ORSAM Ortadoğu Uzmanı Oytun Orhan, "İsrail Golan'da işgal ettiği toprakları Rejime devretmemek için fırsat kolluyor. Hatta ABD'nin Kudüs kararından sonra Golan'ın İsrail'in toprağı olarak tanıyacak bir adım atabileceği de tartışılıyor" dedi.
Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) Ortadoğu Uzmanı Oytun Orhan, İsrail'in Suriye'deki mevcut durumu fırsat bilerek daha önce işgal ettiği Golan tepelerini ilhak etmeye hazırlandığını açıkladı.
İsrail'in başka hedefleri var
Orhan, İsrail'in son dönemde Suriye iç savaşı konusunda biraz daha müdahaleci daha agresif bir politika takip etmeye başladığını belirtti. Orhan, "İsrail, ABD ve Suudi Arabistan ile koordinasyon kurarak İran ve Rejim hedeflerine dönük saldırılar gerçekleştiriyor. Golan tepeleri konusunda da kendisine ciddi bir fırsat çıktığını düşünüyor. İşgal edilmiş toprakların artık Suriye Rejimi'ne devrinin söz konusu olmadığını düşünüyor. Hatta ABD'nin Kudüs kararından sonra Golan'ın İsrail'in toprağı olarak tanıyacak bir adım atabileceği de tartışılıyor." Dedi.
ABD, Suudi Arabistan'ı kullanıyor
Orhan, Trump'ın Suriye'deki bölgesel, bazı Avrupalı müttefiklerinden Suriye'deki üstlendiği sorumluluk konusunda daha fazla destek bulma amacı her türlü gündemi oluşturabildiğini ifade etti. Orhan, Türkiye ile ABD arasında Münbiç'in teröristlerden arındırılmasına yönelik görüşmelerin ilerlerdiğini kaydeder sözlerini şöyle sürdürdü: "ABD, Suriye'de bulunduğu bölgeyi bırakırsa bu bölgenin İran'ın eline geçeceği kaygısı üzerinden Suudi Arabistan'ın hassasiyetleri ile oynayarak daha fazla destek talep ettiği anlaşılıyor. Suudi Arabistan'ın burada yapabileceği katkı, en önemli dış politika aracı olan parayı kullanmak. ABD daha önce bir sınır gücü olacağını belirtmişti. Bunun da mali boyutunu Suudi Arabistan'ın üstüne yüklemek istediği anlaşılıyor. ABD ile Türkiye arasında Münbiç konusunda yürütülen teknik görüşmelerin iyi bir aşamaya geldiği söyleniyor. PKK'lılardan oluşturulacak bir sınır gücüne Türkiye, hiçbir şekilde onay vermeyecek ve ortadan kaldırmaya dönük bütün imkanlarını seferber edecektir."
Suriye'de sınır gücü, kriz oluşur
Suriye'de oluşturulacak sınır gücünün ABD ile Türkiye arasındaki ilişkileri daha da kötü bir hale sokacağını dile getiren Orhan şu ifadeleri kulandı: "Böyle bir çalışma Münbiç konusunda yürütülen, varılmaya çalışılan anlaşma zemini tamamen ortadan kaldıracaktır. ABD'nin Suudi Arabistan finansmanı ile ve Fransa'dan gelecek çok küçük çaplı askeri yardımlarla bölgede PKK/PYD'ye dayalı bir yapılanma kurabilmesi, kursa bile bunu uzun vadede elde tutabilmesi pek gerçekçi görünmüyor. Sınır gücü meselesi sadece Türkiye'nin değil, Rusya, İran ve Suriye Rejimi'nin de tepkisini çekecektir. Çünkü bu durum artık 'Amerikan nüfuz alanı, PKK/PYD bölgeleri artık doğal sınırlarına ulaşmıştır. Bundan sonra artık sınırlarımızı koruma amacını taşıyoruz' anlamını taşır. Sınır dediğimizde de burada bir devletçikten, federal otonom bir bölgeden bahsettiğimiz anlamı çıkar ki bunun bütün bölgedeki aktörleri rahatsız edeceği ortadadır."