ALİ ADAKOĞLU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika ziyaretinden dönüşünde, kendisini takip eden basın mensuplarının sorularını cevaplarken, gündeme dair önemli bilgiler verdi. Tunus'u daha önce Başbakan sıfatıyla 2011 ve 2013 yıllarında ziyaret ettiğini hatırlatan Erdoğan, Cumhurbaşkanı sıfatıyla Tunus'a ilk ziyaretini yaptığını belirtti.
300 milyon dolar kredi vermiştik
"Yasemin Devrimi'nden bu yana Tunus'un barış, istikrar ve kalkınması için yakın işbirliği içinde olduk. Onlara ciddi desteklerimiz de oldu. Önce kendilerine 300 milyon dolar kredi açmıştık" diyen Erdoğan, son olarak 300 milyon dolar Eximbank kredisi açıldığınısöyledi.
Terör gruplarının, batının da tahriki ile parçala, böl, yönet mantığı ile Tunus'u sıkıştırmaya çalıştıklarını belirtenCumhurbaşkanı, "Biz o sıkıntılı döneminde de Tunus'un yanında olduk. Güvenlik açısından ekipman ve eğitim konuları dahil, her türlü ihtiyaçlarını karşıladık. Ticaret açığını kapatmak ve yatırımları artırmak için ortak bir çalışma yürütüyoruz" dedi.
Kültür merkezi ve cami
Her iki ülke arasında vize serbestisi olduğunu söyleyen Erdoğan, Savunma sanayi alanında her iki tarafın bakanlarının bir araya geleceğini belirtti.
Erdoğan ayrıca, Tunus'ta Yunus Emre Kültür Merkezi açacaklarını,bununla ilgili görüşmeler yapıldığını da sözlerine ekledi.
TİKA tarafındanZeytune Camii'nin restorasyonu için bir çalışma başlatıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İslam mimarisinin zirve eserlerinden biri olan bu camiinin restorasyonu bizim için bir iftihar kaynağı olacaktır. TİKA, ayrıca kadın ve çocuk sağlığı konusunda bir hastane projesi üzerinde deçalışıyor" dedi.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelitelen sorular ve Erdoğan'ın bu sorulara verdiği cevaplar.
Hakan Atilla suçsuzdur
-ABD'deki Hakan Atilla davasının başından beri seyrine baktığınızda, olası sonuçlarını değerlendirdiğinizde nasıl bir görüntü ortaya çıkıyor? Bir ceza çıkabileceği ve bankacılık sistemi üzerinde baskı kurulacağı gibi iddialar gündeme getirildi. Değerlendirmeniz nedir?
-Sözünü ettiğiniz davada gelinen nokta itibarıyla, Hakan Atilla'nın bir suçu olmadığının bunlar tarafından da görüldüğünü düşünüyorum. Jürinin bunu görmüş vaziyette olduğuna zannediyorum. Fakat buna rağmen jüri, adeta belirsizlik içinde olduğu için karar verme konusunda da zorlanıyor, kararını veremiyor gibi görünüyor. Şimdi karar verme işini yanılmıyorsam ayın 3'üne atmış durumdalar. 3 Ocak'ta tekrar toplanacaklar. Bizim beklentimiz adaletin yerini bulmasıdır. Şu anda Halk Bankası, genel müdür yardımcılarının oradaki durumunu yakından takip ediyor; avukatlar işi yakından takip ediyorlar. Zannediyorum ki Hakan Atilla ile ilgili süreç, bankamızın beklediği istikamette tecelli edecektir. Bizim de beklentimiz o yöndedir. Tabii ki Hakan Atilla'nın ABD'ye 7. girişinde tutuklanmış olması düşündürücüdür. Daha önce ABD'ye 6 kez giriş çıkış yapmış. Bunlarda bir şey olmayıp, yedincisinde tutuklanması tabii ki düşündürücü. Temennimiz, Hakan Atilla'nın bir suçu olmadığının oradaki mahkeme tarafından da anlaşılmasıdır.
Ekonomik büyüme
-Son çeyrekte ekonomide canlılık ve büyüme oranlarına bakılınca memnuniyet verici bir trend olduğu görüldü. Bunun gelecek yıla taşınabilmesi için tahminlerinizi alabilir miyiz? Ne gibi adımlar atılacak?
