FETÖ'nün "gaybubet evi"nde yakalanan 4 sanığın yargılandığı davada karar

İstanbul'da Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) ait "gaybubet evi" olarak tabir edilen adreste yakalanan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in yeğeni Selman Gülen'in de aralarında bulunduğu 4 sanık, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6'şar yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırıldı.

İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Selman Gülen bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Diğer 3 tutuksuz sanık ise duruşmaya gelmedi. Sanıkların avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu.

Duruşmada son savunmalarını yapan sanık avukatları, müvekkillerinin beraatine karar verilmesini talep etti.

Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanıklar Selman Gülen ve Nur Gülen, Bekir Öztürk ve Mine Öztürk'ü "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6'şar yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırdı.

Sanık Selman Gülen'in tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alan heyet, Selman Gülen'in "yurt dışı çıkış yasağı" ve "bulunduğu ili terk etmeme" adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi. Mahkeme heyeti, diğer sanıklar hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına hükmetti.

- İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, haklarında "FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yakalama kararı bulunan sanıklar Nur Gülen, Bekir Öztürk ve Mine Öztürk'ün, adres kayıtlarının İzmir'de bulunmasına rağmen Sancaktepe'deki "gaybubet evi"nde saklandıkları anlatılmıştı.

Sanıklardan Selman Gülen'in 2018 yılında İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucu "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan hapse mahkum edildiği aktarılan iddianamede, cezasının infaz edilmesinin ardından sanığın 7 Haziran 2022'de de cezaevinden tahliye edildiği belirtilmişti.

Tahliyesinden bu zamana kadar herhangi bir adres kaydı bulunmayan Selman Gülen'in, Sancaktepe'deki adreste saklandığının belirlendiği aktarılan iddianamede, sanığın tahliyesinin ardından topluma karışmadığı, örgüt yöneticilerinin talimatları doğrultusunda "gaybubet evi"nde kalmaya devam ettiği, yaşamsal faaliyetlerini karşılayacak ekonomik gelirleri sağlayıcı bir işte çalışmadığı aktarılmıştı.

Sanık Nur Gülen'in örgütün sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptığı kaydedilen iddianamede, sanığın örgüt yöneticilerinin talimatları ile bankacılık finansal işlemleri gerçekleştirdiği, örgüte ait basın yayın organlarına düzenli abonelik ödemeleri yaptığı, hakkında yakalama emri olduğunu bilmesine rağmen ifade vermeyi tercih etmediği belirtilmişti.

Sanık Bekir Öztürk'ün Bank Asya'da hesabının bulunduğu aktarılan iddianamede, FETÖ ile iltisaklı yayınlar yapan bir firmaya 2015-2016 yıllarında düzenli ödemeler yaptığı, Kimse Yok Mu isimli kuruluşa para gönderdiği, kullandığı GSM hattı ile örgütün tepe yöneticileri ile çok sayıda görüşmesinin tespit edildiği anlatılmıştı.

Sanık Mine Öztürk'ün ise tanık beyanına göre örgütün mütevelli olarak adlandırdığı yapılanması içerisinde faaliyet yürüttüğü, örgütün sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptığı bilgisi verilen iddianamede, sanıklar Selman Gülen ve Nur Gülen, Bekir Öztürk ve Mine Öztürk'ün "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6'şar aydan 15'er yıla kadar hapsi talep edilmişti.