Öfkeli olması ile bilinen Hz. Ömer (r.a.) Allah'ın bir ayeti ile hemen öfkesine yenik düşmekten kurtuldu. Peki Hz. Ömer'in (r.a.) öfkesini hangi ayet dindirmiştir? İşte Hz. Ömer'in (r.a.) öfkesini dindiren ayet...
Celalli olmasıyla tanınan sahabi Hz. Ömer’in (r.a.) öfkesini dindiren ayet.
Allâh’ın bir emri kendisine hatırlatıldığında Hazret-i Ömer, öfkesine hâkim olmuş ve emr-i ilâhîye itaat ederek, kendi yapmak istediği şeyden derhâl vazgeçmiştir. Böylece kâmil bir mü’minin, Allâh’ın emirlerine itaattaki hassâsiyetini sergilemiştir.
Abdullâh bin Abbâs -radıyallâhu anhümâ- şöyle anlatır:
Uyeyne bin Hısn, Medîne’ye geldi ve yeğeni Hur bin Kays’a misâfir oldu. Hur bin Kays, Hazret-i Ömer’in istişâre heyetinden idi. Zâten genç olsun yaşlı olsun bütün âlimler (Kurrâ) Hazret-i Ömer’in danışma meclisinde bulunurlardı. Bu sebeple Uyeyne, yeğeni Hur bin Kays’a:
“–Yeğenim, senin devlet başkanı yanında îtibârın yüksektir. Beni kendisiyle görüştür.” dedi.
Hur, Ömer -radıyallâhu anh-’tan izin aldı. Uyeyne, Hazret-i Ömer’in yanına girince:
“–Ey Hattâb oğlu! Allâh’a yemin ederim ki, bize fazla bir şey vermiyorsun. Aramızda adâletle de hükmetmiyorsun.” dedi.
Hazret-i Ömer hiddetlendi. Uyeyne’ye cezâ vermek istedi. Bunu sezen Hur:
“–Ey mü’minlerin emîri! Allâh, peygamberine, “Af yolunu tut, iyiliği emret, câhillerden yüz çevir!” (el-A’râf, 199) buyurdu. Benim amcam da câhillerdendir.” dedi.
Allâh’a yemin ederim ki, Hur bu âyeti okuyunca Ömer -radıyallâhu anh-, Uyeyne’yi cezâlandırmaktan derhâl vazgeçti. Zâten Hazret-i Ömer, Allâh’ın kitâbına son derece bağlı idi. Kendisine Allâh’ın bir emri hatırlatıldığında Hazret-i Ömer, hemen öfkesine hâkim olmuş ve emr-i ilâhîye itaat ederek, kendi yapmak istediği şeyden derhâl vazgeçmiştir. Böylece kâmil bir mü’minin, Allâh’ın emirlerine itaattaki hassâsiyetini sergilemiştir.