TRT 1'de yayınlanan Enine Boyuna programında Mustafa Karaalioğlu, Taha Özhan, İsmet Berkan ve Hatem Ete gündemdeki sıcak başlıkları değerlendirdi. Taha Özhan Haşim Kılıç'ın açıklamalarıyla ilgili şöyle konuştu: "Niye konuşur ben onu anlamış değilim. Sadece Anayasa Mahkemesi Başkanı değil, kişisel bir şey söylemiyorum. Bu yargının en üst düzeyindeki olan isimler niye konuşurlar, niye böyle bir teamül vardır, niye bunların açılışı gerçekten bu türden cuma hutbesini andıran yıllık vaaza dönüşür. Geçmişte de bugünde de... Yani şu olsaydı bile beni rahatsız ediyor; Bu hafta Anayasa Mahkemesi'ndeki o manzara ortaya çıkmasaydı da orada bir şekilde dizilmiş olan ip gibi bütün üst düzey seçilmiş yöneticiler ve atanmışların hepsi inanılmaz mutlu bir şekilde ayrılsalardı da bu çok anlamlı bir şey değildi. Hakikaten bunu anlamış değilim. Tribün tarzı bir salonda bir mahkemenin başkanı gelip düşüncelerini arz ediyor, kanaatlerini bildiriyor, sınırları hiçbir şekilde kontrol edilebilir değil. Ben bunu iyi-kötüden bağımsız söylüyorum. Beğenilen-beğenilmeyen şeylerden bağımsız söylüyorum. Gerçekten anlamış değilim."
Hatem Ete ise; "Anayasa Mahkemesi Başkanları'nın bu tür konuşmalarına daha önce çokça şahit oluyorduk her seferinde de gündem belirliyordu bu konuşmalar. Ama Anayasa Mahkemesi değişti. Referandumdan sonra üye kompozisyonu değişti, kararlar da bu toplumsal değişime direnç gösteren rejimin sözcülüğünü üstlenen bir mahkeme olmaktan büyük ölçüde çıktı. Bunun bir çok kararları da var, bu çerçevede... Ben o açıdan topyekün Anayasa Mahkemesi kararları son dönemlerde eğer tekrar tartışılmaya başlandıysa, bu Anayasa Mahkemesi'nin yöneldiği yeni ideolojik bir yelpazaden öte bir kalite sorunu dolayısıyla eleştiriyoruz biz Anayasa Mahkemesi'ni. Öte taraftan kimse 'Anayasa Mahkemesi niye özgürlükçü bir karar alıyor' diye eleştirmez" dedi