HABER: ÖZLEM DOĞAN
Rusya destekli katil Esed rejiminin saldırısı sonucu 34 askerimizin şehit olması tüm Türkiye’yi yasa boğdu. Saldırının ardından harekete geçen Türk Silahlı Kuvvetleri rejime büyük kayıplar verdirdi. Rusya’nın bu kalleş saldırıya bizzat destek verdiği halde inkâr etmeye çalışması, ABD’nin Türkiye desteği, NATO ve Batı’nın ikiyüzlü tavrı da menfur saldırı ardından Türkiye’nin sahada kendi göbeğini kendi kesmesi gerektiğinin bir kanıtı niteliği taşıyor. Gerçekleştirdiği operasyonlarla şehitlerimizin kanını yerde bırakmayan Türkiye çok daha kapsamlı intikama hazırlanıyor. Gündeme ilişkin son gelişmeleri AK Parti Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Yasin Aktay, Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, Terör ve Güvenlik Uzmanı İmbat Muğlu Milat Gazetesi’ne değerlendirdi.
Türkiye büyüdükçe savunma hattı genişliyor
İdlib’de en büyük bulunma hakkının Türkiye’nin olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yasin Aktay, “Şu an Türkiye’nin savunma hattı İblid’de hatta İdlib’in de ötesine kurulmak durumunda. Türkiye ciddi bir uluslararası tehdit altında, dolayısıyla İdlib mücadelemiz bir zorunluluktur. Türkiye büyük bir ülke olduğu için ve büyümeye devam ettiğinden ötürü savunma hattı genişliyor. Biz İdlib’de bu savunmayı kurmazsak yarın Diyarbakır’da hatta İstanbul’da kurmak durumunda kalabiliriz. 5000 mil öteden gelen ülkelere, Suriye ile sınırı olmayan Rusya’ya ve İran’a ‘Suriye’de ne işiniz var’ demeyenler Türkiye’ye bu soruyu soruyor. Bizim içimizden bu soruyu soranlar, cahil ve kendi tarih bilincinden yoksun şuursuzlardır” dedi.
Türkiye Esed’i tamamen bitirecek
Rusya’nın Suriye rejimini koruyup ayakta tutmayı bir milli görev haline getirdiğini vurgulayan Aktay şöyle devam etti: “Rusya Suriye’de yayılma politikası güdüyor. Aynı zamanda Suriye’yi bölmek ve yaşanamaz hale getirip İsrail için hazırlamak gibi bir misyonu var. Rusya kendisi için değil, İsrail için çalışıyor. İsrail suya sabuna dokunmadan Rusya ve İran’ın kendisine sağlamış olduğu dikensiz gül bahçesinin nimetlerini devşirmeye hazırlanıyor. İran ve Rusya desteği olmadığı takdirde ayakta durması mümkün olmayan Suriye rejimi bir mumyadan ibaret, yoksa rejimin Türk Askeri’ne İdlib’de bir saldırı gerçekleştirmesi imkânsızdı. Bununla birlikte açıklamalarından da anlaşıldığı üzere Rusya, Türkiye ile doğrudan karşılaşmayı göze alamamaktadır. Rusya’nın rejimle aramızdan çekilmesi gerekiyor. Türkiye Esed’e yaptıklarının bedelini ödetecek. Artık Esed’in İdlib’den çekilmesini değil tamamen gidişini konuşacağız.”
Canımız yanmasın diye İdlib’deyiz
Türkiye’nin terörle mücadele için Suriye’de olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, “Canımız yanmasın diye İdlib’deyiz. Aktütün saldırısını, Dolmabahçe ve Ankara Gar saldırısını ne çabuk unuttuk? Üç yıl önce neredeyse her hafta beşer onar şehit haberleri geliyordu. Çocuklara, kadınlara kurşun sıkan, kalabalıklar içinde bomba patlatan PKK’nın Suriye’den Türkiye’ye ne zaman saldıracağını mı bekleyecektik? Çok şükür artık bombalar patlamıyor. Türkiye kendi sınırları içerisinden kovduğu terör örgütü PKK/PYD ile Suriye’de de mücadele ediyor. Biz İdlib’de bunun için varız” ifadelerini kullandı.
Rusya Türkiye ile karada başa çıkamaz
Türkiye’nin Rusya ile yaptığı on savaştan sadece üçünde yenildiğini ifade eden Sofuoğlu, “Rusya kara savaşında bizimle başa çıkamaz. Biz terörle mücadele doğrultusunda kırk yıldır çok ağır ve teknik bir şekilde savaşıyoruz. Rusya’nın bizim kadar savaş tekniği yok. Onların tek avantajı hava üstünlüğü. Ruslarla biz yanıbaşımızda savaşacağız ama onlar binlerce kilometre kuzeyden gelecek ve sürekli mühimmat taşıyacaklar. Ayrıca bizimle savaşa girerse Donbas ve Kırım’da Ukrayna’yı, Karabağ'da da Azerbaycan’ı karşısında bulur. Dolayısıyla üç devlete tek başına karşı koyamaz. Putin de bunu bildiği için Türkiye ile savaşa girmeyi göze alamaz” bilgisini verdi.
Rusya masada farklı sahada farklı
İdlib’de TSK unsurlarının bulunduğu koordinatları rejime verenin Rus birlikleri olduğunu belirten Terör ve Güvenlik Uzmanı İmbat Muğlu, “Suriye İdlib’de 33 askerimizin şehit olmasının ardından Türk Silahlı Kuvvetleri Suriye rejimine ait hedeflere misliyle karşılık vererek 330 rejim unsurunu etkisiz hale getirdi. Saldırının Rusya destekli olduğu gerçekliği tartışılmazdır. Her ne kadar Moskova bunu kabul etmese de olayın cereyan şekli ve tahribatın neticesine bakıldığında Rusya’nın bu olayı gerçekleştiren taraf olduğu ortada. Rejimin elinde Rusya menşeili SU-22 ve 25 uçakları mevcut. Rus ordusunun Suriye’de bulunan SU-34 uçakları bu tahribatı yapacak imkân ve kabiliyetlere sahip. Rusya inkâr etse de sahada olanlar çok farklı. Kısacası Rusya’nın masada söylediği sahada yaptıklarıyla örtüşmemektedir” şeklinde konuştu.