Almanya'nın, ülkedeki nitelikli iş gücü açığını kapatmak amacıyla çıkarmayı planladığı yeni göç yasasının, Balkan ülkeleri Bosna Hersek, Sırbistan, Karadağ, Makedonya, Arnavutluk ve Kosova'da ciddi nüfus kaybına neden olacağı ifade ediliyor.
Ekonomisi zayıf olan Balkan ülkelerinde yaşayanların bir umut olarak gördüğü bu göç yasası, bölge ülkelerinde beyin göçü yaşanmasına ve akabinde nitelikli iş gücü açığı oluşmasına neden olacak.
Almanya'da 1 Ocak 2019'dan itibaren yürürlüğe konması beklenen ve Balkan ülkelerinden insanlara Almanya'da istihdam edilme kolaylığı sağlayacak yasa, bölge halkları tarafından sabırsızlıkla beklenirken, büyük bir kesim yaşanabilecek tehlikenin henüz farkında değil.
Öte yandan, Almanya'nın Saraybosna Büyükelçiliğince yapılan açıklamada, bu yasanın hazırlık aşamasında bulunduğu, detayları değerlendirmek için henüz erken olduğu ifade edildi.
Bosna Hersek Entegrasyon Birliği Müdürü Mirhunisa Zukic, AA muhabirine yaptığı açıklamada, göç yasanın yürürlüğe girmesiyle Bosna Hersek'in büyük tehlike altına gireceğini vurgulayarak "Mühendislikler başta olmak üzere birçok meslekten insanımızı kaybedeceğiz. Bosna Hersek'i son 5 yılda 170 bine yakın kişi terk etti." dedi.Zukic, Bosna Hersek'teki savaş (1992-1995) sonrasında ülkelerine geri dönenlerin de bu yeni yasayla yeniden başta Almanya olmak üzere diğer AB ülkelerine gideceğini dile getirdi.
İnsanların Bosna Hersek'in karmaşık siyasi yapısı ve verilen vaatlerin yerine getirilmemesi nedeniyle hayal kırıklığı yaşadığını belirterek göçü engellemek için özellikle gençlere ağırlık verilmesi, onların sorunlarının dinlenmesi gerektiğini ifade etti.
AB ülkelerine göçle ilgili sorunu olan bir diğer bölge ülkesi de Sırbistan.Sırbistan İşçi Kurumundan alınan bilgiye göre, Sırbistan'dan AB ülkelerine en fazla göçün yaşandığı alan sağlık olurken, sağlık çalışanlarını kamyon şoförleri izliyor.
2018 yılı içinde 144 kişinin Almanya'ya göç edip yerleştiği belirtilirken, başta başkent Belgrad olmak üzere farklı şehirlerde "Almanya'da yaşam ve çalışma" konulu çalıştaylar düzenlendiği kaydedildi.
Farklı gençlik derneklerinde görevli Miljana Pejic, Sırbistan'da özellikle doktor ve hemşirelerin Almanya'ya göçe hazır olduklarını belirterek yeni yasanın yürürlüğe girmesiyle bu kişilerin Sırbistan'dan ayrılacağına dikkati çekti.
Almanya'ya göç etmeye hazırlanan Tadjana Milicevic de teknoloji alanında yüksek lisans yaptığını ve aynı zamanda Almanca öğrendiğini ifade ederek "Almanya'da koşullar çok iyi. Onlara alanlarında uzman insanlar lazım. Sırbistan'ın aksine kendini geliştiren insanlara saygı duyuyorlar." dedi.
Balkanların nüfus bakımından en küçük ülkesi olan Karadağ'da da Almanya'ya göç konusu gündemde.
Almanya'nın Podgorica Büyükelçiliğinden yapılan açıklamada, 2017'de 876 kişinin Karadağ'dan Almanya'ya göç ettiği, özellikle inşaat, gastronomi ve yaşlı bakımı alanlarında çalışmak için başvuru aldıkları ifade edildi.
Karadağ'daki "Euromost" (Avrupa Köprüsü) isimli derneğin üyelerinden Almer Mekic, son 3 yılda yaklaşık 7 bin kişinin AB ülkelerine göç ettiğine dikkati çekerek göç edenlerin büyük çoğunluğunun üniversite mezunu olduğunu söyledi.
Kosova İstihdamı Geliştirme Ajansı (APPK) verilerine göre, 2017'de yaklaşık 5 bin Kosova vatandaşı Almanya'ya göç etti.
Almanya'da hemşirelik yapmak isteyen Antigona Ferrataj, Kosova'da iş bulamadığını belirterek "Kosova'da başarılı olabilme umutlarım tamamen yok oldu. Eğitimimi tamamlamak için bir yılım kaldı. Çocuklarımın geleceği için Almanya'ya gideceğim." dedi.
Bölgenin AB üyesi ülkelerinden Hırvatistan da sürekli göç veren ülkelerden biri. AB üyesi olduğu 2013'ten beri Hırvatistan'dan 300 bine yakın kişi diğer AB ülkelerine göç etti."Hırvatların Almanya'ya Göçü: Hırvatistan'ı kaybediyor muyuz?" isimli kitabın yazarı Tado Juric, Hırvatların yoksulluk nedeniyle değil, kendi ülkelerinde "gereksiz" hissettirildikleri için göç ettiklerini belirterek Hırvatların Almanya'daki hayat koşullarından çok memnun olduğunu kaydetti.
Demograf Stjepan Sterc de Almanya'da 800 bin Hırvat yaşadığına işaret ederek Almanya'nın her yıl 90 bin işçi kaybettiğini ve bu bağlamda bölge insanı tarafından önemli bir göç rotası olarak görüldüğünü söyledi.