İlaç üretiminde üretim üssü olacak

Türkiye'nin en büyük 'yerli ilaç üreticisi' Koçak Farma'nın CEO'su Hakan Koçak, şirket olarak 2023 hedefleri doğrultusunda yatırıma devam ettiklerini söyledi. Türkiye'den 40 ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini belirten Koçak "Türkiye 200 milyar dolarlık teknolojik ilaç pazarında üretim üssü haline geliyor" dedi.

Bir ülkede stratejik sektör denildiğinde akla ilk savunma sanayi veya iletişim geliyoru2026 Bu sektörlerin yerli olmasına büyük önem gösteriliyor. Bu iki sektörün yanına bir de ilaç sanayiini koymamız gerekiyor. İlaç üretiminin devlet kontrolünde olması, yerli olması, hiç kuşkusuz büyük önem arz ediyor. Buradan yola çıkarak Türkiye'nin en büyük 'yerli' ilaç üreticisi Koçak Farma'yı bu hafta Patron Katı'na konuk aldık. Şirketin Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO'su Hakan Koçak ile Türkiye ilaç sanayi ve Koçak Farma'nın faaliyet alanlarını ve gelecek hedeflerini konuştuk. Bu yıl 46'ıncı yılını kutlayan Koçak Farma, Çerkezköy ve Ayazağa'da iki üretim tesisi bulunuyor. Bu üretim tesisleri 'Türkiye'nin en büyük ilaç üretim tesisi' ünvanına sahip. Yıllık 150 milyon kutu, 60 milyon şişe üreten bu tesislerde 2 bin kişiye istihdam sağlanıyor. Şirket 40 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Hakan Koçak'tan şirketin bugüne kadar 600 çeşit ilacı piyasaya sunduğunu öğrendik. Şirket ayrıca yaptığı yatırımlarla 2023 yılında Türkiye'yi bölgenin ilaç üretim üssü yapmayı hedefliyor.

İlaç sektöründe ne zaman girdiniz?

1984 yılında İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan sonra aynı fakültede iç hastalıkları ihtisasımı yaptım. Bir süre üniversitede çalıştıktan sonra kamu hizmetinden ayrılarak 1993 yılında aile şirketimiz Koçak Farma'ya katıldım. Halen Koçak Farma CEO ve Genel Müdürü olarak görev yapmaktayım. Koçak Farma 1971 yılında Yönetim Kurulu Başkanımız Kimya Mühendisi Ender Koçak tarafından kurularak, beşeri ilaç üretimi ile faaliyetine başladı. Koçak Farma olarak 1982 yılında birçok ilaç hammaddesini Türkiye'de ilk kez ürettik ve 46 yıllık süreçte, 600'ü aşkın ilacı tıbbın hizmetine sunduk. Özellikle de 75 çeşit kanser ilacını ve ilk yerli biyobenzer ilacı ve ilk yerli İnsülini üreterek, sektörde yenilikçi gelişmelere öncülük ettik.

Öncelikli olarak hangi tedavi alanlarında faaliyet gösteriyorsunuz?

Koçak Farma olarak onkoloji, kardiyoloji, üroloji, iç hastalıkları, romatoloji, dermatoloji, psikiyatri, çocuk hastalıkları, ortopedi, cerrahi, intaniye gibi alanlar başta olmak üzere tıbbın tüm dallarında 600 çeşit ilaçla insan sağlığına hizmet ediyoruz. Dünya üzerinde biyoteknolojik ürünlerin yeri gittikçe önem kazanıyor. Türkiye'nin biyoteknolojik ilaç üretiminde Ar-Ge ve üretim üssü olabilmesi için yapılacak yatırımlarda daha fazla gecikmemesi gerekiyor. Hedefimiz; Türkiye ilaç sanayinin yapısal dönüşümüne öncülük ederek yüksek katma değerli inovatif ürünler üretmek, ilaçta ithalata bağımlılığı ortadan kaldırmak, ihracatla sektörel dış ticaretin ekonomik büyümeye etkisini negatiften pozitife çevirmek ve ülkemizin 'Vizyon 2023' stratejik planı çerçevesinde küresel Ar-Ge ve teknolojik ilaç üretim merkezi olmasına katkıda bulunmak.

İlaç sektöründeki teknolojik ürünlerden bahseder misiniz ?

