Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Abdulmecid eş-Şeyhi, devlet radyosunda katıldığı bir programda, Fransa'nın sömürge döneminde Cezayir'den götürdüğü arşivlere ulaşmak için uluslararası tahkime veya yargıya başvurabileceklerini söyledi.
Fransa ile gerçekleştirilen "sömürge dönemi dosyaları" görüşmesinde Cezayir'i temsil eden Şeyhi, arşivlerini geri alma yönündeki taleplerine Paris'in direndiğini ifade etti.
Şeyhi, "İleride Cezayir'in (arşivlerin teslim edilmesi) bu konuyu uluslararası tahkime ya da uluslararası yargıya taşımasında bir engel yok. Cezayir önceden bu yolu tercih etmemişti." dedi.
Fransa'daki Cezayir arşivleri
Cezayir makamları, Fransızların 1830-1962 yıllarındaki sömürge dönemi sonunda, Osmanlı dönemini de içeren yüz binlerce tarihi belge, harita ve dökümanı kaçırdığını belirtiyor.
Fransa ise söz konusu belgelerin kendi ülkesinin egemen hakkı olduğunu öne sürüyor.
Cezayir ile Fransa arasında dört yıldır devam eden müzakereler
Cezayir ve Fransa, yaklaşık dört yıldır Paris'in sömürge dönemine ilişkin dört ayrı başlıkta müzakereler yürütüyor.
Söz konusu başlıklar Cezayir'in Fransa'daki arşivlerinin teslimi, bağımsızlık savaşı sırasında öldürülen Cezayirli liderlerin kemiklerinin iadesi, Sahara Çölü'nde yaptığı nükleer denemeler nedeniyle Fransa'nın Cezayirli mağdurlara tazminat ödemesi ve 1954-1962 yıllarındaki bağımsızlık savaşı sırasında kaybolan 2200 Cezayirlinin durumu olarak sıralanıyor.
Cezayir'in tarihi arşivlerini teslim etmeyi reddeden Fransa, temmuz ayında 24 Cezayirli bağımsızlık savaşçısının kafataslarını Cezayir yönetimine teslim etmişti.
Cezayir, Fransa'nın 1830'lara uzanan işgaline karşı 1 Kasım 1954'te bağımsızlık mücadelesine başladı. Fransa'nın kanlı yıldırma çabalarına karşı koyan Cezayir, 8 yıl süren ve 1,5 milyon kişinin hayatını kaybettiği çetin mücadele sonucu, Arap ve İslam coğrafyasında istiklali için en ağır bedel ödeyen ülke olarak öne çıktı.
Paris yönetimi, Cezayir topraklarında 1960-1966 yıllarında 17 nükleer bomba denemesi yaptığını savunurken, Cezayir makamları ise bu sayının 57 olduğunu belirtiyor.
Fransa, Afrika'daki sömürgeci tarihinin en güncel ve en kanlı örneği olan Cezayir'deki suçlarını hala resmen tanımıyor.