1830'lu yıllarda Fransa'nın kolonisi haline gelen Cezayir'de sömürge anlayışı ülke geneline hakim oldu. Fransız saldırıları Cezayir topraklarını, Cezayirlilerin kanına bularken, saldırılar sadece Cezayir ile sınırlı kalmadı. Sömürgenin en kanlı sonuçlarından biri de 1961 yılında Fransa'nın başkenti Paris'te yaşanan katliam oldu.Cezayir'in Fransız kolonisi olarak yönetilmesine itiraz eden Fransa'da yaşayan Cezayirli göçmenler, silahsız ve tamamen barışçıl gösteriler için Paris sokaklarında protesto düzenledi. Cezayirlilerin bu gösterilerine Fransa'nın yanıtı ise çok kanlı ve sert oldu.
Fransız polisi ülkelerinin Fransız koloni yönetiminden bağımsızlığını kazanmasını talep eden silahsız Cezayirli göstericilerin üzerine ateş açtı. Fransa'nın kanlı tepkisinde yüzlerce Cezayirli acımasızca katledildi.
Cezayir savaşına karşı yapılan bu barışçıl gösterinin kanlı bir şekilde sonlandırılması, o dönemin medyası tarafından gündeme getirilmedi. Aradan yıllar geçmesine rağmen, bugün hala Fransa utanç dolu bu katliamı kabullenmiş değil.
17 Ekim 1961'de katliamla sonuçlanan gösteriye, Cezayir Bağımsızlık Hareketi (FLN) öncülük etmişti . Gösteriden iki hafta önce, Paris civarında yaşayan Cezayir kökenli insanlar için sokağa çıkma yasağı konulmuştu. Yasağın nedeni, Cezayir'de yaşanan savaşa duyulan öfkenin giderek artıyor olmasıydı. Cezayir savaşına karşı yapılan ve 30 bin Cezayirlinin katıldığı gösteri son derece barışçıldı ve o güne dek olaysız gerçekleşmişti. Paris polis müdürü Maurice Papon'un talimatı üzerine Fransız polisi, Cezayirli Ulusal Kurtuluş Cephesini destekleyen 30 bin kadar Cezayirli göstericiye saldırmış, çok sayıda gösterici polis tarafından Seine Nehri'ne atılarak öldürülmüş, bir kısmı ise vurularak yaralandıktan sonra köprülerden atılmıştı. Yine göstericilerin bir bölümü, Paris polis karargahının bahçesinde, diğer bölümüyse metro istasyonlarında öldürülmüştü.37 yıl boyunca katliamı inkar eden Fransa hükümeti, 1998 yılında 40 kişinin ölümünü kabul etse de Cezayir kaynakları bu sayının 200'ü aştığı görüşünde.Cezayir Bağımsızlık Savaşı sırasında gerçekleşen 1961 Paris katliamı, Paris polis müdürü Maurice Papon'un talimatı ile gerçekleştirildi. Asker ve polislere göstericilerin üzerine ateş açma emri veren Papon, eski bir 'Vichy' hükümeti sorumlusuydu. Vichy hükümeti, Fransa'nın Almanya tarafından işgalinin ardından Güney Fransa'da kurulan işbirlikçi bir yönetimdi. Nazilerle birlikte binlerce Yahudi'yi, Roman'ı, komünisti ve siyasi muhalifi toplama kamplarında ölüme gönderen bu hükümet, yine en iyi yaptığı şeyi yapıyordu: kan dökmek...1961 katliamında, kaç kişinin öldürüldüğü tam olarak tespit edilemedi. Ancak bugün elde edilen veriler, 200 ile 400 arasında Cezayirlinin gösterilerde katledildiğini doğruluyor. Fransız polisinin kayıtlarına göre ise, ölü sayısı sadece üç olarak görülüyor.Binlerce kişinin yaralandığı ve 14 bin kişinin gözaltına alındığı katliamdan haftalar sonra bile Sen Nehri'nde yüzen cesetler gördüğünü söyleyenler oldu.
Yıllarca Fransa'nın sömürgesi olan Cezayir, 1961 yılından bağımsızlığına kavuşmuştu. Fransa'daki Cezayirliler, bu ülkedeki en kalabalık yabancı göçmen topluluğu oluşturuyor.1961 Paris katliamında ölenler anıldıFransa'nın başkenti Paris'te, 17 Ekim 1961 tarihinde, ülkelerinin bağımsızlığı için sokağa çıkan Cezayirlilere yönelik polisin katliamında hayatını kaybedenler, düzenlenen törenle anıldı.Paris'teki Saint Michel köprüsünde ölenlerin anısı için konan plaket önündeki tören, bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Fransız polisinin katliamları sonucu hayatını kaybeden onlarca kişinin aileleri ve yakınlarının katıldığı anma törenine, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile başta Cezayir olma üzere bazı Arap ve Müslüman ülkelerin büyükelçileri de katıldı.Paris'te ülkelerinin bağımsızlığı için 17 Ekim 1961 tarihinde sokağa çıkan yüzlerce Cezayirli, Fransız polisi tarafından katledilmişti.
Bu katliam, sivil toplum örgütleri ve insan hakları derneklerinin baskısına rağmen şu ana kadar Fransız devleti tarafından hala resmen ''devlet suçu'' olarak kabul edilmedi.