İlaç sektörünün geleceğini oluşturan katma değeri ve ihracat olanakları yüksek biyoteknolojik ilaca Türkiye'nin kayıtsız kalması düşünülemez. Bu pazarın dünyada büyüklüğü 200 milyar dolar. Koçak Farma'nın sponsor olarak yer aldığımız CPhI İstanbul 2017 Fuarında bu yıl ilk defa Biyoteknoloji Konferansı düzenledi. Bu konferans biyoteknoloji alanında sektörün tüm oyuncularını bir araya getirerek güncel bilgi ve gelişmeleri tartışma olanağı sağladı. Bu yöndeki çalışmalar ülkemizin potansiyel gücünü ortaya çıkarıp yeni girişimlere fırsat yaratarak, Türkiye'nin bölgesinde teknolojik ilaç Ar-Ge ve üretim üssü haline gelmesine destek olacaktır.

Sizin bu alandaki çalışmalarınız neler?

Bugüne kadar 600'ü aşkın ilacı tıbbın hizmetine sunduk. İlk yerli biyobenzer ilacı ve ilk yerli İnsülini ürettik. Yaklaşık 2 bin kişiye istihdam sağlayarak sektörde yenilikçi gelişmelere öncülük ettik. Biyoteknolojik ilaç üretimine son iki yılda 600 milyon liralık yatırım yaptık. Ar-Ge çalışmalarımız sonucunda geliştirdiğimiz 8 farklı formda biyoteknolojik ürün ile biyoteknolojik ürünün ciromuzdaki payını yüzde 15'e çıkardık. Üretim tesisimiz, Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi'nde 140 bin metrekare alanda kurulu ve 100 bin metrekare kapalı alanda ileri teknoloji donanıma sahip. Bu tesisimiz Türkiye'nin en büyük ilaç üretim tesisidir. Çerkezköy üretim tesislererimizde yılda 150 milyon kutu üretim kapsitesine sahibiz. Ayazağa üretim tesislerimizin kapasitesi ise yılda 60 milyon şişe.

İlaç sektöründe Türkiye için hedef pazarlar hangileri?

İlaç sektöründe ABD, Çin, Uzakdoğu, Güney Amerika ülkeleri gibi uzak coğrafya ülkelerini de hedef pazarlar kapsamında değerlendirilmekte ve ekonomik ilişkilerimizin kapsamını genişleterek güçlendirmekteyiz.

2023 HEDEFLERİNE İNANIYOR VE YATIRIMLARIMIZA HIZ VERİYORUZ

Önümüzdeki dönemde Türkiye ekonomisinin nasıl bir gelişim göstereceğini düşünüyorsunuz?

Artık ülkelerin ekonomisini artık ekonomik durumdan bağımsız düşünemiyoruz. Genelde dünya ekonomisinin yaşadığı durgunluk ve özelde komşu ülkelerdeki siyasi istikrarsızlıklar bizim ekonomimizde de olumsuz etki yaratabiliyor. Bununla birlikte Türkiye; Asya, Avrupa ve Afrika kıtaları arasında global bir köprü ve merkez konumunda. Genç ve dinamik nüfusu, özellikle sahip olduğu doğal, kültürel zenginlikleri, teknolojik birikimi ve altyapı olanakları ile gelişme ve gelecek vadeden bir potansiyele sahip. Ülkemizin Vizyon 2023 hedefleri doğrultusunda 7 yıl içinde dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına gireceğini değerlendiriyor ve yatırımlarımızı sürdürüyoruz.

SERUM ÜRETİMİNİ ÇEŞİTLENDİRECEĞİZGeçtiğimiz aylarda Eczacıbaşı-Baxter serum grubu ürün ruhsatlarının, markalarının, makine ve teçhizatların satın alımını gerçekleştirdiniz. Bu satın almayla birlikte Türkiye ve global arenada nasıl bir büyüme ve gelişim hedefliyorsunuz?

Koçak Farma olarak, 1994 yılından beri serum üretimi ve satışında lider konumundaki Eczacıbaşı-Baxter'den, serum grubu ürün ruhsatları, markaları, makine ve teçhizatlarını satın alarak serum üretiminde teknolojiyi şirketimizin portföyüne kazandırdık. Serumun tedavideki yeri ve hayati önemi tartışmasızdır. Serumun yerli üretimi halk sağlığı ve ülke ekonomisi açısından stratejik önem arz etmektedir. Bu satın alma operasyonu ile Türkiye'nin serumda bölgesel üretim merkezi haline dönüşmesini öngörüyoruz. Eczacıbaşı-Baxter serumda yüzde 60 pazar payına sahip. Serum üretimini çeşitlendirerek güçlendirmeyi planlıyoruz.