-Biz 2017 yılını yıl boyu itibarıyla öyle zannediyorum ki inşallah 7'nin üzerinde bir büyüme ile tamamlayacağız. Bu vesile ile 2018'e güçlü bir giriş yapmış olacağız. Şu anda açıklamış olduğumuz 2018'e yönelik yol haritalarında daha hassas bir süreci ele alacağız. Bir diğer konu, faiz politikasını hükümetimizle oturup konuşup tekrar gözden geçirmemiz gerekiyor. Faiz politikamızı bu anlayışla sürdürmek bizim ekonomi konusundaki geleceğimizi olumlu etkilemez. Bu konuyu oturup konuşacağız. Ekonomide faiz başlığı büyük önem taşıyor. Kamu harcamalarında tasarruf noktasında çok ciddi tasarruflar var, buna aynı şekilde devam edeceğiz. İnanıyorum 2018 yılı çok daha başarılı bir yıl olacak.
-S-400'lerle ilgili son durum nedir?
Şu anda Rusya ile işi gayet iyi bir noktaya getirdik. Savunma sanayinde S-400'lerle ilgili adımı attık. Kredi anlaşması ile ilgili olarak bu cuma Ankara'ya gelecekler ve kredi ile ilgili imzalar atılacak. İlk defa şöyle bir adım atılacak. Biz krediyi dolar üzerinden borçlanmayacağız, ruble üzerinden borçlanacağız. Hazinenin borçlanmasından daha ucuza bir borçlanma olacak. Bu dolar bazında yüzde 3'e tekabül ediyor. Bize çok ciddi imkanlar sağlayanbir adım olacak. Temenni ederim ki diğer ülkelerle de yerli ve milli paralarla borçlanmalar yapılsın.
Bir gece ansızın
-Afrin'e müdahale etme ihtimalimizden bahsediliyordu. Son günlerde Rusya'nın bu bölgeden PYD ve YPG'yi çıkaracağı ve burayı Şam rejimine devredeceği gibi iddialar dolaşıyor. Bu iddialar doğru mu? Önümüzdeki dönemde Şam ile YPG'ye karşı bir mücadele söz konusu olabilir mi? Esad'ın "PYD vatan hainidir" diye bir açıklaması da olmuştu.
-Rusya Afrin'den daha önce çekileceğini söyledi. YPG ve PYD ile ilgili olarak bizim orada bir terör koridoruna müsade etmemiz mümkün değil. Eğer biz Afrin'i bunlara bırakacak olursak, bu YPG'nin terör koridorunun batı kısmını kontrol altına alması anlamına gelir. Biz gerekli görüşmeleri gerekli mercilerle yürütüyoruz. Gerekli zamanda gerekli adımlar atılır. Bir gece ansızın gereği yapılır. Bu şarkıyı unutmamaları lazım.
-Kemal Kılıçdaroğlu sizi Rıza Sarraf ile ilgili görüş ifade etmiyor diyerek eleştiriyor. Cevap verecek misiniz ?
-Kılıçdaroğlu, benim konuşma gündemimi belirleyecek kıratta değil. Biz ne zaman nerede ne konuşacağımızı gayet iyi biliriz. Kılıçdaroğlukendine baksın. Yanında ne söylediğini bilmeyen o bazı tipler var, gitsin önce onlarla ilgilensin. O haddini, ceddini, kendini, neslini bilmeyen o Konya milletvekili gibi adamlarla ilgilensin. Benim gündemimde Kılıçdaroğlu yok.
Yerli duruş ittifakı
-MHP ile ittifak konusunda bir gelişme var mı?
-Şu anda gerek MHP'nin gerek ise bizim, özellikle ülkemizin milli ve yerli duruşunda bir ittifakımız var. AK Parti olarak biz milli ve yerli bir duruş ortaya koyuyoruz. MHPde milli ve yerli bir duruş gösteriyor. Ülkemizin aydınlık geleceği için ortak söylem geliştirmiş durumdayız. Bu bizi çok daha farklı, çok daha olumlu yerlere taşıyabilir. Çok aceleci olmamakta fayda var. Bu işi liderler bazında götürmekte fayda var. Bu konuda önüne gelen herkes konuşursa yanlış olur. Her önüne gelen bu konuda konuşmaması lazım. Benim partim de buna dahildir. Partimin içerisinde de zaman zaman bazıları çıkıyor, bu meseleye dair konuşuyor. Size ne kardeşim? Siz niye konuşuyorsunuz? Bu konuda kimlerin konuşacağı bellidir. Bu sürece limon sıkma gibi bir yanlışı hiç kimse yapmamalı.
- CHP Genel Başkanı'nın danışmanı FETÖ bağlantısından dolayı 10 yılı aşkın bir ceza almasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
-Hayırlı olsun.
Aslanlar Antep'e gidecek
-Afrika ziyaretiniz esnasında size üç arslan yavrusu hediye edildi. Bunların akıbeti ne olacak?
