Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerini, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığının "Detaylı Veri Analizi (DEVA) 1-2" programlarından sorgulayarak, elde ettikleri verileri FETÖ'ye aktardıkları öne sürülen sanıkların yargılandığı davanın duruşması görüldü.
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz yargılanan bazı sanıklar ile avukatları katıldı.
Sanıklardan Fazlı Şen ile tutuklu bulunduğu Van F Tipi Cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) bağlantı kuruldu.
Dava dosyasına gelen evrakların okunmasının ardından Mahkeme Başkanı Hüsamettin Otçu, sanıklardan Muhittin Avcı hakkında Hatay'da FETÖ üyeliğinden başka bir davanın daha bulunduğunu belirterek, Avcı hakkında dosyanın ayrılarak bu davayla birleştirilmesine karar verildiğini açıkladı.
Tutuklu sanıklardan Fazlı Şen de tahliyesine karar verilmesini talep etti.
Mahkeme, esasa ilişkin mütalaasını hazırlamak üzere dava dosyasını cumhuriyet savcısına gönderilmesine ve sanık Şen'in tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.
- İddianame
İddianamede, farklı illerde görev yapan sanıkların, Emniyet Genel Müdürlüğünün "DEVA" programına girerek, Erdoğan ve ailesinin bilgilerine eriştikleri belirtiliyor.
Programda "devlet sırrı" niteliğinde bilgi olmadığı ancak Erdoğan ve ailesine ait kişisel verilerin yer aldığı bildirilen iddianamede, bunların öğrenilmesi ve yayılmasının devlet güvenliğini tehlikeye soktuğu ifade ediliyor.
İddianamede, Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerini, "DEVA 1-2" programları üzerinden sorguladıkları ve elde ettikleri verileri FETÖ'ye aktardıkları öne sürülen sanıkların "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan cezalandırılmaları isteniyor.
Sanıkların, hiçbir istihbari veri girişi yapmadan, Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerini elde etmek için sorgulama yaptıkları belirtilen iddianamede, "Şüphelilerin, Erdoğan ve ailesinden birilerinin özel bilgilerini elde ederek toplum nazarında küçük düşürmek, siyasi olarak bu bilgileri şantaj için kullanmak, seçimlerde yenilmesini sağlamak, dış ülke istihbaratlarına bu bilgileri vererek, Türkiye'nin imajını zedelemek amacını güttükleri anlaşılmaktadır." tespitine yer veriliyor.
İddianamede, sanıkların "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" suçundan da cezalandırılmaları talep ediliyor.