FETÖ'cü eski emniyet müdürü Mithat Aynacı: 'Beni Tankın İçine Askerler Çekti'

Darbe girişiminde Vatan Caddesi'ndeki bir tankta kamuflajla yakalanan eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı'nın iddianameye yansıyan ifadesinde, 'ZPT'nin kapağı açıldığında oradaki askerler beni içeri çekti' dediği ortaya çıktı.

Darbe girişiminde Vatan Caddesi'ndeki bir tankta kamuflajla yakalanan eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı'nın iddianameye yansıyan ifadesinde, "ZPT'nin kapağı açıldığında oradaki askerler beni içeri çekti" dediği ortaya çıktı.

15 Temmuz darbe girişiminde, İstanbul Emniyet Müdürlüğüne işgal teşebbüsünde bulunan 67 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, şüphelilerden eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı'ya ilişkin detaylar dikkat çekti. Darbeci askerlerin olay gecesi, tüm çağrılara rağmen teslim olmadığı, askeri araçlara yaklaşıldığında tank içerisinden asker şahısların görevlilere ve sivil halka ateş açtığı, olay yerinde vatandaşların tankların üzerine çıkarak asker kıyafetli kişilere linç girişiminde bulunduğu ve diğer askeri araçlardaki şüphelilerin ise vatandaşların elinden alınarak gözaltı işlemi yapıldığı belirtildi.

TANKIN İÇİNDEN ÇIKMIŞTI

Gözaltı işlemleri sırasında resmi polis üniformalı eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı olarak tanınan kişinin de araçtan çıktığı, darbeci askerler ile birlikte hareket ettiği tespit edilen Aynacı'nın da gözaltına alındığı kaydedildi. Aynacı'nın üst aramasında H seri numaralı 1 (bir) dolar çıktığı, telefonunun imaj incelemesi için yapılan teknik incelemede şifre istendiği, şifreyi geçmeye yönelik yapılan çalışmalarda telefona daha önceden yüklenen güvenlik ayarından dolayı işlem sırasında telefonun otomatik fabrika ayarlarına döndüğü ve tekrar başlatılmasının mümkün olmadığı anlatıldı.

TURUNCU BYLOCK KULLANICISI

Gözaltına alındıktan kısa bir süre sonra tutuklanan Aynacı'ya telefon ve sim kartının şifrelerinin sorulduğu, Aynacı'nın "Ben yakalanarak gözaltına alındığım zaman şifresini verdim, açıp bakmadınız mı, şu anda hiç birinin şifresini hatırlamıyorum" şeklinde ifadede bulunduğu belirtildi. Öte yandan 'Bylock' işlemleri modülünden yapılan sorgulamalarda Aynacı'nın turuncu renkli 'ByLock' kullanıcısı olduğunun tespit edildiği bilgisine yer verildi.

GİZLİ TANIK: AYNACI ÖRGÜT TARAFINDAN KİRALANAN EVLERDE KALIR

İddianamede gizli tanığın Aynacı hakkında verdiği ifadede, "1996 İstanbul Koleji mezunları yapılanması içerisinde yer alır. İstanbul ilinde örgüt tarafından kiralanan evlerde kalır, sohbetlere katılır ve 15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın içerisinden kamuflaj elbiseli olarak çıkarken görüntüleri basına yansımıştır" sözleri yer aldı.

"HALK BENİ ALKIŞLADI"

15 Temmuz'da 4.Sınıf Emniyet Müdürü olarak görev yapan ve aktif bir görev verilmeyen Mithat Aynacı ise ifadesinde olay günü saat 22.30 civarında emniyetten tüm personellerin tam teçhizatlı olarak intikal etmesi yönünde mesaj gelmesi üzerine Vatan Caddesi'ndeki yerleşkeye doğru yola çıktığını söyleyerek, "Yürüyüş güzergahı üzerinde asker gurubunun başında sonradan ismini öğrendiğim Osman Akkaya vardı. Kendisine hangi maksatlı görevli olduğunu sorduğumda bana cevap vermedi. Etrafta tepkili halk kitlesi olup polisolmayınca bende kendisine kışlalarına gitmelerini söyledim. O da kabul etti. Toplanan halka da dağılmalarını askerlerin kışlalarına gideceğini söyledim. Benim bunu söylemem üzerine vatandaşlar alkışlamaya başladı" dedi.

"BEN DARBECİLERE İŞTİRAK ETMEDİM

Bu esnada vatandaşların arkasında daha önceden tanıdığı sivil polisleri gördüğünü ve bu polislerin havaya ateş etmeye başladığını söyleyen Aynacı, "Ateş ettikleri sırada ZPT'nin arkasına geçtim. ZPT'nin kapağı açıldığında oradaki askerler beni içeri çekti. Daha sonrada polisler araç içindeki tüm personeli yakaladıkları için orada yakalandım. ZPT aracına bindiğimde oradaki askerlere telkinde bulundum ancak kalabalık olduğundan dolayı askerler kışlalarına dönemediler. Daha sonra benim yakalanma olayım bir şekilde saptırıldı. Ben darbecilere iştirak etmedim. Hatta olay yerine emniyetten zırhlı araç getirilmesini ve askerlerin alınmasını dahi talep ettim" ifadelerine iddianamede yer verildi.

Başsavcılıkça onaylanan iddianame İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.