Fas resmi haber ajansına göre, Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita, ülkesini ziyaret eden Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Libya Özel Temsilcisi Vekili Stephanie Khoury ile yaptığı görüşmenin ardından başkent Rabat'ta gazetecilere açıklama yaptı.
Burita, "Bugün Libya krizinin bir çıkış yolu bulması gerekiyor, çünkü Libya'nın istikrarının, Kuzey Afrika ve Sahel'in güvenliği ve istikrarı üzerinde oldukça olumlu etkisi var." dedi.
Fas Dışişleri Bakanı Burita, ülkesinin, "Libya krizinin çözümünün Libyalıların elinde olduğuna ve Libya'daki meşruiyet meselesinin çözümünün ancak seçimler yoluyla olabileceğine her zaman inandığını" vurguladı.
Burita, Fas'ın, Libya'nın tüm kurumlarıyla her zaman saygı ve güvene dayalı çalıştığını ve olumlu ilişkiler içerisinde bulunduğunu kaydetti.
Fas daha önce Libya'da çatışan taraflar arasındaki 5 turluk diyaloğun yanı sıra Libya Yüksek Devlet Konseyi ve Temsilciler Meclisi heyetleri arasındaki seçim yasasına ilişkin toplantılara da çok kez ev sahipliği yapmıştı.
Batı Afrika'dan Kızıldeniz'e kadar uzanan 3 milyon kilometrekarelik Sahel bölgesi, 10 yılı aşkındır çeşitli yabancı misyonlara karşın terör gruplarının saldırılarının hedefi oluyor.
Batı Afrika'da Atlantik Okyanusu'nun kıyısındaki Senegal ile başlayan Sahel kuşağı, Moritanya, Mali, Burkina Faso, Nijer, Çad ve Kızıldeniz'e komşu Sudan sınırlarında sona eriyor.
Güvenlik krizi nedeniyle bugün Sahel dendiğinde akla ilk silahlı terörist grupların saldırıları geliyor.
Libya'da seçim çıkmazıLibya'da uluslararası ve yerel kuruluşların defalarca yaptığı çağrılara rağmen parlamento ve devlet başkanlığı seçimleri, seçim kanunları üzerindeki anlaşmazlıklar nedeniyle uzun süredir yapılamadı.
Trablus'taki Devlet Yüksek Konseyi ve ülkenin doğusundaki Tobruk kentinde yer alan Temsilciler Meclisinin (TM) altışar üyesinden oluşan Seçim Yasalarını Belirleme (6+6) Komitesi, 6 Haziran 2023'te seçim kanunları üzerinde anlaşmaya vardı.
TM, 4 Kasım 2023'te 6+6 Komitenin belirlediği seçim yasalarını onayladığını duyurdu ancak Devlet Yüksek Konseyi, TM'yi, 6+6 Komitenin belirlediği seçim kanunlarını değiştirmekle itham ederek, yalnız "6+6 Komitenin belirlediği seçim yasalarına bağlı olduğunu" açıkladı.
TM, Devlet Yüksek Konseyinin itirazına rağmen onayladığı seçim kanunlarını resmi gazetede yayımladı ve seçim kanunlarının yürürlüğe girdiğini savundu. İki kurum arasındaki söz konusu anlaşmazlık nedeniyle seçimlerle ilgili süreç başlatılamadı.
İki kurum için en belirgin anlaşmazlık noktası ise devlet başkanlığına adaylık şartları konusunda yaşanıyor.
Devlet Yüksek Konseyi, asker ve çifte vatandaşlığı bulunanların (Halife Hafter) devlet başkanlığı seçimlerinde aday olamayacağını, TM ise bu durumun adaylık için bir engel teşkil etmediği görüşünü savunuyor.