Ezgi ÇELİKANKARA
Suriye’de akan kan ve gözyaşı yıllardır bitmek bilmiyor. Binlerce insan hayatını kaybetti, milyonlarca kişi de yerinden edildi. Kış ayının yoğun olarak hissedildiği şu günlerde Esed’in zulmünden kaçan İdlibliler, Türkiye sınırına yığıldı. Suriyeli mültecilerin en büyük korkusu ise soğuk ve açlık. Yiyecek bir lokma bulamayan göçmen aileler, hayata tutunmaya çalışıyor. Türkiye’nin önde gelen Sivil Toplum Kuruluşları (STK) bir araya gelerek, yardım seferberliği başlattı.
400 bin liralık yardım
Memur-Sen ve Hak-İş, “İdlib Yardım Bekliyor” seferberliği kapsamında Ankara’da gerçekleştirilen toplantıda İHH, AFAD, Kızılay, Deniz Feneri temsilcileriyle bir araya geldi. Memur-Sen ve Hak-İş tarafından İdlib’e yardım için toplanan 400 bin liralık çek, Kızılay, AFAD, Deniz Feneri ve İHH temsilcilerine teslim edildi.
360 bin kişi göç etti
İdlib'de gayri insani koşullarda hayata tutunmaya çalışan insanların durumunun kötüye gittiğini kaydeden Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, katliamlardan kaçarak Türkiye sınırına göç eden sivillerin sayısının 360 bini aştığını ifade etti. Yalçın, “Emperyal sömürü düzeni, özellikle İslam beldeleri olmak üzere dünyanın her bir köşesine çöreklenmiş; kan emiyor, sömürüyor ve Müslümanlara soykırım uyguluyor. Son 25 yılda savaşlarda 12,5 milyon Müslüman yaşamını yitirdi. Bunun adı soykırım değil de nedir? Arakan, Filistin, Irak, Bosna, Çeçenistan, Mısır, Yemen, Libya, Somali, Afganistan, Orta Afrika ve şu an sıcak gündem olan Suriye... Suriye, saldırılarla beraber son dokuz yıldır tam bir yıkım ve trajedi yaşıyor. Milyonlarca insan yurdunu terk etti. Yüz binlerce masum vahşice katledildi. Binlerce insan denizlerde boğularak yaşamını yitirdi” dedi.
Sonuçları ağır olacak
‘Gerilimi Azaltma Bölgesi’ ilan edilen İdlib’te bin 395 tane sığınmacı kampı olduğunu aktaran Yalçın, “Hayat tutunmaya çalışan insanların durumu son bir ayda gerçekleşen saldırılarla çok daha fazla ağırlaştı ve dayanılmaz boyut aldı. Gerek İdlib’te gerekse de sınırımızda milyonlarca sivil, yemek, barınma, giyinme ve soğuktan korunma gibi temel ihtiyaçlardan yoksun durumda. Ağır kış şartlarından dolayı kamplar su altında ve yaşanılamaz vaziyette. Çok ciddi tedbirler alınmazsa bu insani krizin çok ağır sonuçları olacak” uyarısında bulundu.
“İnsanlığa bir mesaj ver!”
Memur-Sen, Hak-İş, AFAD, Kızılay, Deniz Feneri ve İHH ile birlikte toplamda 400 bin lirayla İdlib için yardım kampanyasının fitilini ateşlediklerini kaydeden Yalçın, şunları kaydetti: “Çalışmamızı daha kolay yürütebilmek adına ‘Bir mesaj at, senin de çorbada tuzun, insanlığa bir mesajın olsun’ diyerek yardım kuruluşlarının açtığı mesaj numaraları üzerinden kış şartlarına, silaha ve açlığa karşı yaşam mücadelesi veren kardeşlerimize destek bekliyoruz. Türkiye’ye ‘İdlib için ayağa kalk’ çağrısı yapıyoruz. AFAD için SURİYE yazıp 1866’ya, Deniz Feneri için YARDIM yazıp 5560’a, Kızılay için HİLAL 2868’e, İHH için ÇATI yazıp 4072’e bir mesaj attığınızda insanlığa bir mesaj vermiş olacaksınız. Çünkü biz ümmetiz, biz kardeşiz nihayetinde hepimiz insanız.”
