Halkımız ucuz ve merdiven altı ürünlerden uzak durmalı

Toplumsal hayatımızda huzur, sosyal yardımlaşma ve kaynaşmanın yoğun olarak yaşandığı af, mağfiret ve bereketin sembolü olan Ramazan ayına hep birlikte kavuşmanın mutluluğu içerisindeyiz.

Ramazan ayının başlamasına sayılı günler kala iftar sofralarının vazgeçilmezi gıdalara da rağbet artıyor. Artan rağbetle birlikte tüm dünyada ve ülkemizde, zaten pahalı olan gıda fiyatlarına birde salgın hastalık Korona da eklenince içinden çıkılmaz bir hâl almaya başlıyor.

Merdiven altı üretimlerde kullanılan yapay tatlandırıcılar halk sağlığını tehdit ediyor. Korona günlerinde bağışıklığımızı düşürecek ucuz ve merdiven altı ürünler virüsten bile daha tehlikeli olabilir.

Merdiven altı imalatı yapan yerlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Buda beraberinde gıda güvenliği sorununu daha da çok öne çıkarıyor. Gıda mevzuatını bilmeyen eğitimsiz merdiven altı üreticiler tarafından üretilen ürünlerde yasal olarak kullanımına izin verilmeyen aroma ve renklendiricilerin kullanılması ürkütücü boyutlara ulaşması öngörülüyor. Özellikle kayıt dışı istihdamın yoğunluklu olduğu bu yerlerin ucuz olduğu gerekçesiyle tercih ettikleri nişasta bazlı şeker ve yapay tatlandırıcılar sağlığımız açısından bir tehdit unsuru oluşturabiliyor. Hâl böyle olunca insanlarımız ucuz diye satın alırken belki de telafisi mümkün olmayan hastalıklara davetiye çıkartıyorlar. Ödediğimizden kat kat fazlası ise sağlık harcamalarına gidiyor ve sağlığımız geri gelmiyorsa o halde cebimizin değil ne yiyip içtiğimizin önemi daha da artıyor. Bu noktada halkımız sağlıklı ve doğal pancar şekerinden üretilmiş ürünleri kullanmasını tavsiye ediyor, özellikle bu salgın günlerinde bağışıklığımızı düşürecek bu ucuz ve merdiven altı ürünlerden uzak durmalılarını öneriyoruz. İnanın bu ürünler sağlığımız açısından Korona virüsünden bile daha tehlikeli olabilir.

Ayrıca diğer bir konu ise şeker sektörünün baş aktörü olan şeker pancarından üretilen doğal şekerin güvenilir gıdalar arasında yer aldığı, buna karşılık pancar şekerinin muadili olarak algı oluşturulmaya çalışılan ve insan sağlığı için tehlikeli olduğu öne sürülen Nişasta Bazlı Şekerlerin ise doğal şekerlerin yerini alamayacağı yönünde net tavrın sergilenmesi gerekmektedir.

Kendi yemediğini insanlara yedirmeye çalışanlara dikkat edilmelidir!

Türkiye Gıda ve Şeker Sanayi İşçileri Sendikası olarak diyoruz ki; Bilinçli gıda tüketicisinin, ne yediğini, ne içtiğini bilmesi gerek. Çoğu vatandaşımız satın aldığı gıdaların etiket bilgilerindeki üretim ve son kullanım tarihlerini kontrol ediyor. Sağlıklı gıda tüketimi için bu önemlidir. Ancak aynı duyarlılığı gıdanın etiketi ve içeriği konusunda dagöstermeliyiz. Merdiven altı diye tabir ettiğimiz sağlığa uygun olmayan ve hangi maddeler ile yapıldığı bilinmeyen ürünlere, kısaca kendi yemediğini insanlara yedirmeye çalışan dolandırıcılara karşı dikkat etmeliyiz. Halkımızı bilinçli ve sorgulayan tüketiciler olmaya davet ediyor, devletimizin de bu konuda denetimlerini artırarak, bunlara aman vermemesini diliyoruz.

Son olarak, bu vesileyle Mübarek Ramazan ayının ülkemize başta sağlık, huzur ve müreffeh yarınlar getirmesini diliyor ve bu salgın illetinin bir an önce son bulmasını temenni ediyoruz.