Esed rejimi, Rukban Kampı'na ablukayı sıkılaştırdı

Yerinden edilenlerin günlük ekmek ihtiyacını karşılamak için kamptaki fırınlar, hayvan yemi olan kepek maddesini kullanıyor.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) Sözcüsü Jens Laerke, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Eylül 2019'dan bu yana bölgeye insani yardım konvoyunun ulaşmadığını söyledi.

Laerke, Rukban'daki yaklaşık 10 bin 500 kişinin hala zor koşullarda ikamet ettiği ve insani durumlarından endişe duyulduğunu dile getirdi.

Laerke, Ekim 2019'dan bu yana 20 bin 700'den fazla kişinin Rukban Kampı’nda ayrıldığı ve bunların 20 bin 353'ünün Humus ilindeki toplu sığınma evlerine yerleştirildiğini aktardı.

Kamp sakinlerinden Humuslu aktivist Ömer el-Humsi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kampa yaklaşık 3 yıldır BM insani yardımlarının girmediğini söyledi.

Rejim güçlerinin kamp sakinlerini göçe zorlamak için 10 gündür kapma uyguladığı ablukayı sıklaştırdığını belirten Humsi, akaryakıt, odun ve un gibi temel yaşam malzemelerin girişlerini engellediğini aktardı.

Kamptaki tek sağlık ocağında hemşire olarak çalışan Um Abdo, merkezde doktor bulunmadığını ve çalışan sağlık ekibinin sadece hemşirelerden oluştuğunu dile getirdi.

İlk yardım ilaçlarının eksikliğinden dolayı hastalara ilaç tedarik etmekte zorluk çektiğini ifade eden Um Abdo, "Tıbbi ekipman, ilaç ve ilk yardım ilaçlarına ihtiyacımız var. Çocuk sütü bulunmuyor. Gebe anneler ve çok sayıda yeni doğan bebekler kötü beslenmeden dolayı hastalanıyor." dedi.

Um Abdo, Esed rejiminin temel yaşam malzemelerine uyguladığı ablukanın bir an önce son bulmasını istediklerini belirterek, bütün hayırsever derneklere ve uluslararası kuruluşlara acil yardım çağrısında bulundu.

8 yıldır Rukban Kampı'nda yaşayan kişi, 10 gündür Esed rejiminin sıkılaştırdığı ablukadan dolayı fırınlarda un bulunmadığını söyledi.

Suriyeli kişi, "Hayvanların yediği kepekten ekmek yaptık. Midem hala ağrıyor. Yetişkinler önüne gelen her şeyi yer ancak çocuklar ne yiyecek?" ifadelerini kullandı.