Federasyonlarda başkanlık ağalığı

Türkiye'de mevcut Federasyon Ağalığı sorunu çözülmezse, Türk sporu daha da geriye gidecektir. Brezilya'daki rezilliğin sebebi Spor Federasyon Ağalığı sistemidir. Türkiye, ekonomik olarak en gerilerde olduğu dönemlerde bile sorda başarılara imza atarken, günümüzde spora ayrılan nilyarlarca dolarlık bütçelere rağmen her alanda gerilere gidiliyorsu, bunun sebebi yapısal sorundur. Fetulahçılar, sadece spor kulüplerini değil federasyonları da işgal

Erdal Şimşek

Türkiye, memur Maaşı ödeyebilmek için Amerikan Başkanı'nın karşısında "esas duruş"tan kişi başına milli gelirin 10.000 dolar civarında olduğu günlere geldi.

Bir doktorun günde 180 hasta muayene ettiği Türkiye'den, vatandaşın kendi doktorunu seçebildiği Türkiye'ye geçiş yaptık.

Dün, Piyade tüfeği mermisi üretemeyen ülke iken, şimdi Savunma sanayinde tam bağımsızlığın ucundan yakaladık. Füzelerimiz, hava savunma sistemimiz ile Dünyanın ilk beşi arasına girdik bile.

Stabilize (Kum-çakıl dökülmüş) ve Şose'den (toprak yol)Türkiye'nin en ücra köşesine duble yollar götürüldü. Hızlı tren hayatımızın bir parçası oldu.

O yıllarda Türkiye tohumda dışarıya tamamen bağımlı halde iken, günümüzde, bir yandan tohum tekeli İsrail'e tohum satarken, diğer yandan da Kanada'yı neredeyse tahtından edeceğiz. Dünyanın en büyük ve en önemli Tohum Bankası Türkiye'de kuruldu.

Telefon lüks bir hizmet iken, şimdi 2 yaşındaki çocukların elinde andorid işlemcili tablet ve telefonlar var.

Dün, okullarda tebeşir bulunmazken, bugün her sınıfta akıllı tahta bulunuyor.

Dün, Superlig takımları toprak sahalarda antrenman yaparken, bugün spor kompleksi olmayan amatör bir koy takımı bile yok. Tüm kulüpler sosyal tesis ve spor kompleksi sahibi

Türkiye, yokluğun, geri kalmışlığın, ekonomik bitikliğin, bilgi ve teknoloji fukaralığının zirvesinde iken, uluslar arası spor müsabakalarında Dünyada kendinden söz ettiriyordu. Futbol'da "dünya ikinciliği"ni elde ederken, Karate, Teak Won Do, Halter, güreş, atletizm gibi bütün spor dallarında dünyada önemsenen bir ülke konumundaydık 70 cente muhtaç iken.

Toplumsal ilerlemeler ve gelişmeler, bütün ekonomik sosyal olaylarla paralel olarak gelişirler. Çünkü ekonomik gelişmişlik, sosyal ilerlemeyi beraberinde getirir. Spor gelişimi bunun en somut örneğidir. Bir ülke zenginleştikçe, o ülkenin spor yatırımları ve kulüplere devlet desteği artar. Dolayısıyla kulüplerin bütçeleri büyür insan yatırımını arttırır. Böylece sporcu kalite ve oranında ciddi bir artış olur.

Türkiye, başta sosyoloji olmak üzere birçok alanda olduğu gibi, spor konusunda da bu teorileri alt üst eden, kuramcılarını mezarında topaç gibi döndüren bir ülkedir. Ekonomik şahlanışı yaşayan Türkiye, başta futbol olmak üzere Karate ve bilumum diğer spor dallarında çok hızlı bir düşüş yaşamaktadır.

FEDERASYONLAR FETÖ'YE Mİ ÇALIŞIYOR?

Batılı siyaset sosyologlarının Türkiye ile ilgili in büyük sorunlarının "Türk toplumunun ne zaman neyi yapacağını kestirememek" olduğunu belirtirler. Kanaatimce dünya spor otoriteleri ve gözlemcileri de 2007 yılından bu yana dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisine sahip olan Türkiye devleti ile onun spor kulüpleri ile federasyonlarının neden gerilediğini bir türlü anlayamazlar. Çünkü böylesine tersine gelişim, biç bir akıl, mantık ve sosyolojik kuralına uymamaktadır. Örneğin, Karate federasyonu Yıllık 400 bin liralık bütçeye sahipken, Türkiye, bir Dünya iki Avrupa ve bir sürü uluslar arası şampiyonluklar kazanırken, günümüzde 30 Trilyon bütçeye sahip olmasına rağmen, uluslar arası yarışmalarda bırakın nal toplamayı, tribünlerde bile yer bulamayacak hale gelmiştir.