Sessiz kalmayın
“İdlib’te insanlık ölüyor. İnsanlığın vicdanı, adalet ve merhamet duygusu ölüyor” diyen Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, katliamlara karşı sessiz kalan ülkelere de tepki gösterdi. Arslan, “Bir balinanın karaya vurmasını kurtarma operasyonuyla dünyaya anlatanlar ne yazık ki binlerce insanın katledilmesini görmüyor, duymuyor ve anlamıyor. Mazlumlar ve mağdurlar ayağa kalkıp zulme karşı başarı elde etsin istiyoruz. Bu nedenle insanlık her zora düştüğünde ‘Biz varız’ diyoruz ve koşuyoruz. Ben ülkemize, devletimize, milletimize ve hükümetimize teşekkür ediyorum. Bütün imkânsızlıklara rağmen dünyanın en fazla yardım yapan ülkesi olma gururunu yaşattılar. Bugün hep birlikte İdlib için sembolik bir kampanya başlattık. İnşallah devamı gelecek. Hep birlikte başaracağız” dedi.
En ağır krizlerden biri
Deniz Feneri Derneği Başkanı Mehmet Cengiz de İdlib’deki krize dikkat çekerek, "Bu yaşadığımız en ağır krizlerden biri. İdlib hızlı bir göçe tabi tutuldu, büyük katliamlar oluyor. İdlib'deki insanların, Türkiye'den başka sığınabilecekleri limanları ve umutları da yok. İdlib, bizim coğrafyamızın bir parçası" değerlendirmesini yaptı.
Barış güvence altına alınmalı
İHH İnsani Yardım Genel Sekreteri Durmuş Aydın, İdlib’te insani durumun her geçen gün kötüye gittiğini dile getirdi. Gıda, barınma ve sağlık ihtiyaçlarının giderek arttığını vurgulayan Aydın, “Acil insani yardım ve sağlık yardımları yollanmalı. Suriye'de barış, güvence altına alınmalı. Orada yaşlılar, kadınlar ve çocuklar zor şartlar altında hayata tutunmaya çalışıyorlar" diye konuştu.
Kış ayında zor durumdalar
AFAD Genel Başkan Yardımcısı İsmail Palakoğlu bölgenin çok zor bir dönemden geçtiğini ifade etti. Palakoğlu, “İdlib’te yaşanan sıkıntılar nedeniyle 300 binden fazla mazlumun göç etmek zorunda kaldı. Özellikle bu kış aylarında çok zor durumdalar. Bizler tüm sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte barınma, beslenme, sağlık gibi insani yardım noktasında neye ihtiyaçları varsa kardeşlerimizin yanında olmaya gayret edeceğiz. Önümüzdeki haftadan itibaren kampanyalarımız daha canlı bir şekilde devam edecek” dedi.
Sorumluluğumuzu yerine getireceğiz
Türk Kızılay Genel Başkanı Vekili İsmail Hakkı Tunç, Türkiye’nin bütün kuruluşlarıyla duyarlılığını gösterdiğini belirterek, devlet yetkilerinin diplomatik olarak gerekli girişimlerde bulunduğunu dile getirdi. Bölgede yaşanan sıkıntının giderilmesi anlamında insani yardım için ellerinden geleni yapacaklarını bildiren Tunç, “Belki bombayı engelleyemiyoruz ama açlıktan bir insanın ölmesini engelleyecek gücümüz yok mu? İnsani olarak sorumluluğumuzu sonuna kadar yerine getireceğiz. İnşallah tüm bu sıkıntılar sona erer” ifadelerini kullandı.