Hz Zeynep Binti Cahş nasıl bir hayat sürmüştür? Hz. Zeynep örnek yaşamıyla kadınlara örnek olan bir İslam hanımefendisidir. Örnek almamız gereken hanım sahabelerden biri olan Hz. Zeynep'in örnek yaşamından istifade edebilmeyi Allah bizlere nasip etsin. Allah ondan razı olsun.
Zeynep binti Cahş, ilk Müslümanlardan oluşu, itikadî ve amelî meselelerdeki hassasiyeti ve takvâsı ile Hz. Muhammed de dahil herkesin dikkatini çeken Annemiz. Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem’in eşi ve mü’minlerin annelerinden biridir. Hz. Peygamber’in aynı adı taşıyan iki hanımından biri olan Zeyneb bint Cahş (r.anha) Fazilet sahibi idi. Fazilet ve hayır yönünden her bir hususa fazlasıyla kendisiyle toplamıştı. Allah onlardan razı olsun ve onu razı kılsın.
Hazreti Ümmü Seleme de, Hazreti Zeyneb hakkında: “Zeyneb sâlih, oruç tutan ve ibâdetle vakit geçiren bir hatundu.” buyurdu. Çok hassastı. Kuvvetli bir edebiyatçıydı. Onbir hadîs-i şerîf nakil etti. Bunlardan biridir.
Zeyneb bt. Cahş el-Esediyye. Müminlerin annesi, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in hanımıdır. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ile 3. yılda evlendi. 5. yılda evlendiği de söylenmiştir. Hicab ayeti onun sebebiyle inmiştir.
Daha önce Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in azatlısı Zeyd b. Harise’nin nikahındaydı. Bu konuda da ayet inmiştir.
“Nitekim Zeyd, onunla evlilik münasebetine son verip onu boşayınca, mü’minlere evlâdlıkları eşlerini boşadık-lannda onlarla evlenmelerinde bir beis olmadığını göstermek için onu sana eş yaptık.”(Ahzab 37) Zeyd radıyallahu anh, Muhammed’in oğlu diye çağrılırdı.
“Onları öz babalarına nisbetle çağırınız. Bu, Allah katında daha doğrudur” (Ahzab 5) ayeti nazil olduğu zaman ondan sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bir cahiliyet âdeti olan evlâtlığın gerçek evlât yerinde kabul edilmesi, ona vâris olması ve onun boşadığı kadın ile de evlenilemeyeceği inancını yıkmak için ona evlenme teklifi gönderdi. Nitekim Zeyneb radıyallahu anha, ilk kıssasında Aişe radıyallahu anha’ya güzel vasıflarda bulunmuş ve Allah’ın onu vera ile korumuş olduğunu söylemiştir. Aişe radıyallahu anha dedi ki:
“O beni Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in diğer hanımlarından üstün tutardı. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in hanımlarına karşı onun halasının kızı olmakla övünürdü. Hepsini velileri evlendirmişken, onu Allah evlendirmişti.
İbn Sad’m801 Vakıdî yoluyla mürsel isnad ile, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in Zeyneb bt. Cahş ile evliliğine dair rivayetinde şöyle geçer: Bir gece Resûlullah sallallahu aleyhi ve sel-lem, Aîşe radıyallahu anha ile oturup konuştuğu sırada kendisine vahiy geldi. Vahiy hali geçince gülümsemeye başladı ve şöyle dedi:
“Zeyneb bt. Cahş’a kim gidip Allah’ın, onu bana gökte nikahladığını müjdeler?”
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem aldığı vahyi okudu:
“Allah’ın nimet verdiği ve senin de nimetlendirdiğin kimseye: “Eşini bırakma, Allah’tan sakın” diyor, Allah’ın açığa vuracağı şeyi içinde saklıyordun, insanlardan çekiniyordun; oysa Allah’tan çekinmen daha uygundu. Sonunda Zeyd eşiyle ilgisini kestiğinde onu seninle evlendirdi ki, evlâtlıkları eşleriyle ilgilerini kestiklerinde onlarla evlenmek konusunda mü’minlere bir sorumluluk olmadığı bilinsin”
Aişe radıyallahu anha dedi ki: “Onun güzelliği ve diğer özelliklerinden dolayı beni yine kıskançlık tutmuştu. İşlerin en büyüğü ve en üstünü, ona yapılandı ki Allah onu gökte nikahlamıştı.”
İbn Abbas radıyallahu anhuma’dan zayıf isnad ile: “Resûlullah ile evleneceği haberi gelince Zeyneb r.anha secde etti.”
Abdulvahid b. Ebi Avn yoluyla şöyle rivayet edilmiştir: Zeyneb Bint Cahş şöyle derdi:
“Ey Allah’ın Resûlü! Vallahi, ben diğer hanımlarından herhangi biri gibi değilim. Diğer hanımlarını babaları, kardeşleri veya aileleri evlendirmiştir. Beni ise Allah seninle semâda evlendir-miştir.”
Ümmü Seleme radıyallahu anha’dan Vakıdî yoluyla802 gelen rivayet şöyledir: O, Zeyneb radıyallahu anha’ya acıdığını söylemiş ve onunla Aişe radıyallahu anha arasında olanları anlatmıştır. Ümmü Seleme radıyallahu anha dedi ki:
“Resûlullah onu beğenirdi. Zira Saliha, çok oruç tutan, çok namaz kılan, miskinler için sadaka dağıtan bir kadındı.”
