Kur'an'ın Kısım Kısım Okunması
Hizbe (bölüme) ayırmalıdır. Çünkü ashâb (r.a), Kur'an'ı hiziplere ayırmıştır. Haftada bir hatim indiren bir kimseye gelince, Kur'an'ı yedi kısma ayırmalıdır.
Rivayet ediliyor ki, Hz. Osman (r.a) Cuma gecesi Bakara sûresinden başlayarak, Mâide sûresinin sonuna kadar okuyordu. Cumartesi gecesi En'am sûresinden Hûd sûresine kadar okuyordu. Pazar gecesi Yûsuf sûresinden Meryem süresine kadar okuyordu. Cumartesi gecesi Taha sûresinden Hz. Musa ile Firavun'dan bahseden Kasas sûresine kadar okuyordu. Çarşamba gecesi Zümer sûresinden,Rahmân sûresine kadar okuyup,Kur'an'ı hatmediyordu.
İbn Mes'ud ise, Hz. Osman'ın tertibinden başka bir tertib üzere Kur'an'ı taksim ederek her gecede bir kısmınıokumaktaydı. Denildi ki, Kur'anın hizibleri yedidir:
Birinci hizib, üç sûreden, İkinci hizib, beş sûreden, Üçüncü hizib, yedi sûreden, Dördüncü hizib, dokuz sûreden, Beşinci hizib, onbir sûreden, Altıncı hizib, onüç sûreden oluşmaktadır, Yedinci hizib ise, Kaf süresinden sonuna kadardır.
İşte sâhabe-i kirâm (r.a), böylece Kur'an'ı hiziblere ayırmıştı ve bu tertib üzere okurlardı. Bu hususta Hz. Peygamberin bir hadîs-i şerifi de vardır.
Bütün bunlar, Kur'an'daki humus (beşte bir), öşür (onda bir) ve cüzler belirtilmezden önce idi. Bunların dışında kalan durak yerleri, cüzlerin belirtilmesi, hiziblerin yazılması ve benzerleri daha sonra yapılmıştır.
Kur'an'ın Tertîli
Kur'an'ın okunuşunda tertil, müstehabdır. Çünkü biz gelecekte beyan edeceğiz ki, Kur'ân okumaktan gaye, mânâsını düşünmektir. Bu bakımdan tertil ile okumak bu hususa yardımcıdır. işte bu sırra binaendir ki, müslümanların annesi Ümmü Seleme (r.a) Hz. Peygamberin kıraatini belirttiği zaman, baktılar ki, harf be harf tefsir edilen bir kıraati belirtiyor.18
İbn Abbas şöyle buyurmuştur: 'Bakara ve Alu İmrân sûrelerini tertil ile okuyup mânâlarını düşünmek, bence bütün Kur'an'ı bir çırpıda okumaktan daha iyidir'.
Yine İbn Abbas şöyle der: 'Mânâsını düşünerek Zilzâl ve Kaaria sûrelerini okumak Bakara ve Alu İmrân sûrelerini hızlı bir şekilde okumaktan bence daha sevimlidir'.
Namazda kıyamda kalma süreleri bir olan, ancak biri sadece Bakara sûresini, diğeri ise bütün Kur'an'ı kırâet etmiş iki kişinin hâli sorulduğunda, Mücâhid şöyle cevap vermiştir: 'Bunların ikisi ecir bakımından eşittir'.
Tertil, sadece Kur'an'ın mânâsını düşünmek için müstehab değildir. Zira Kur'an'm mânâsını anlamayan ve Arap olmayan bir kişi için de Kur'ân okurken yavaş yavaş okumak ve tertîle riayet etmek müstehabdır.
Öyleyse tertil ile Kur'ân okumak, Kur'an'a hürmet etmeye ve tazimde bulunmaya daha yakın bir harekettir. Aynı zamanda acele okumaktan da daha fazla kalbe tesir eder.