Eski Büyükelçi 15 Temmuz'a dair konuştu

Eski ABD Büyükelçisi James Jeffrey, 15 Temmuz darbe girişimini "FETÖ terör örgütünün demokrasiye ve bir NATO müttefikine saldırısı" olarak tanımladı.

Türkiye’nin Washington Büyükelçiliğinde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla düzenlenen törene, ABD’de yaşayan çok sayıda Türk vatandaşının yanı sıra ABD Dışişleri, Savunma Bakanlığı yetkilileri, kanaat önderleri, eski Amerikalı diplomatlar ve çok sayıda yabancı misyon mensubu katıldı.

15 Temmuz şehitlerinin anıldığı törene bazı ABD Kongre üyeleri video mesaj göndererek Türkiye'nin yanında olduklarını ifade etti.

Törende konuşan eski ABD Büyükelçisi ve eski DEAŞ ile Mücadele Özel Temsilcisi Jeffrey, 15 Temmuz darbe girişimini “FETÖ'nün demokrasiye ve bir NATO müttefikimize saldırısıdır nokta.” diye tanımladı.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in ABD’de olmasının ABD'nin darbede bir menfaatinin olduğu anlamına gelmediğini savunan Jeffrey, FETÖ elebaşının Türkiye’ye iade edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Jeffrey, ABD yönetimi ve siyasilerinin darbe girişimini tanımlama biçimini eleştirdi ve Washington’un menfur girişime geç tepki vermesinin anlayışla karşılanacak tarafı olmadığını söyledi.

ABD'li diplomat Türkiye'nin Ukrayna savaşındaki rolünü de takdir ederek, "İttifak içinde hiçbir ülke Ukrayna'ya gerek silah verme, gerek diplomasi ve gerekse başka eylemleri ile Türkiye kadar etkili olamadı.” diye konuştu.

Törende konuşma yapan ABD Müslüman Organizasyonları Konseyi (USMCO) Genel Sekreteri Usame Cemal, 15 Temmuz'da Türkiye'nin demokrasi ve bağımsızlığına saldırı düzenlendiğini ve bunun Türk halkının sokaklara dökülmesi ile engellendiğini kaydetti.

TBMM'yi yakın zaman önce ziyaret ettiğini ve darbe girişimi gecesinde yapılan hain saldırının izlerini gördüğünü anlatan Cemal, Türkiye'nin dünyada üstlendiği kritik role dikkati çekti.

Cemal, Türkiye'nin Ukrayna savaşını barışla sonuçlandırmaya çalışırken bir yandan da dünyadaki gıda krizinin önüne geçmek için Ukrayna buğdayının ablukadan çıkarılması için diplomatik çaba sarf ettiğini dile getirdi.

ABD'li kanaat önderi, NATO'da kritik rol oynayan Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin güçlenmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan da Türk güvenlik kurumlarına sızmış bir grup teröristin ülkede demokratik ve anayasal düzeni yıkmaya çalıştığını ve o gün 251 vatandaşın şehit düştüğünü belirtti.

ABD'de 6 Ocak'ta kongreye yapılan baskının kendisine 15 Temmuz darbe girişiminde TBMM'nin bombalanmasını hatırlattığını anlatan Mercan, "Bu tür saldırılar nerede olursa olsun en güçlü şekilde kınanmalıdır.” diye konuştu.

Büyükelçi Mercan, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinden öğrenilecek çok dersler olduğunu belirterek, demokrasi ve hukukun üstünlüğünün halk nezdinde pazarlık konusu olmadığının ortaya çıktığını, halkın fedakarlıkları ile demokrasi için o gece zafer kazanıldığını dile getirdi.

FETÖ'nün hala birçok ülkede faaliyet göstermeye devam ettiğine işaret eden Mercan, örgütün kara para aklama, silah ticareti ve vize sahtekarlığı gibi birçok yasa dışı işe karıştığını söyledi.

Mercan, FETÖ'nün dünya için tehdit olduğuna dikkati çekerek, her ülkenin bu örgütün faaliyetlerini soruşturup durdurması gerektiğini kaydetti.

Eski ABD Büyükelçisi ve eski DEAŞ ile Mücadele Özel Temsilcisi James Jeffrey, 15 Temmuz FETÖ darbe girişimine 11 Eylül saldırısı ile aynı şekilde bakılması gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin Washington Büyükelçiliğinde düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü törenine katılan Jeffrey, törenden sonra AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

FETÖ'nün bir terör örgütü olduğunu ve bu örgütün bu şekilde anılması gerektiğini ifade eden Jeffrey, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, "Bu bir terör örgütünün NATO müttefiki olan demokratik bir devlete yönelik bir saldırısıdır. El Kaide terör örgütünün 11 Eylül'de bize saldırısı olsun, 15 Temmuz 2016'da Fetullah Gülen terör örgütünün Türkiye'ye yönelik saldırısı olsun, bunlara aynı şekilde bakılmalı. Bunlar sadece demokrasiye yönelik saldırı değil aynı zamanda ittifak dayanışmamıza da bir saldırıdır ve bunun bir daha olmaması için gereken her şeyi yapmalıyız." dedi.

Amerikan yönetimindeki bazı isimlerin 15 Temmuz darbe girişimine geç yanıt verdiği ve bazılarının ise yanlış nitelendirdiğini belirten Jeffrey, "Bu konuda daha iyi olabilirdik." dedi.

Yönetimin darbe girişimi sırasında bilgileri teyit etme konusunda gecikmiş olabileceğini ifade eden Jeffrey, iki ülke arasındaki ilişkilerin kötü olmasının da yönetimin geç yanıt vermesindeki bir faktör olabileceğini savundu.

ABD'nin SDG ismini kullanan YPG/PKK'ya verdiği destekle ilgili bir soruya yanıt veren Jeffrey, ABD'nin YPG'nin önemli bir bileşeni olan SDG örgütüne destek verdiğini belirterek, YPG ve PKK'nın Türkiye'ye tehdit teşkil ettiğinin farkında olduğunu dile getirdi.

YPG/PKK'nın Esed rejimi ile iş birliği anlaşması yaptığına dair haberler üzerine bir soruya Jeffrey, "Bu çok fazla köpürtülüyor. SDG ile Esed rejimi arasında önemli bir sürtüşme var. Rusya ile SDG arasında önemli bir iş birliği var." dedi.

Eski DEAŞ ile Mücadele Özel Temsilcisi, Esed rejimi ile YPG/PKK arasında olası bir anlaşma konusunda ABD'nin kaygı duyup duymaması gerektiği yönünde bir soruya şu yanıtı verdi:

"ABD'nin pozisyonu sanıyorum ki halen aynı. Bizim kuvvetlerimiz Esed güçlerinin faaliyet gösterdiği alanlarda faaliyet gösteremez. Onlarda güvenli ayrışma konusuna girmeyeceğiz. Daha önce onlarla birkaç kez karşı karşıya kaldık ve bunlar hep Esed rejim güçleri için kötü bitti. Onlarla aynı alanda faaliyet göstermeyeceğiz ve bunu herkesin bildiğini düşünüyorum. Dolayısıyla bu konuda bir kaygım yok."