Ebu Ömer (b. Abdilberr) onun isminin Bere olduğunu, Resû-lullah’m yanma girdiğinde Peygamberin onu Zeyneb diye isimlendirdiğini zikretmiştir. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’den birçok hadis rivayet etmiştir. Kendisinden de; kardeşinin oğlu Muhammed b. Abdil-lah b. Cahş, Ümm Habibe bt. Ebi Sufyan, Zeyneb bt. Ebi Seleme -bunlar sahabedendir – Külsum bt. El-Mustalik, azatlısı Medkur ve başkaları rivayette bulunmuşlardır.
Vakıdî dedi ki: 20 senesinde vefât etmiştir.
Taberani, Şa’bî yoluyla Abdurrahman b. Ebza’dan rivayet ediyor: Abdurrahman b. Ebza radıyallahu anh, Ömer radıyallahu anh ile birlikte Zeyneb bt. Cahş’ın cenaze namazını kıldığını haber vermiştir. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’den sonra vefât eden ilk hanımı odur.
Sahihayn’de, Müslim’in803 lafzıyla, Aişe bt. Talha yoluyla Ai-şe radıyallahu anha’nm şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Resûlul-lah sallallahu aleyhi ve sellem bize:
“Sizin, kolu en uzun olanınız, bana en evvel gelip kavu-şanınızdır.” buyurmuştu. Biz de kollarımızın uzunluğunu ölçüş-müştük. En uzun kollu olanımız Zeyneb idi. Zira o elleriyle hayırlı işler yapar, sadaka verirdi.”
Yahya b. Said, Amre’den o da Aişe radıyallahu anha’dan rivayet ediyor:
“Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in vefâtından sonra birimizin evinde toplanmış, duvara uzatarak kollarımızın uzunluğunu ölçüşmüştük. Biz, bunu yaptıktan bir müddet sonra, içimizden Zeyneb binti Cahş vefât etti. Kendisi kısa boylu idi. Bizden uzun değildi. O zaman anladık ki: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in “Uzun kollu olanınız” buyurmasından maksadı, sadaka vermekte eli en açık olan imiş. Zira Zeyneb elleriyle hayır yapan ve Allah yolunda harcayan bir kadındı.
El-Kati’iyyat’ta Şehr b. Havşeb-Abdullah b. Şeddad-Meymu-ne bt. El-Haris yoluyla şöyle dediği rivayet edilmiştir:
“Resûlullah Allah’ın fe’y olarak nasip ettiği ganimetleri muhacir ve ensarm teşkil ettiği bir topluluk arasında taksim ederken Zeyneb bt. Cahş söze karıştı. Ömer İbnu’l-Hattab radıyallahu an-ha onu azarlayınca Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ona: “Ey Ömer! Onunla uğraşma! O evvahe’dir (yumuşak huylu, yufka yürekli ve çok dua eden biridir)” dedi.
İbn Sad, Vakıdî yoluyla, el-Kasım b. Muhammed’den rivayet ediyor: Zeyneb Bint Cahş’m vefâtı yaklaştığında şöyle dedi:
“Ben kefenimi hazırladım. Mü’minlerin emîri Ömer de bir kefen gönderecek. Bu iki kefenden birini sadaka olarak verin. İzarı-mı (belden aşağı giyilen peştemala benzer giysi) sadaka olarak verebilirseniz verin.” Bu isteğini ihmal etmeyip yerine getirdiler.
Diğer bir rivayet yoluyla Amre’den rivayet ediyor: “Ömer ra-dıyallahu anh ona beş elbise gönderdi. O da onlardan biri olan har-rani kumaşını seçti ve kefen edindi. Kendisi için hazırlanan kefeni kızkardeşi Hamne onun yerine sadaka olarak verdi.” Amre dedi ki: “Aişe radıyallahu anha’nm şöyle dediğini işittim:
“Övgüye lâyık, ibadetine düşkün, yetim ve dulların sığınağı gitti”
Vakıdî yoluyla Muhammed b. Kab’dan rivayet ediyor: “Mü’minlerin emîri Ömer İbnu’l-Hattab Medain’in fethinden sonra elde edilen ganimetleri taksim etmek istediğinde Zeyneb Bint Cahş’a oniki bin dirhem verdi. Bunun üzerine Zeyneb şöyle demeye başladı:
“Allah’ım! Gelecek yıl bu paraya beni eriştirme çünkü o bir fitnedir.” Daha sonra o parayı akrabalarına ve ihtiyaç sahiplerine dağıttı. Bu mü’minlerin emîri Ömer İbnu’l-Hattab’a erişince şöyle dedi:
“Bu kadın, bununla hayrı istemiştir.” Ömer radıyallahu anh, onun kapısında durdu ve içeriye selâm gönderip şöyle dedi:
“Verdiğim parayı dağıttığını duydum. Bin dirhem daha gönderiyorum. Onu bari elinde tut/’ Zeyneb radıyallahu anha yine önceki gibi hepsini akrabalarına ve ihtiyaç sahiplerine dağıttı.
Vakıdî dedi ki: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Zeyneb radıyallahu anha 35 yaşında iken onunla evlendi. Zeyneb radıyallahu anha 50 yaşında iken 20 yılında vefât etti. Ömer b. Osman el-Hacibi’den onun 53 yıl yaşadığını söylediğini rivayet etmiştir.