Göz kuruluğu daha çok kış aylarında karşılaşılan bir sağlık sorunudur. Her yaşta oluşabilen bu sorun genellikle yaşlılarda daha çok ortaya çıkar. Peki Göz kuruluğu neden olur? Nasıl geçer? Nasıl tedavi edilir? İşte sorularınızın yanıtları...
Göz nemlenmesini ve ıslak kalmasını sağlayan gözyaşının yetersiz üretimi, gözyaşı kalitesinin bozulması ve aşırı buharlaşması “Kuru Göz ” hastalığı olarak bilinir. Halk arasında bu rahatsızlığa göz kuruluğu denir.
Göz kuruluğu, her yaşta görülmekle birlikte yaşlılıkta daha çok ortaya çıkar. Bunun nedeni yaşla birlikte gözyaşı üretiminin azalmasıdır. Hem kadınlarda hem erkeklerde şikayete yol açan bu hastalık, kadınlarda özellikle menopoz sonrasında daha sık görülür. Kalp hastalıkları, diyabet, göz tansiyonu, bazı romatizmal rahatsızlıklar ve kullanılan bazı ilaçlar da göz kuruluğuna neden olmaktadır. Ayrıca yetersiz beslenme durumlarında A vitamini eksiliğine bağlı olarak ortaya çıkabilir.
ŞİKAYETLERİ VE BULGULARI
Gözde yanma batma kaşıntı ve kızarıklık gibi şikayetlere yol açar. Göz içinde yabancı cisim hissi, yapışkan bir birkinti ve yorgunluk hissi şikayetlerine de yol açabilir.
Yanma batma şikayetleri sonrası gözde reflekx sulanma kızarıklık göz içinde ve etrafında ipliksi bir sıvı birikimi görülebilir.
NASIL TEŞHİS EDİLİR?
Hastalığın tanısı göz hekiminin detaylı muayenesi ile konulabilir. Bazı durumlarda göz yaşı miktarını ve kalitesini ölçmek için bazı testler ile göz kuruluğu kontrol edilir.
NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Hastanın günlük hayatını etkileyen bir göz kuruluğu var ise suni göz yaşı damlaları en sık kullanılan ilaçtır. Bunun yanı sıra ileri kuru göz hastalarında göz yaşı kanalının tıkanması ile mevcut gözyaşının gözde kalmasını sağlayan “Punktum Tıkaçları” da kullanılabilir.
Göz kuruluğunun devamlı olduğu hastalarda kullanılan göz yaşı damlaları aksatılmaması ve sürekli kullanılması önemlidir. Bununla beraber göz kuruluğunu arttıracak klimalı ve kuru ortamlardan uzak durulmalı.