Gazze'deki Sağlık Bakanlığı: İsrail, Gazze Şeridi'ndeki hastaneleri toplu mezarlara dönüştürdü

İsrail'in, Gazze Şeridi'nde hastaneleri, can kurtarılan yerlerden ölüm kokuları yayılan yerlere ve toplu mezarlara dönüştürdüğü belirtildi.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Acil Durum Komitesi Üyesi Mutasım Said Salah ile Sivil Savunma Kurumu Sözcüsü Mahmud Basal, Şifa Hastanesi kompleksinde düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in Gazze'deki hastanelerde işlediği suçlara ve bulunan toplu mezarlara ilişkin bilgi verdi.

İsrail'in yaklaşık 8 aydır suç işlemeye devam ettiğini söyleyen Salah, Şifa Hastanesinin acil servisi, diyaliz merkezi ve ameliyathane bölümünün olduğu yerde bulunan toplam 3 toplu mezarda 80 cesede ulaştıklarını, bunların yanı sıra hastanenin diğer bölümlerinde ve kum yığınlarının altında onlarca ceset bulduklarını kaydetti.

- Toplu mezarlardan çıkarılan cesetler İsrail'in vahşiliğini ortaya koyuyor

Toplu mezarlarda bulunan cesetler üzerinde yapılan incelemelere ilişkin bilgi veren Salah, şunları söyledi:

"Bu kişilerin, sağlık hizmeti almalarına engel olunan hastalar, yoğun bakımda olup suni solunum cihazı durduğu için ölenler, tedavi olamadığı için yaralarında iltihaplar oluştuğundan ötürü hayatını kaybedenler, İsrail askeri araçları tarafından ezildiği için parçalanmış bir şekilde bulunanlar, başı gövdesinden ayrılanlar, defnedilmeden önce başından ve göğsünden vurularak öldürülenler ve çöp yığınlarının altına defnedilenlerden oluştuğunu gördük. İsrail, hastaneleri, can kurtarılan mekanlardan ölüm kokularının yayıldığı mekanlara ve toplu mezarlara dönüştürdü."

- Sağlık personelleri öldürüldü ve alıkonuldu

Kemal Advan, Nasır ve Şifa hastanelerinde bulunan 7 toplu mezarda 520 cesede ulaşıldığını aktaran Salah, İsrail ordusunun ihlallerinin sadece toplu mezarlarla sınırlı kalmadığını Şifa Hastanesinde gerçekleşen son baskında 4 sağlık çalışanının şehit olduğunu ve böylelikle ölen sağlık personeli sayısının 492'ye yükseldiğini dile getirdi.

Salah, şu ana kadar 310 sağlıkçının İsrail tarafından alıkonduğunu, bunların çok zor koşullar altında tutulduğunu ve işkenceye maruz kaldığını, bunlardan birinin de işkence sonucu hayatını kaybeden Şifa Hastanesi Ortopedi Bölümü Başkanı Adnan el-Burş olduğunu ve cesedinin hala teslim edilmediğini söyledi.

- Sağlık sisteminin karşılaştığı sorunlar

Sağlık sektörünün pek çok sorunla karşılaştığını belirten Salah, bunların başında yakıtın geldiğini, hizmet veren az sayıdaki hastanenin yakıt sıkıntısı nedeniyle minimum kapasiteyle çalıştığını, yakıt olmadı için ambulansların da hasta ve yaralılara ulaşmakta zorlandığını kaydetti.

Salah, karşılaştıkları bir diğer zorluğun ise sağlıkçı kadrosunda verilen kayıplar ile ilaç ve tıbbi malzeme eksikliği olduğunu ifade ederek, Şifa Hastanesinde hala ortaya çıkarılmamış cesetler olduğunu düşündüklerini ancak bunları bulmak için gerekli ekipman ve araçlara sahip olmadıkları için arama çalışmalarını durdurduklarını aktardı.

- Uluslararası topluma çağrı

Salah, tüm bu ihlallere binaen uluslararası kurumlar, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ), bu suçları belgeleme ve İsrail'i bunlarla yargılama çağrısı yaptıklarını kaydetti.

Başta Şifa Hastanesi Müdürü Muhammed Ebu Silmiyye olmak üzere alıkonulan sağlıkçıların serbest bırakılmasını istediklerini kaydeden Salah, Filistin Sağlık Bakanlığı ve uluslararası kurumlardan, Şifa ve diğer hastanelerin yeniden hizmete açılması için çalışmasını talep etti.

- Sivil savunma ekiplerinin karşılaştığı zorluklar

Basın toplantısında söz alan Basal ise sivil savunma ekiplerinin yaşadıkları sıkıntılara değindi. İsrail'in saldırılarında çoğu aracın zarar görmesi nedeniyle aylardır çok basit alet ve ekipmanlarla çalıştıklarını kaydeden Basal, bu durumun enerji ve vakit kaybetmelerine neden olduğuna işaret etti.

Basal, Uluslararası Sivil Savunma Teşkilatı, uluslararası kurumlar, insan hakları kuruluşlarına Gazze'de yaşanan "felaketi" görme çağrısı yaptı.

Basal, sivil savunma ekiplerinin görevlerini yerine getirebilmesi için yakıt ve ekipman talep ettiklerini, saldırıların devam etmesi ve enkaz altında hala en az 10 bin ceset olduğu göz önüne alındığında ağır iş makineleri ile gelişmiş ekipmanlara ihtiyaç duyduklarını söyledi.

İsrail'in, sivil savunma Kurumu'nun kapasitesinin yüzde 70-80'ini yok ettiğini, 69 sivil savunma çalışanını öldürdüğünü dile getiren Basal, çalışanlar için koruma talep ettiklerini aktardı.