Camiden kışlaya, Cem evinden muhtarlıklara kadar her yere sızan, Türkiye'de para olan her kurumu ele geçirmeye çalışan FETÖ terör örgütünün spor federasyonlarına ve kulüplere sızıp ele geçirmediğini düşünmek saflıktan öte aptallık olur.

KARATE FEDERESYONU, FETULLAHÇI FEDERASYONU GİBİ

Fetullahçı Terör Örgütü'nün rantçı, insanların emeğini çalan materyalist bir örgüt olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, yıllık 10 milyar lira civarında bir bütçeye sahip olan federasyonlara sızmaması, buralarda kontrolü ele geçirmemesi imkansızdır.

Zaten FETÖ'ye yönelik yapılan operasyonlarda Karate Federasyonu'nun yönetiminden bir çok işi hapse atıldı. Yani Karate Federasyonu yönetimi bir nevi Fetullahçı Abiler yönetimine dönüşmüş demek ki. Gariptir, Federasyonların yönetimindeki FETÖ'cüler alınırken, federasyon başkanlarına hiç dokunulmuyor.

Bu fetullahçılar gökten zembille gelmediler o yönetime. Bunları, Federasyon başkanları getirdiler. Örneğin bir iki tanesini yanlışlıkla getirdiler. Peki 17/25 Aralık Fetullahçı darbe teşebbüsünden sonra FETÖCÜ teröristleri yönetime alan Federasyon Başkanları hesap vermeyecek mi?

Bir federasyonun yönetimi tümü Pensilvanya'yı su yolu yapmış, Sporcusundan hakemine kadar tüm spor dallarında insanları akın akın Pensilvanya'ya tura götüren bu yönetimin bazı üyeleri tutuklanırken Federasyon başkanı hala görevde ve yeniden aday olması yenilir yutulur bir durum değildir.

Peki bunlar neden federasyonları bırakmıyorlar?

Fetullahçı Terör Örgütü'nün dershane, kurban, himmet zimmet tezgayı bu millet ve devlet tarafından bozuldu. Ancak Federasyonların milyar dolarlık bütçeleri, örgütün kamuda soydukları birkaç yerden sadece bir kalemi. Ve FETÖ, elindeki teröristlerle Türkiye'ye operasyon yapmak için bu paralara ihtiyacı var. Ölümüne Federasyonları bırakmak istemiyor. Bir çok federasyon başkanı AK Parti'den (Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan tarafından) hatırı sayılır siyasi şahsiyetleri ön cepheye sürdü bile.

AK Parti'nin en büyük handikaplarından biri haline gelmiş bu "hemşeri", "eski arkadaş" düşüncesi umarız Türkiye'nin bu bağımsızlık savaşına darbe vurup bizi emperyalizmin kölesi haline getirmez.

Tüm ülke çapında FETÖ ile mücadele edilirken, spor federasyonlarında hiçbir yöneticinin FETÖCÜ olmasından dolayı başkan tarafından görevden uzaklaştırılmaması dikkat çekici. Bu ya Maklube Kardeşliği, ya da "kaset mahkumluğu"ndan kaynaklanmaktadır.

AETÖ'CÜLER FEDERASYONLARI NASIL ELE GEÇİRDİLER?

Fetullahçı Terör Örgütü, 10 milyarlarca liralık bütçelere sahip olan federasyonları ele geçirme ve tamamen sömürmek için dönemin Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü aracılığı ile yaptıkları bir yönetim değişikliği ile spor federasyonlarını tam bir AĞALIK SİSTEMİ'ne çevirdiler. Dönemin GSG Müdürünün yardımcılarının neredeyse tamamı Fetullahçı idi. Ve bu Fetullahçıların GSGS'ye aldığı örgüt militanlarının hala yerli yerinde durması ayrıca dikkat edilmesi gereken bir diğer facia.

Yapılan yönetim değişikliği ile bir federasyon başkanı istemediği sürece Anayasa Mahkemesi dahi başkanı o koltuktan alamıyor. Çünkü federasyon başkanı, divan, kongre heyetleri ile bütün delegasyonları tayin ediyor. Seçme hakkına sahip olan hakemler, antrenörler ve sporcular, bu sistemden dolayı başarısızlık abidesi olan federasyon başkanlarını mecburen seçiyorlar. Çünkü seçmezlerse müsabakalarda kendilerine yer bulamıyorlar.

