FETÖ'nün uluslararası yapılanmasına 'diyalog' kılıfı

FETÖ'nün birçok ülkede, 'Dinler arası ve kültürler arası diyalog' adı altında yürüttüğü faaliyetlerle yapılandığı ortaya çıktı. İzmir Kültürler arası Diyalog Merkezi Başkanı Mustafa Aytekin'in de sözde Vatikan imamı olduğu belirlendi.

kurumların, gerçek yüzü bir bir ortaya çıkmaya devam ediyor. 17-25 Aralık sonrasında, İzmir'deki lüks otellerde birçok uluslararası toplantı ile örgütsel faaliyet düzenlediği belirlenen FETÖ'nün sözde dinler arası diyalog sağlamak için kurduğu İzmir Kültürler arası Diyalog Merkezi'nin (İZDİM) Başkanı Ömer Mustafa Aytekin'in örgütün Vatikan imamı olduğu ortaya çıktı. Aytekin'in, 2009'da örgütün Roma'daki Tevere Enstitüsü'nün Genel Koordinatörlüğü'nü yaptığı dönemde, Vatikan temsilcileriyle Gülen adına görüşmelerde bulunduğu, Katolik Kilisesi ile önemli kurum ve kişileri etkilemeyi hedefleyen kuruluşta kilit rol aldığı da öğrenildi.

VATİKAN'A ÖZEL ÖNEM

FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen, 1998 Şubat ayında Papa 2. Jean Paul ile görüşmesinin ardından Vatikan ile ilişkilerini güçlendirmeye ayrı önem vermiş, özellikle 1965 yılında dünyaya duyurulan 2. Vatikan Konsili'nin de benimsediği 'Dinler arası ve kültürler arası diyalog' tezini kendi çalışmalarında kullanmaya başlamıştı. Dünya genelindeki faaliyetlerinde bu temayı işlemeye başlayan FETÖ, İtalya'dan ABD'ye ve Türkiye'ye kadar birçok ülkede sözde 'diyalog' adı altında yapılanmasını sürdürdü.

İLK ADIM ROMA'DA ATILDI

'Dinler arası ve kültürler arası diyalog' adı altında uluslararası alandaki çalışmalarına kılıf oluşturan ve özellikle siyasetçi, din adamı, akademisyen, gazeteci gibi isimleri etkileyip destek arayan örgütün, ilk adımı 2007 yılında Roma'da Tevere Dinler arası Diyalog Enstitüsü'nü kurarak attı. Bu enstitünün o yıllarda genel koordinatörlüğünü İZDİM'in Başkanı Ömer Mustafa Aytekin yapıyordu. FETÖ'nün Roma'daki merkezi olan Tevere'nin, Papalık Konseyi Dinler arası Diyalog Bakanlığı, ABD ve İngiltere gibi ülkelerin de aralarında olduğu büyükelçilikler ile İtalyan basını nezdinde lobi ve propaganda çalışmaları yürüttüğü biliniyor.

İZDİM'in faaliyetlerini inceleyen polis, İzmir Küçükyalı'daki misafir evi olarak kllanılan Polis Sandığı'na ait 8 katlı binanın usulsüz olarak FETÖ'ye verildiğini tespit etmişti.

İZMİR'DE AĞIRLAMIŞLAR

İzdim'in, özellikle ABD başta olmak üzere birçok ülkeden din adamları, akademisyenler, gazeteciler, bürokratlar, siyaset çevreleri ve iş adamlarıyla irtibat halinde olduğu ve sık sık bu isimleri İzmir'e getirerek aileleriyle birlikte ağırladığı ortaya çıktı.

MÜCADELEYE ENGEL

Örgütün bu isimleri etki altına alıp, ihtiyaç duyduğu anlarda ilişkilerini devreye sokarak bilgi, haber ve reklam ile parasal kaynak ve hukuki imtiyaz elde ettiği belirlendi. İZDİM'in özellikle 17-25 Aralık sonrasında bu faaliyetlere ağırlık verdiği, bu yöntemle dış heyetleri etkileyip Türkiye'yi FETÖ ile yaptığı mücadelede zayıflatmayı amaçladıkları belirlendi.