İSMAİL ZELVİ- YORUM/ANALİZ
Kim ne derse desin Türkiye Reis'i Cumhur Tayyip Erdoğan'ın ağzından çıkacak bir çift söze bakıyor. Siyaset buna göre şekilleniyor. Kurumlar buna göre tavır alıyorlar.
Geçtiğimiz hafta F4 pilotlarımızın şehadet haberleri arasında en çok konuşulan iki konu oldu. Abdullah Gül aday olacak mı? Hakan Fidan'ın siyasi kariyeri ne olacak?
AK Parti'yi yakından takip edenler çok iyi bilirler ki, Erdoğan, Gül, Davutoğlu, Babacan, Arınç gibi AK Parti kurmayları arasında görüş ayrılıkları olsa bile istişareler yoluyla kesinlikle uzlaşı yolu bulunur? Yani kavgadan, bölünmeden medet umanlara fırsat verilmez.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündeme getirdiği Abdullah Gül'ün seçimlere girmesi konusundaki sorunun cevabı Hürriyet'in manşetinde Taha Akyol'dan geldi. Akyol'un Hürriyet'e manşet olan yazısının başlığına göre"Gül, aday değilim" diyordu.
Muhalifleri sevindiren bu habere Gül'ün özel kaleminden "Sayın Gül değerlendirme aşamasında" yanıtı gecikmedi. Şayet Abdullah Gül siyasete girmeyi tercih ederse AK Parti'nin kapıları sonuna kadar kendisine açık, bunu hem Cumhurbaşkanı hem de Davutoğlu defalarca deklere etti.
Seçildikten sonra pozisyonu sıradan bir milletvekili mi olur? Meclis Başkanı mı? Yoksa hükümet içinde etkin görev mi alır? Bunların hesabı kitabı bellidir? Eğer aday olmazsa da, dünya mazlumlarının imdat beklediği Türkiye'nin, dünya siyasetini çok yakından bilen eski cumhurbaşkanına verecek çok görevi var? BM Genel Sekreterliği'nden, İslam İşbirliği Teşkilatına kadar mevcut ve oluşturulacak birçok kurumda bir Türkiye sevdalısı olarak görevini yapar.
Gelelim Hakan Fidan'ın adaylıktan geri çekilme takvimine.
Hakan Fidan'ın geri atanması ile kurumdaki kritik noktalarda görevden almalar ve yer değiştirmelerin olması, Fidan'ın bu hamleyi kurum içindeki kripto Paralelcileri harekete geçirmek, zorlamak ve deşifre etmek için mi yaptığı sorusunu akla getiriyor?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fidan'ın aday adaylığı sürecinde sürekli kurumun önemini vurgular açıklamalar yaptı.
Hiçbir aday adaya yapılmayan Fidan'a yapıldı. Aday adaylık başvurusu medyaya haber verildi. AK Partililerin tezahüratları arasında Fidan, Genel Merkeze giriş yaptı. Ankara'da hızlıca temayül yoklaması yapıldı ve Fidan birinci çıktı.
Tüm bu süreçte kurumun başına gelebilecek adaylar konusunda devlet medyaya ve paralel kliklere yem attı. Fidan tüm bu süreçte medyaya siyasi beyanat vermedi. Seçileceği ve milletvekili olacağı kesin olmasına rağmen bürokratlığını korudu.
Başlangıçtan beri herkes rolünü iyi oynadı. Kamuoyu da tiyatroyu beğeni ile izledi. Hem adaylık sürecinde AK Parti içersinde Davutoğlu güçlü kılınarak temizlik yapıldı, hem de Hakan Fidan olayının sonucu itibarı ile başkanlığa geçişte güçlü bir lider algısı oluşturuldu. Bu sayede siperde saklanan fırsatçıların mevzileri ortaya çıkartıldı.