FETÖ'ye kaynak aktarılan federasyonların sporu bırakıp Pensilvanyanın bekası ve saadeti için çırpınmasından dolayıdır ki Türk sporu dünyanın en gerisine düştü. Bunca rezilliğe rağmen 59 federasyonun neredeyse bütün başkanları yeniden aday. Türk sporu için mi, ağalık sisteminin devamı için mi?

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, "Olimpiyatlar bitti. Şapkasını önüne koyacak çok kişinin olduğunu düşünüyorum. Bu işi daha iyi yapan ve daha enerjik arkadaşlarla yola devam etmemiz gerekiyor."

Aradan haftalar aylar geçmesine rağmen hala hiç kimseden ses çıkmıyor. Hiç biri bırakın istifayı, adaylıktan dahi vazgeçmedi.

Öte yandan... Sportif Değerlendirme ve Geliştirme Kurulu da hazırladığı raporda... Olimpik özelliği bulunan 28 federasyon arasından... Sadece 7'sine "geçer not" verdi.

Bağımsız bir yapısı bulunan bu kurul da federasyonların döküldüğünü resmen bildirdi.

Devletin bakanının isteği ve bağımsız kurulun değerlendirme raporuna rağmen hiçbir federasyon başkanının istifa etmemesi, FETULLAHÇI YÜZSÜZLÜK'ten başka bir şey ile izah edilemez.

FEDERASYONU, SPORCU VE SPOR EMEKTARLARI DEĞİL AĞA DİZAYN EDİYOR

Mevcut yönetmelik durduğu sürece, cinsel taciz, sapkınlık ve tatlıcıdan baklaca çalma gibi yüz kızartıcı suç işlemediği sürece federasyon ağalarına okunmak imkansız bir şey. Ve her ağa adaylığını açıklarken aslında yeni dönem başkanlığını açıklamış oluyor. Çünkü onlara bu gücü mevcut yönetmelik veriyor

Diyeceksiniz ki, nasıl bir yönetmelik bu? Şöyle:

Mevcut federasyon başkanı Federasyonun imkanlarını kullanarak belli delegelere çeşitli yardımlarda bulunarak değişik destekler yaparak formüle ediyor.

Hele bir de... Spor Genel Müdürlüğü'nün desteğini aldıysa... Genel Kurul salonuna bile gitmesine gerek kalmıyor. Ceketini yollaması yetiyor.

Mevcut Federasyon Ağalığı sisteminin yıkılması için yapılan tüm çabalar ve girişimler, Fetullahçılığın Ankara'daki en Sağlam Kalesi olduğu öne sürülen ilgili genel müdürlüğün bürokratlarının ayak oyunları ile alt edildi.

Sporcular, antrenörler, spor bilim adamları velhasıl tüm spor camiası, yönetmelikteki "adaylık için delegenin yüzde 15inin imzasının zorunluluğu" kısmı kaldırılsın diye yalvardılar. Yağmur duasına çıkar gibi, sporcuların Cuma namazlarında toplu dua yaptıklarına şahit olduk. Ama GSGM'deki bürokratlar allem edip kalem edip bu yönetmeliği değiştirtmediler. Halbuki bu yüzde 15'in hukuki olmadığına dair Danıştay kararına rağmen bu hata düzeltilmedi. Gariptir, Fetullahçıların ülkede egemen olduğu dönemde de hukuk onlara işlemiyordu.

Bu durumda mevcut delege sayısının yüzde 15'i oranında imza toplayamayan Federasyonun feriştahı bile olsa seçime giremeyecek. Ve Mevcut ağalar, seçim yapılmadan seçimi kazanmış olacaklar.

Federasyon seçimleri iptal edilmeyip mevcut yönetmelik değiştirilmezse, Türk sporu yine bizim paramızla bir beş yıl daha geriye gitmiş olacak.

Burada çok açık bir şekilde görüyoruz ki Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç yalnız bırakılmış durumda. Özellikle, AK Parti'de çöreklenmiş "Reis'in eski yol arkadaşı" maskeli siyaset esnafına karşı.

Fetullahçı İşgal'in zirve yaptığı dönem olan Suat Kılıç ve onun bürokratları dönemi sorgulanmadığı, yargı önüne çıkarılmadığı müddetçe Türk Sporunun düzlüğe çıkması epeyce bir zaman alacağı kuşkusuzdur.

Ve sizin, bizim verdiğimiz vergilerle oluşturulan milyarlarca dolarlık bütçeler bu ağaların emrine verilecek. Akabinde de, Pensilvanyadan bir çift pörtlek göz kıs kıs güleceku2026