipokrat tarafından olduğu bilinmektedir. Hipokrat ve arkadaşları sirkeyi iltihap ve ülserlerin temizlenmesinde ve sürekli öksürük tedavilerinde kullanılmıştır. Sirkenin geçmişi milattan önce 10000 li yıllara dayanmaktadır. Çok eski zamanlardan itibaren tıbbi ilaç olarak kullanılmıştır ve muhtemelen bilinen ilk antibiyotiktir.

Sirke anti bakteriyel özelliği ile bağışıklığı destekler vücudun kötü bakterilerle mücadele etme kapasitesini arttırır. Sirkenin bu anti bakteriyel özelliği dışında kan basıncını düşürmesi, kalp damar hastalıklarının riskini azaltması, antioksidan kapasitesi gibi insan sağlığı üzerine birçok olumlu etkisi vardır. Günlük düzenli sirke tüketimi mide boşalmasını geciktirir, tüketilen yiyeceklerin daha uzun süre midede kalmasını sağlar, buna bağlı olarak tokluk hissi oluşur ve sık sık acıkılmaz. Yine sirkenin mide boşalmasını geciktirici etkisi tüketilen besinlerin daha yavaş sindirilmesini, sindirilen besinlerdeki şekerin kana daha kontrollü geçmesini sağlar ve tokluk kan şekeri üzerine olumlu etki eder .Sirke glisemik indeksi düşürmek ve doygunluk hissini artırmakla ilişkili olarak gıda tüketimini azaltabilmekte ve zayıflamaya ve ideal kilonun korunmasına yardımcı olmaktadır.

Sirkenin bir başla olumlu etkisi de kan lipitleri üzerinedir. Gerek insanlar gerekse hayvanlar üzerine yapılan birçok çalışmada günlük diyete eklenen düzenli sirke tüketimi ile total kolesterol, trigliserit ve düşük dansiteli lipoprotein( LDL) yani kötü kolesterol değerlerinde düşüş yüksek dansiteli lipoprotein (HDL) yani iyi kolesterol değerlerinde artış görülmüştür. Sirke kolesterol üzerindeki bu olumlu etkisi ile düzenli tüketildiğinde kalp damar hastalıklarından korunmada önemli rol oynar.

SGK TAKSİT UYARISINDA BULUNDU