Ezgi ÇelikAnkara
Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Hasan Türkyılmaz, orman yangınlarına ve sonrasında çıkan algı operasyonlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin 28 Temmuz’da başlayan yangınlarla beraber ‘yeşil vatan’ üzerinden saldırı altında olduğunu belirten Türkyılmaz, şöyle konuştu: “29 Temmuz’da Manavgat Akseki alanında sahada incelemelerde bulundum ve bir açıklama yaptım. ‘Bu sabotajdır ve bunu PKK tek başına değil, ikiz kardeşi FETÖ ile birlikte düzenlemiştir’ dedim. Geçtiğimiz gün itibariyle de orman yangınlarını kendilerini ‘Ateşin Çocukları’ diye tabir eden ‘İblisin Çocukları PKK’ üstlendi. Ancak bunu yalnız başlarına yapmadılar. Pensilvanya’daki terörist başının tüm dünyadaki etki alanlarıyla onu kullanan uluslararası ajan ekipleriyle beraber Türkiye’ye bir operasyon çekildi. Bu nedenle küresel ısınma, iklim değişikliği mutlaka etkin olmuştur ancak bu bir sabotajdır. Türkiye’nin huzurunu karıştırmak isteyenlerin oyunudur” dedi.
“Bu kişi tutuklanmalıdır”
Gazeteci Can Ataklı'nın geçmişte yayınladığı bir videoda kullandığı ifadelere dikkat çeken Türkyılmaz, “Bu yangınların öncesinde kendisini gazeteci olarak tanımlayan bir şahıs yayınladığı videoda ‘Erdoğan'ın gitmesi için büyük yangınlar lazım’ diyor. Bende şimdi gazeteniz aracılığıyla ihbar ediyorum. Türkiye’nin hakimleri savcıları görev başına. Bu gazeteci kimlikli şahıs PKK ve FETÖ’ye işaret fişeğini yakmıştır ve tutuklanmalıdır. Çünkü yeşil vatana karşı ihaneti tetiklemiştir. Biz bu yangınlarda 5 şehit verdik, onlarca canlı yandı ve binlerce ormanımız kül oldu. Bu açıklamayı yapan bir kişi hala gazetecilik yapmaya devam edemez” ifadelerini kullandı.
“Fırsat vermeyelim!”
Twitter gündemine oturan “Help Turkey” etiketine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Türkyılmaz, “Türkiye orman yangınlarıyla mücadelede bir ağaç yanmasın hedefini güderek politika belirliyor. Ancak 129 yangının 122’sinin kontrol altına alınmasını başarı olarak takdim etmek gerekirken sanki başarısızmış gibi uluslar arası bir kampanya başlatılıyor. Öncelikle Türkiye büyük bir devlettir ve aciz değildir. Bunun altından da her olayda olduğu gibi kalkacaktır ve kalkmaktadır. Bu geciken kontroller felaketin büyük olmasından kaynaklanıyor. Yani müdahalenin yetersiz olmasından kaynaklanmıyor. Müdahale yeterli ancak felaket ve operasyon büyük. Şu an sahada şehit olanlar benim mesai arkadaşlarım, benim vatandaşlarım. Bizim acıyı birlikte paylaşmamız ve hafifletmemiz gerekiyor. Bunun üzerinden birilerinin politika yapmasına, ideoloji ayağı döndürmesine, uluslar arası şer odaklarına imkan sunmasına fırsat vermememiz lazım” dedi.
