Birleşmiş Milletler (BM), dünya genelinde 2021’de her 17 kişiden birinin uyuşturucu kullandığını ve son 10 yılda uyuşturucu kullanımının yüzde 23 arttığını belirtti.
BM Uluslararası Uyuşturucu ve Suç Ofisince (UNODC), "2023 Dünya Uyuşturucu Raporu" kamuoyuyla paylaşıldı.
Raporda, son 10 yılda uyuşturucu kullanımının yüzde 23 arttığı, 2021'de dünya genelinde 15-64 yaş aralığındaki her 17 kişiden birinin uyuşturucu kullandığı ifade edildi.
Küresel olarak 2021’de 296 milyon kişinin uyuşturucu kullandığı aktarılan raporda, 2020’de bu sayının 284 milyon olduğu, bir yılda uyuşturucu kullanma oranının da yüzde 18 arttığı kaydedildi.
İnsani krizler nedeniyle "yerinden edilen rekor sayıda insan" da dahil olmak üzere tedavi hizmetleri ve diğer müdahaleler yetersiz kaldığından, uyuşturucu enjekte eden kişilere yönelik tahminlerin önceki yıllara oranla daha yüksek olduğuna işaret edildi.
- En çok esrar kullanılıyor
Küresel olarak en çok kullanılan uyuşturucu maddenin esrar olduğu bilgisi paylaşılan raporda, 2021’de 219 milyon kişinin bu maddeyi kullandığı, bunun da dünya nüfusunun yüzde 4’üne tekabül ettiği bildirildi.
Raporda, yaklaşık 60 milyon kişinin "opioid" adlı sentetik uyuşturucu çeşitleri, 36 milyon kişinin amfetamin türü maddeler, 22 milyon kişinin kokain ve 20 milyon kişinin ekstazi kullandığı belirtildi.
Uyuşturucu kullanımı nedeniyle rahatsızlıklar yaşayan ve tedavi hizmeti bekleyenlerin sayısında ciddi artış gözlemlendiği vurgulanan raporda, uyuşturucu kullanımına bağlı sağlık sorunları yaşayanların oranının son 10 yılda yüzde 45 arttığına, bu durumdaki kişilerin sayısının 39,5 milyona yükseldiğine dikkat çekildi.
Raporda, küresel olarak madde bağımlılığı nedeniyle çeşitli rahatsızlıklar yaşayanların ancak 5’te 1’nin tedavi imkanı bulabildiğinin, Kovid-19 salgını nedeniyle terapi ve tedavi olanaklarının bu dönemde daha da sınırlandığının altı çizildi.
Uyuşturucu kullanımının beraberinde getirdiği ölümcül sağlık sorunlarına da yer verilen raporda, 2021'de 13,2 milyon kişinin damardan enjekte edilen uyuşturucu kullandığı, bunların 1,6 milyonunun HIV, 1,4 milyonunun HIV ve hepatit C, 6,6 milyonun da hepatit C virüsü taşıdığı bilgisi paylaşıldı.
Uyuşturucu enjekte eden veya kullanan kişilerin HIV kapma olasılığının, genel nüfusa göre 35 kat daha fazla olduğu ifade edildi.
Raporda, uyuşturucu kullanımı sonucunda hayatını kaybedenlerin sayısında da gözle görülür artış yaşandığına, 2009-2019 döneminde madde bağımlılığı nedeniyle ölenlerin yüzde 17,5 arttığına dikkat çekildi.
2019’da uyuşturucu nedeniyle yaklaşık 500 bin kişinin yaşamını yitirdiği ve Hepatit C'nin yol açtığı karaciğer hastalıklarının uyuşturucuya bağlı ölümlerin başlıca nedenlerinden biri olduğu ve uyuşturucu kullanımına atfedilen toplam ölüm sayısının yarısından fazlasını oluşturduğu belirtildi.
- 2021’de 13,5 milyon genç esrar kullandı
Raporda, 2021'de 15-16 yaş aralığındakilerin yüzde 5,3'ünün (13,5 milyon genç birey) esrar kullandığına işaret edilerek, erken yaşta başlanılan uyuşturucu kullanımının yetişkinlere oranla bağımlılığı hızlandırdığı ve ilerleyen yaşlarda ciddi sorunlara yol açtığı vurgulandı.
- Uyuşturucu üretimi ve trafiği
Dünyada, hem kokain arzında hem de talebinde belirgin artışın yaşandığına, bu durumun muhtemelen geleneksel sınırların ötesinde yeni pazarların gelişimini teşvik edeceğine işaret edilen raporda, kokainin elde edildiği koka ağacının 315,5 hektarlık bir alanda ekildiği, 2021’de 2 bin 304 ton gibi rekor seviyede kokain üretim yapıldığı anlatıldı.
Raporda, küresel kokain pazarının ABD’nin yanı sıra Batı ve Orta Avrupa'da yoğunlaşmaya devam ettiği ancak Afrika, Asya ve Güneydoğu Avrupa'daki gelişmekte olan ülkelerde de hızlı şekilde yayıldığının gözlemlendiği ifade edildi.
Küresel yasa dışı afyon üretiminin büyük kısmının başta Afganistan olmak üzere sınırlı sayıda ülkede yapılmaya devam ettiği vurgulanan raporda, 2022'de 7 bin 800 ton olan küresel üretimin yüzde 80'inin yani 6 bin 200 tonunun Afganistan’da üretildiği, bu ülkeyi 795 ton ile Myanmar ve 504 tonla da Meksika’nın izlediği bilgisi paylaşıldı.
Raporda, dünya genelinde afyon üretiminin yüzde 95’inin Afganistan, Myanmar ve Meksika’da gerçekleştiği, koka ağacının ise Kolombiya, Peru ve Bolivya’da ekildiği kaydedildi.