Asfour, basın toplantısında, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Dima Asfour, "Kavgacı savaş çığırtkanlığı karşısında uluslararası toplumun eylemsiz kalması nedeniyle dehşet içindeyiz." ifadesini kullandı.
Batı'nın İsrail'e desteğini eleştiren Asfour, şunları kaydetti:
"Batı'da, genel olarak, 1948'den bu yana yaptığı gibi Filistinlilere yönelik etnik temizliğini devam ettiren İsrail'e, hükümetlerin kimin daha politik, askeri ve diplomatik desteği sağlayacağına ilişkin birbiriyle yarıştığını görüyoruz."
Uluslararası hukuk kurallarının doğruluğunun, devletler tarafından yalnızca "politik olarak uygun olduğunda değil her koşulda uygulanmaya bağlı olduğunu" belirten Asfour, "Uluslararası hukuk, İsrail'in işlediği ağır ihlaller konusunda açık." dedi.
Son dönemlerde bölgedeki durumun "ciddi ve sorumluluk sahibi liderlik" gerektirdiği değerlendirmesinde bulunan Asfour, "Hiçbir hükümet yetkilisi, Filistinli sivillerin toplu öldürülmesinin ya da bunun devam etmesinin suç ortağı olarak görülmek istememeli." görüşünü paylaştı.
- "Toplu vahşetlerin daha da artmasını önleme" çağrısıToplantıya katılan İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) yetkilisi de konuşmasında, "Daha fazla toplu vahşetin yakın olduğuna ilişkin açık işaretler var." dedi.
Temsilci, BM İnsan Hakları Konseyinin hak ihlallerini ele alma konusunda görevi olduğuna işaret ederek, konseyin "çifte standart iddiaları nedeniyle konu hakkında sıklıkla kutuplaştığını" söyledi.
Çatışmadaki mevcut gelişmelerin "önemli bölgesel ve küresel endişeye neden olduğunu" kaydeden temsilci, "Konseydeki ülkeleri toplu vahşetlerin daha da artmasını önlemek ve hayati yardımların ihtiyaç duyanlara ulaşmasını sağlamak için bölgesel gruplarla çalışmaya teşvik ediyoruz." ifadesini kullandı.
- İsrail'in Gazze'ye saldırılarında son durumHamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail'in "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme” gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken, İsrail ordusu da Gazze Şeridi'ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail, Gazze'den düzenlenen saldırılarda 315'i asker 1400'den fazla İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin yaralandığını duyurdu.
İsrail’e göre 31 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda ölen asker sayısı 18'e yükselirken, Kassam Tugaylarının elinde 242 İsrailli esir bulunuyor.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığına göre, İsrail saldırılarda 3 bin 760'ı çocuk, 2 bin 326'sı kadın olmak üzere 9 bin 61 Filistinliyi öldürürken, en az 32 bin kişiyi yaraladı.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler, 134 Filistinliyi öldürdü.
Gazze'de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesi de İsrail ordusu tarafından hedef gösterilirken İsrail ordusu El-Ehli Baptist ve Türk-Filistin Dostluk hastanelerini vurdu, tahliyeye zorladığı Filistin Kızılayına bağlı Kudüs ve Endonezya hastanelerinin çevresini bombaladı.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim'den bu yana yaşanan çatışmalarda 49 Hizbullah mensubu ile 4 İsrail askeri öldü.