Hedef kaos

Kobani'nin IŞİD tarafından kuşatılmasının ardından yaşanan gelişmeler üzerine, Paralel ve ulusalcı medya provokasyonlara başladı. Medya, süreci kaosa dönüştürmek isterken derin PKK yaptığı eylemlerle onlara materyal üretiyor.

Ezgi ÇELİKANKARA

Kobani'nin IŞİD tarafından kuşatılmasının ardından yaşanan gelişmeler üzerinden algı operasyonuna girişen paralel ve ulusalcı medya, güne provokasyonlarla başlıyor. Malum medya tarafından yapılan çirkin provokasyonlara en büyük destek ise derin PKK'dan geliyor. Medya, milletin sinir uçlarına dokunan haberlerle süreci kaosa dönüştürmek isterken, derin PKK yaptığı eylemlerle onlara materyal üretiyor.

"SON HAMLELER YAPILIYOR''

Son gelişmeleri Milat'a değerlendiren Doç. Dr. Erdinç Yazıcı, "30 yıldır mücadele eden PKK'nın, Çözüm sürecinin karşısındaki son hamlesi, Hakkari direnişiydi ve tutunamadı. Bunun yüzünden sınır dışına çıkmayı kabul etti. Türkiye dışında etkisizleşen PKK, PYD ile birlikte Suriye'de kargaşadan faydalanıp küçük de olsa bir egemenlik kurdu. Bugün ise yaşanan olaylar tamamıyla PKK'nın tüm çıkarlarını alt üst etti. Bu da PKK'yı makul olmayan eylemlere, yandaşlarını ise askere taş atmaya itiyor. Kürtleri bağrına basan Türkiye'ye karşı saldırı yapmaları da bu ironik fotoğrafı ortaya koyuyor. Örgüt ve yandaşları masada diyalog yerine de tehdit kullanmaya başladı. IŞİD'e karşı kara harekatına ülkemizi zorlamak adına elinden geleni yapıyor. Asıl mesele şu; Örgüt tabanını yitirerek ve dağılmaya başladı, barış iklimini dağıtmak için son hamlelerini yapıyor. Ama halklar tam aksine kardeşliğine sahip çıkarak çözüm sürecine sahip çıkıyor. Karşıdakiler ise Kobani üzerinden Türkiye'yi köşeye sıkıştırmaya çalışıyor. Ancak İmralı son sözünü söyleyecek ve sağduyu çağrısıyla havayı değiştirecektir. Hükümet ise çözümde sergilediği kararlı tutumu sürdürerek tüm planları bozacaktır. Bu kriz geçici ama can sıkıcı ama bugünler de geride kalacaktır" dedi.

SÜREÇ ORTADOĞU TARAFINDAN ÖRNEK ALINACAKTIR

Gazeteci Yazar Aslan Değirmenci, Ortadoğu'da yaşanan gelişmeleri çözüm sürecinden ayrı tutulamayacağını söyledi. Süreci provoke etmek isteyen yapıların 11 aydır aralıksız bir şekilde psikolojik harp yürüttüklerini ifade eden Değirmenci, "Bu süreç başarıya ulaşırsa Ortadoğu tarafından örnek alınacaktır. Başarı hikayemiz komşularımızın kendi aralarında yaşadığı sorunları iş birliği, müzakere, diyalogla çözebilme başarısını göstermelerine de kapı aralayacaktır. Bu en fazla diktatörleri ve emperyalizmi rahatsız ediyor. İçeride ise küresel Ergenekon ve derin PKK'yı olumsuz yönde etkilemektedir. Çünkü bu tür derin yapılar kaostan beslenir. Kaos bittiğinde yaşamlarını sürdürebilecek alanları da kalmaz" dedi.

BARIŞA SAHİP ÇIKILMALI

Çözüm süreci üzerinden yürütülen psikolojik harbin sona erdirilmesi için Türk, Kürt ve Arapların birlikte barışa sahip çıkmalarının önemine değinen Değirmenci, "Yıllardır bu sorun yüzünden emperyalizm kardeşlerin arasına sanal setler ördü. Bu sanal setler tüm etnik yapıları olumsuz yönde etkiledi. Bazen bu setler zulme kadar dönüştü. Oysa bu coğrafyanın kaderi bu olmamalı. Kardeşler artık bir birlerine düşmanlık beslemek yerine asıl düşmana odaklanmalıdır. Vahşi kapitalizmin oyunlarına gelmek yerine birlik olup tuzakları elbirliğiyle bozmalıdır. Bu oyunlar bozulmazsa kaybeden bölge hakları kazanan kan emici yarasalar olacaktır" şeklinde konuştu.

TÜM ETNİK YAPILARI HEDEF ALAN IŞİD

Güneydoğulu İşadamları Platformu Temsilcisi Mahmut Çelik ise "Kobani'de yaşananlar hepimizi derinden sarstı. Bu sarsıntının şokunu yaşarken Türkiye'nin Kürtlere sahip çıkması hepimizi kendimize getirdi. Bu topraklarda bizlerin bizden başka dostumuz olmadığını gösterdi. Ama ne yazık ki bu buluşma bile bazı yapıları rahatsız etti. Her şerden bir hayır çıkar ilkemizle bu sorunun üzerine gitmektense sorunu çözümsüzlükle sonuçlandırmak istiyorlar. Bunu da en fazla ırkçı medya yapıyor. Toplum mühendisliği yaparak kardeşlerini bir birine kırdırmak istiyor. Oysa bölgedeki tüm etnik yapıları hedef alan IŞİD. IŞİD tehlikesini nasıl bertaraf ederiz düşüncesine odaklanmak yerine bizi bize düşürmeye çalışıyorlar. Enerjimizi farklı alanlarda tüketerek medeniyet buluşmasını uzatmayı amaçlıyorlar. Bu mühendisliği yapanlar kardeşliğimizi ve geleceğimizi hedef alarak, çözüm sürecini yerle bir etmek istiyorlar. Ama bu millet arık hem sürecine hem de barışına sahip çıkıyor. Sahip çıkmaya devam ettikçe de mühendislik operasyonları sürecektir. Önemli olan birlik ve beraberlik içerisinde yapılan bu hain hamleleri geçersiz kılmaktır" dedi.