Güvenli bölgede tam işbirliği

Başkan Erdoğan, Kremlin Sarayı''nda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ortak basın toplantısı düzenledi. Başkan Erdoğan, Türk-Rus iş birliğini dinamitlemeyi hedefleyen terör örgütlerine karşı ortak bir mücadelenin gereğine vurgu yaptı.

ALİ ADAKOĞLU

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin görüştü. İki lider heyetler arası görüşme sonrası açıklamalarda bulundu. Suriye'de oluşturulacak güvenli bölgeye ilişkin Erdoğan "Bize tehdit oluşturan bölgelerde güvenli bölge oluşturacağız. Bu duruma ABD'nin yaklaşımı olumlu. Rusya ile ilgili de bu konuda bir sıkıntımız yok." ifadelerini kullandı. Putin ise "Güvenli bölge konusunda Türk dostlarımızın menfaatlerine saygı duyuyoruz" dedi.

Moskova’da başbaşa iki saat görüşen Başkan Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kremlin Sarayı'nda kısa bir açıklamanın ardından basına kapalı devam eden görüşme gerçekleştirdiler. Erdoğan ve Putin, heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

ABD'nin Suriye'den çekilmesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan Suriye'deki durumu ele alma fırsatını bulduklarını söyleyerek şunları kaydetti: "İdlip mutabakatının takibini yaptık. Arazideki gelişmeleri gözden geçirdik. ABD'nin çekilme kararı üzerinde değerlendirmeler yaptık. Türkiye ve Rusya işbirliği Suriye'nin barış, güvenlik ve istikrarı açısından bir mihenk taşıdır. Rus dostlarımızla koordinasyonu güçlendirmekte kararlıyız. ABD'nin çekilme sürecinde terör örgütlerinin istismar edeceği bir boşluğun doğmaması kritik önemdedir. Türkiye olarak başta DEAŞ olmak üzere YPG/PYD gibi terör örgütlerine karşı bunların temizlenmesi görevimizi özellikle ifade ettim.

Türk dostlarımızın menfaatlerine saygı duyuyoruz

Rusya Devlet Başkanı Putin, Fırat'ın doğusunda oluşturulması gündeme gelen güvenli bölgeye ilişkin, "Türk dostlarımızın menfaatlerine saygı duyuyoruz. Özellikle güvenliğin sağlanması noktasında" dedi. Suriye'de krizin siyasi ve diplomatik yollarla çözülmesi için çalıştıklarını belirten Putin, şu ifadeleri kullandı: "Suriye meselesinin kalıcı çözümü üzerinde çalışmaktayız. Siyasi ve diplomatik yollarla sorunu çözmeyi istiyoruz. ABD (Suriye'den) çekilme planını gerçekleştirirse bu olumlu bir adım olacak." Putin, bir sonraki üçlü liderler (Türkiye-Rusya-İran) zirvesini Moskova'da yapmayı hedeflediklerini aktardı.

TÜRKİYE Devlet Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün özel uçak "TC-TUR" ile saat 12.35'te Rusya'nın başkenti Moskova'ya gitti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Esenboğa Havalimanı'ndan Ankara Valisi Vasip Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna ve diğer ilgililer uğurladı.

Kalabalık bir heyet

Erdoğan ile beraberinde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, MİT Başkanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da Moskova'ya gitti.

Baş konu Suriye

Ziyaret çerçevesinde, iki ülkenin ilgili bakanları ve yetkililerin katılımıyla heyetler arası görüşme yapıldı. Türkiye-Rusya ilişkilerinin yanı sıra Suriye başta olmak üzere, bazı bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında da görüş alışverişinde bulunuldu.

Özel protokol vardı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Moskova Vnukovo Havalimanı'na gelişinde Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksandr Gruşko, Devlet Protokol Müdürü Igor Bogdashev, Türkiye'nin Moskova Büyükelçisi Mehmet Samsar ile diğer ilgililer tarafından karşılandı.

Altun’dan açıklamalar

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya ziyareti öncesinde Twitter hesabından açıklama yaptı. Altun, Suriye'deki duruma ilişkin, "Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi istikrarı Türkiye'nin esas öncelikleridir. Bu amaçlar doğrultusunda çalışmaya devam edeceğiz" dedi.

Bölgesel meseleler

Altun, Erdoğan'ın bugün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le Suriye'deki son gelişmeler ve Türkiye-Rusya ilişkileri dahil olmak üzere bölgesel meseleleri görüşmek üzere Moskova'da olacağını belirtti. Türkiye'nin yalnızca Suriye'deki terörizmin tüm biçimleriyle savaşmadığını ifade eden Altun, aynı zamanda yanı başındaki yıkıcı krize siyasi bir çözüm için de çalıştığını vurguladı.