-İkisi birer yaşında. Onların biri dişi biri erkek. Üçüncüsü de sekiz aylık. Bir an için torunlarım ister mi acaba diye düşündüm. Berat Bey'e bir sor bakalım dedim. Torun önce hayır diyordu, sonra getirin falan demeye başladı. Ama Berat Bey de haklı olarak bunun tehlikeli olabileceğini söyledi. Neticede arslan bunlar. Gaziantep'e gönderilecek. Gaziantep Belediye Başkanlığının çok büyük bir hayvanat bahçesi var. Belediye Başkanımız Fatma Hanımı aradım söyledim, bilahare haber gönderdi bize, çok da iddialı konuştu. "Ben elemanlarımı göndereyim. Direk oradan alsınlar. Gaziantep'e getirsinler" dedi. İnşallah üç arslan Gaziantep'in hayvanat bahçesinde yerlerini alacak. Ayrıca ceylanlar da var, ceylanlar bize gelecek.
Sünni dini yok
-Batı basınında sizin Müslüman dünyanın liderliğini yaptığınızdan söz eden yazılarda, size ilişkin "Sünni Müslümanların lideri" tarzında bir niteleme kullanılıyor. Bununla ilgili yorumunuz var mı?
-Olaya Sünnilik ve liderlik konusundan öte bakmak lazım. Biz, Sünni veya Şii tarzında bir ayrımcılığın içerisinde yer almayız. Bu fakirin bir ifadesi vardır: "Bizim Sünnilik diye bir dinimiz yok, Şiilik diye bir dinimiz yok. Tek dinimiz var o da İslam'dır". İslam ne diyorsa, biz onu yapmakla mükellefiz. Zaten bizi 'Sünni', 'Şii' diye diye böldüler. Bu tür oyunlara gelmemek için azami derecede dikkatli olmak lazım.
İİT de değişmeli
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM'nin 5'li yapısının değişmesi fikrinden sonra İslam İşbirliği Teşkilatı'nın de reforme edilmesi gerektiğini söyledi.
Kudüs meselesinde İİT olarak İstanbul'da 13 Aralıkta düzenlediğimiz olağanüstü zirveye temsil bakımından çok daha üst düzeyde katılım pekala mümkün olabilirdi. Arap Ligi'ndeki bazı ülkelerin sanki işi ucundan tutuyormuş gibi yapmakla yetinmeleri bizi üzmüştür. Ama İslam ülkelerinin geneline baktığımızda 13 Aralık'taki zirveye katılım yine de oldukça iyiydi. Lider düzeyinde katılanlara ilaveten, zirveye meclis başkanları, dışişleri bakanları seviyesinde katılanlar da olmuştur. Sayısal olarak 50'ye yakın katılım söz konusu olmuştur. Mesela Suudi Arabistan, zirveye İslam İşleri Bakanı seviyesinde katılmıştır. Bu elbette önemli. Ama daha üst düzeyde bir temsil daha da iyi olabilirdi. Önemli olan o zirvede netice alınmış olmasıdır. Alınan netice belki de herkesin başını iki elinin arasına alıp düşünmesini sağlayacaktır. Bu iş, belki çok daha farklı bir yere gidecektir. Mesela, İİT'ninreforme edilmesine gidebilir. Çünkü İİT'nin kuruluşu Kudüs'e dayalıdır, Kudüs içindir. Bu teşkilat işlevini çok daha güçlü bir şekilde yerine getirmelidir. İİT, Birleşmiş Milletler nezdinde ağırlığını koyabilecek güçte olmalıdır.
-İİT, hızlı hareket edemeyen hantal bir yapı. Bunun dışında, içerisinde belirli ülkelerin yer alacağı, daha dar ölçekli farklı bir yapılanmaya gidilebilir mi?
-Olaya böyle bakarsak yanılırız. Dar çerçevede yaklaşırsak, işin ucunu kaçırabiliriz. Mesela Endonezya, nüfusu itibarıyla en büyük ülke. Böylesine önemli bir ülke elbette bir kenara bırakılamaz. İİT bünyesindeki her ülke farklı nedenlerle önemli. Yapılması gereken, İİT'nın daha aktif hale gelmesi için hep birlikte kafa yormaktır. İİT ve alt kuruluşları, adeta birilerine maaş verme aracı gibi görülmemeli. Üyelerin aidatlarını ödemelerinin sağlanmasından kadroların iyileştirilmesine varana dek gerekli iyileştirmeleri yapmak suretiyle, İİT uluslararası ağırlığı olan aktif bir teşkilata dönüştürülmeli.