“Provokasyonlara gelmeyelim”
15 Temmuz’un farklı bir versiyonunun ormanlar üzerinden dizayn edilmeye çalışıldığını söyleyen Türkyılmaz, “Türkiye’nin huzuru yeşil vatana kastedilerek bozulmaya çalışıyor. Buna da fırsat verilmeyecektir. Canımız ve ciğerlerimiz yanıyor. Ancak provokasyonlara gelmememiz lazım. Biz uluslar arası olarak ihtiyacı olana yardım eden bir ülkeyiz ve yeri geldiğinde yardım da alırız. Ama bunu kamuoyunda kendisini sanatçı olarak sayan, uluslar arası güçlerin oyunlarına alet olanların tweetleriyle yapmayız. Devletimizin yetkilileri gerekirse devlet yöneticileriyle görüşür ve takviye alır. Zaten bazı ülkelerle görüşüldü ve takviye alınıyor. Bu bir uluslararası dayanışmadır ama kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan devlete bir vefasızlık ve ithamdır. Ayrıca şu an sahada 22 bin emekçim ve devletin tüm birimleri çalışıyor. Bu insanlara haksızlık yapılmasına da fırsat vermemek lazım” şeklinde konuştu.
Hepimizin ciğeri yanıyor
Tarım ve Orman Çalışanları Birliği Sendikası (Toç Bir-Sen) Genel Başkanı Hüseyin Öztürk ise 154 orman yangınından 146’sının kontrol altına alındığını duyurarak, “Gece gündüz demeden çalışmalar devam ediyor. Hepimizin ciğeri yanıyor. Memleketimizi yangınlarla cehenneme çevirmeye çalışan hain terör örgütünü, destekçilerini lanetliyoruz. Zor bir süreçten geçiyoruz. Ülkemiz tüm imkanlarını seferber etmişken, bunu kirli emellere alet etmeye çalışmak bu yangınları çıkaran hainlerle onların işbirlikçilerinin alçak planıdır” dedi.
Bu durumu siyasi malzeme haline getirenlere tepki gösteren Öztürk, “Ülke ve millet olarak hiçbir siyasi veya farklı etnik grup gözetmeksizin herkesin birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde olması gerektiği günlerdeyiz. Bu tip afetlerin üstesinden omuz omuza vererek gelmememiz gerekiyor. Ama maalesef sosyal medyada bot hesap dediğimiz troll hesaplarla şu andaki yangından faydalanmaya, buradan bir çatışma çıkarmaya ve hükümet sorunu haline getirmeye çalışan hainler var. Bunu net görüyor ve kınıyoruz. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Orman Genel Müdürlüğü uzun yıllardır dünyada örnek çalışmalar ortaya koymuş disiplinli bir teşkilattır. Onların emeğine, alın terine saygılı olmak lazım. Bu insanlar ilk günlerde şahidiz ki 2-3 gün uyumayarak görevlerinin başındaydılar. Bazıları hala gece iki saat uykuyla görevini yapıyor. Böyle bir mücadele görmezden gelinemez ve emekleri bu tip hainliklerle kurban edilemez” diye konuştu.
Help Türkiye etiketi
Geçtiğimiz günlerde ‘Help Türkiye’ adında başlatılan kampanyaya ilişkin görüşlerini dile getiren Öztürk, “Bu kampanya yine bu güruhun başlatmış olduğu bir kampanyadır. Buradaki amaçları ülkenin kendine yeterli olmadığını, mücadelenin yetersiz olduğunu ve bize yardım edilmesi gerektiğini dünya kamuoyuna sosyal medya üzerinden duyurmayı amaçlamaktadır. Türkiye’nin, bakanlığımızın bir acziyet içerisinde olduğunu göstermek için aynı mecralarca yapılan bir kampanyadır. Bu organize bir iş. Bunlar devleti acziyet içerisinde göstermek isteyen kişilerin ülkeyi zayıflatma çabalarından başka bir şey değil. Biz omuz omuza vererek Allah’ın izniyle bu işin üstesinden geleceğiz. Bu ülke bizim ve hep birlikte yaralarımızı saracağız. Çıkardıkları fitnelerle onları boğacağız. Onun için millet olarak her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Bu şekilde gerek içeride gerekse dışarıda fitne çıkaracakların ülkemize zararının dokunabileceğini düşünmüyorum” açıklamalarında bulundu.