Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, daha önce açılan davayla birleştirilmesi talebiyle Yiğitalp hakkında 4 ayrı suçtan hazırlanan iddianame, 5. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, terör örgütü PKK/KCK'nın kuruluşu, amacı ve düzenlediği saldırılara ilişkin bilgiye yer verilerek, Yiğitalp'in milletvekilliğinin sona erdiği ve milletvekili olduğu dönemlerde terörist cenazelerine katılarak, toplantı, basın açıklaması ve miting gibi etkinliklerde de yaptığı konuşmalarla suç işlediği belirtildi.
Terörist cenazelerinde boy göstermiş
Yiğitalp'in 3 yıl önce Diyarbakır'ın Lice ilçesi ile Şırnak'ın Silopi ilçesinde etkisiz hale getirilen 3 teröristin farklı tarihlerde gerçekleştirilen cenaze törenlerine katıldığının belirlendiği ifade edilen iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Yiğitalp'in, terör örgütü PKK'yı simgeleyen sözde bayrak ve bez parçalarının sarılı olduğu terör örgütü mensubunun cenaze törenine katılarak, örgütün 'cebir ve şiddet' içeren saldırılarını meşru göstermek suretiyle üzerine atılı 'terör örgütü propagandası yapmak' suçunu işlediği anlaşılmıştır."
İddianamede, Yiğitalp'in, Lice ilçesi kırsalında terör örgütü PKK/KCK tarafından barınaklar ve tarlalarda yetiştirilen uyuşturucunun imhası için güvenlik güçlerince başlatılan operasyonları protesto amacıyla Demokratik Toplum Kongresi (DTK) önünde basın açıklaması yaptığı bildirildi.
Terör saldırılarına "direniş" ve "özgürlük mücadelesi" demişti
Yiğitalp'in yaptığı açıklamalarda, terör örgütü PKK'nın, Diyarbakır'ın Sur ve Lice, Mardin'in Nusaybin, Şırnak'ın Silopi ilçelerinde güvenlik güçlerine karşı saldırılarını "direniş" ve "özgürlük mücadelesi" olarak adlandırdığı belirtilen iddianamede, sanığın silahlı terör örgütünün, cebir ve şiddet içeren saldırılarını meşru göstermeye çalıştığı kaydedildi.
İddianamede, 9 Mayıs 2016'da Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesi Koşuyolu Parkı'nda HDP ve DBP tarafından organize edilen basın toplantısında konuşan Yiğitalp'in, Sur'da güvenlik güçlerince "katliam yapılıyor" algısı oluşturarak, halkın farklı kesimlerini birbirine karşı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği bildirildi.
Diyarbakır Valiliğince, 15 Ağustos 2016'da alınan kararla basın açıklamaları, oturma eylemleri, miting ve her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin milli güvenlik ve kamu düzeni amacıyla 2911 sayılı yasa ve 2935 sayılı OHAL Kanunu'nun ilgili maddelerine istinaden yasaklandığı hatırlatılan iddianamede, Yiğitalp'in izinsiz gösteri ve toplantıya katılarak ihtarda bulunulmasına rağmen grubun dağılmaması ile "2911 sayılı yasaya muhalefet etmek" suçunu işlediği ifade edildi.
İddianamede, Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin yerleşik içtihatlarından da anlaşılacağı üzere Yiğitalp'in çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk gösteren eylem ve faaliyetlerinin "terör örgütü üyeliği" boyutuna ulaştığı vurgulandı.
İstenen ceza
Yiğitalp hakkında daha önce "silahlı terör örgütüne üye olmak", "terör örgütü propagandası yapmak", "kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmamak", "halkı kanunlara uymamaya tahrik" ve "görevi yaptırmamak için direnmek" suçlarından 11 yıldan 28 yıla kadar hapis cezası istenerek, mahkumiyeti halinde TCK'nin 53/1 maddesinde görülen hak yoksunluklarına hükmedilmesi talep edilmişti.
Birleştirilmesi talebiyle hazırlanan iddianamede ise sanığın "silahlı terör örgütüne üye olmak", "terör örgütü propagandası yapmak", "kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama" ile "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçlarından 10 yıldan 26 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.