17-25 Aralık kirli darbe girişimi sonrasında yazdığı yazılar nedeniyle Fetullah Gülen tarafından uzun zamandır bir suç duyurusu kampanyasıyla karşı karşıya kalan gazetecilerden büyük tepki.
17-25 Aralık kirli darbe girişimi sonrasında yazdığı yazılar nedeniyle Fetullah Gülen tarafından uzun zamandır bir suç duyurusu kampanyasıyla karşı karşıya kalan gazetecilerden Emin Pazarcı, Paralel Yapı'nın yayın organlarının iftira ve yalan içerikli haberlerine yönelik "Bu yayın organlarından birinde hoca çıksın, yakalansın ve aklansın denildiğini göremiyoruz. Bu yapı; 'sirke baldan tatlıdır, hoca her zaman haklıdır.' diyor. Fetullah Gülen'i ve bu yapıyı aklama peşindeler. Bu paralel yayın organları gazetecilik yapmıyorlar. Bilgilendirmek yerine yönlendirmeye çalışıyorlar" dedi.
HANİ BOZGUNCU DEĞİLDİNİZ
1997 yılında İstanbul'da ziyaret ettikleri Fetullah Gülen ile arasında ilginç diyalog yaşadığını belirten Emin Pazarcı, "Gülen'i ziyaret ettiğimizde dini ve şerefi üzerine yemin etti ki niyetinin bozgunculuk çıkarmak olmadığına. Okullarını bile gerekirse devlete vereceğini, arkadaşlarına eğer kendisi ölürse taşkınlık yapmamaları yönünde tavsiyesini ve kendisinin ölümü durumunda gömüp, duanın edilip çekilmesi gerektiğini ifade etmişti. Ama şimdi bakıyoruz; bugün hepsi sokakta ve bozgunculuk peşinde" dedi.
2 DEFA SUÇ DUYURUSU
Paralel yapının foyasını ortaya çıkaran medya kuruluşlarına ve gazetecilere yönelik Fetullah Gülen'in yüzlerce dava açmasını eleştiren Pazarcı, "Bizler gazeteciyiz. Yazılar yazıyoruz. Ben de köşe yazısı yazıyorum ve yazılarımda paralel yapıdan bahsediyorum. Bu anlamda şahsıma iki kere suç duyurusunda bulunuldu. Bu suç duyurularında Fethullah Gülen'in ismi geçmiyor. Onu ifade edecek bir matufiyet de söz konusu değil" ifadesinde bulundu.
Kendisine iftirada bulundukları gerekçesiyle Fetullah Gülen ve avukatı Nurullah Albayrak hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduğunu hatırlatan Emin Pazarcı, "Kes yapıştır şeklinde nerede paralel ifadesi görseler sindirmek için gazeteciler hakkında suç duyurusunda bulunuyor ve dava açıyorlar. Yani öyle ki siz matematikteki paralel kavramından bahsetseniz, okumadan incelemeden kendi aleyhlerinde kullanılmış bir söz zannediyorlar. Herkesi sindirmeye çalışarak basın özgürlüğüne çok büyük bir darbe yapılıyor. Öyle ki başbakan ve cumhurbaşkanının yaptığı konuşmalara katılan arkadaşların paralel yapı ile alakalı konuşmaları haberleştirmesi sonucu o arkadaşlara bile suç duyurusunda bulunuyorlar. Bu halkın haber alma özgürlüğüne vurulan bir darbedir" dedi.
"SİZ SESSİZ KALIRSANIZ ÖBÜR TARAFIN SESİ DAHA FAZLA DUYULUR"
Fetullah Gülen ve Paralel yapının diğer muhatapları tarafından kendilerine dava açılan gazetecilerin de karşı atağa geçerek dava açmaları gerektiğine dikkat çeken Pazarcı, "Bir yandan ayağıma basıldı diye bağıracaksınız, bir yandan da siz milletin ayağına basacaksınız. Yapılan budur. Dava açarak gazetecileri susturmak isteyen Paralel yapı mensupları samimi değiller. Ama bir de şu var; haklarında suç duyurusunda bulunan arkadaşlar da sessiz kalıyorlar. Gidip haklarını arayacaklar. Siz sessiz kalırsanız, öbür tarafın sesi daha fazla duyulur"
PARALEL MEDYA GÜLEN'İ AKLAMA PEŞİNDE!
Paralel Yapı'nın yayın organlarının iftira ve yalan içerikli haberlerini gazetecilik faaliyeti olarak değerlendirmeyen Pazarcı, "Bu yayın organlarından birinde hoca çıksın, yakalansın ve aklansın denildiğini göremiyoruz. Bu yapı; 'sirke baldan tatlıdır, hoca her zaman haklıdır.' diyor. Fethullah Gülen'i ve bu yapıyı aklama peşindeler. Bu paralel yayın organları gazetecilik yapmıyorlar. Bilgilendirmek yerine yönlendirmeye çalışıyorlar" dedi.