İsrail’de, Yüksek Mahkemenin ve yargının bazı yetkilerini sınırlayan tartışmalı düzenlemenin bazı maddeleri, Meclis’te yapılan oylamanın ilk aşamasında kabul edildi.
İsrail Meclisi’nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Meclis Genel Kurulu, “Başbakan'ın göreve uygun olmadığını ilan etme” yetkisini Başsavcının elinden alan ve Yüksek Mahkeme'nin Meclis’ten çıkan yasaları bozma yetkisini kısıtlayan, “geçersiz kılma maddesi” adlı yasa değişikliği için oy kullandı.
İlk aşaması yapılan oylamada, 120 sandalyeli Meclis’te, 51 ret oyuna karşılık 61 kabul oyu çıktı.
Tasarının yürürlüğe girmesi için, yapılacak ikinci ve üçüncü oturumlarda da Meclis’ten geçmesi gerekiyor.
Önerilen yasa değişikliği, milletvekillerinin, Yüksek Mahkeme tarafından reddedilen yasaları çıkarmalarına olanak sağlayacak.
Buna göre, 120 sandalyeli Meclis’te 61 oy gibi salt çoğunlukla kabul edilen herhangi bir yasa, Yüksek Mahkeme’nin denetiminden muaf olacak.
Böylelikle Yüksek Mahkeme, İsrail'in yarı anayasası kabul edilen “Temel Yasalarına” aykırı görülen ve bireysel hakları ihlal eden yasaları reddetme yetkisini kaybedecek.
Ayrıca, yasa değişikliğine göre, “Başbakan'ın göreve uygun olmadığını ilan etme” yetkisini Başsavcının elinden alacak. Bir başbakanın göreve uygun olmadığına, yalnızca fiziksel veya zihinsel olarak görevlerini yerine getirememesi durumunda ve de sadece kendisi veya kabine üyelerinin dörtte üçünün oyu ile karar verilebilecek.
Böylelikle başbakanın, hukuki gerekçeler veya sağlık nedenleriyle uygun olmasa bile görevine devam etmesi mümkün olabilecek ve yargı mekanizmasının burada bir müdahalesi olamayacak.
- Netanyahu hakkındaki yolsuzluk davasıBaşbakan Binyamin Netanyahu hakkında 2019'da "rüşvet, emanete ihanet ve kişisel amaçlar için görevi kötüye kullanma" suçlamalarıyla açılan dava sürerken, söz konusu yasa değişikliği zamanlama ve amacı açısından dikkati çekiyor.
Bazı kesimler, İsrail’de tartışmalara ve kitlesel protestolara neden olan yargı düzenlemesiyle, "görevdeyken yargılanan ilk İsrail Başbakanı" olarak tarihe geçen Netanyahu'nun, hakkındaki yolsuzluk davalarının seyrini değiştirmeyi planladığını belirtiyor.
- Muhalefetten Netanyahu’ya “dur” çağrısıÖte yandan, İsrail'deki muhalefet liderleri, Başbakan Netanyahu hükümetin taviz vermeksizin yargı düzenlemesini Meclis’ten geçirmeye devam etmesine tepki gösterdi.
Eski Başbakan ve yeni muhalefet lideri Yair Lapid, hükümetin, “yağmacı yasaları masaya yatırmaya devam ettiğini” ifade etti.
Yeş Atid (Gelecek Var) Partisi lideri Lapid, Twitter hesabındaki paylaşımında, hükümetin, yasa değişikliği ile “Halkı parçaladığını, ekonomiyi mahvettiğini ve her türlü uzlaşma şansını ayaklar altına aldığını” savundu.
Eski Savunma Bakanı ve Mavi-Beyaz İttifakı lideri Benny Gantz da Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Netanyahu’yu muhalefetle uzlaşma sağlamamakla suçlayarak, şunları kaydetti:
“Acele ettikleri tek uzlaşma, demokrasimize karşı olan bir uzlaşmadır. Netanyahu, dur!”
- Netanyahu’nun tartışmalı “yargı reformu”İsrail'de başta Tel Aviv olmak üzere çeşitli kentlerde Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesi ve sağ politikalarına karşı kitlesel protestolar iki ayı geride bıraktı.
Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak'ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran, yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir “yargı reformu” planladıklarını duyurmuştu.
Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini Meclise devretmeye yönelik hamleleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması arasında gerilime yol açmıştı.
Ülkedeki en yüksek yargı mercisi olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Meclisin çıkardığı kanunları, anayasa taslağı olarak kabul edilen "temel yasalara" aykırılık gerekçesiyle bozma yetkisine sahip.
Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde, Yüksek Mahkemenin, Meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisinin elinden alınacağını belirtmişti.
Hükümetinin yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören yargı düzenlemesi, İsrail içinde ve uluslararası alanda yargının yetkilerini kısıtladığı gerekçesiyle yoğun şekilde eleştirilmişti.
Hükümetin yargı düzenlemesi ile diğer sağ politikalarına karşı, ülke genelinde on binlerce İsraillinin katılımıyla yaklaşık 10 haftadır düzenli kitlesel protestolar gerçekleştiriliyor.