Başkan Erdoğan, Rusya'da Türk-Rus iş dünyası temsilcilerine seslendi. Başkan Erdoğan, "Bütün bakanlarımıza öncelikli olarak verdiğim talimat Rusya’ya ticari ilişkilerde her türlü kolaylığın gösterilmesidir" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Moskova’da Türk ve Rus iş dünyasının temsilcileri ile bir araya geldiği toplantıda, “Rusya Türkiye’nin ticaret ortakları arasında 3’üncü sırada yer alıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya temasları kapsamında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile baş başa görüşme gerçekleştirdi. İki lider daha sonra Üst Düzey İşbirliği Konseyi VIII. Toplantısına başkanlık etti. Erdoğan ve Putin, daha sonra Türk ve Rus iş dünyası temsilcileri ile bir araya geldi. Moskova’da bulunmaktan memnuniyet duyduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üst Düzeyli Stratejik Konsey toplantımızı n 8’incisini gerçekleştirdik” dedi.
Konuşmasına Putin’e teşekkür ederek devam eden Erdoğan, “Rusya ile yoğunlaşan diyalogumuzun ekonomik ilişkilerimize ve iş dünyamıza da olumlu yankılamaları oluyor. 1990’lardan itibaren ekonomik ve ticari ilişkiler Türk-Rus işbirliğinin adeta lokomotifi oldu. Bugün de Putin ile yaptığımız görüşmelerde gerek siyasi gerek askeri gerek ticari gerek ekonomik gerek kültürel bütün bu alanlarda etraflıca heyetlerarası görüşmeleri ele aldık. Bu formatta iş dünyamızla bir araya gelmek Putin ile üzerinde durduğumuz bir fikirdi” ifadelerini kullandı.
“Ticaret hacmimiz 2018 yılında yüzde 15 gibi ciddi bir artışla 26 milyar dolara ulaştı”
Rusya’da bin 300 civarında Türk girişimci bulunduğu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bin 300 Türk girişimcinin Rusya’da bulunması aramızda iş dünyasının ilişkileri bakımından da önem arz ediyor. Rusya Türkiye’nin ticaret ortakları arasında 3’üncü sırada yer alıyor. Ticaret hacmimiz 2018 yılında yüzde 15 gibi ciddi bir artışla 26 milyar dolara ulaştı. Ancak bu rakam 100 milyar dolarlık hedefin gerisinde. Özellikle işlenmiş tarım ürünleri, ilaç, kozmetik ürünleri, otomotiv yan sanayi ürünleri, hazır giyim, inşat ve mobilya gibi ürünlerde Rusya’nın önemli miktarda ithalatı bulunuyor. Ülkemiz ise bu sektörlerle dünyaya kaliteli ve uygun fiyatlı ürün arz ediyor. Bu ürünlerde bile Rusya’ya olması gereken ihracatımız olması gerekenin çok altında seyrediyor. Amacımız dengeli bir ticaret yapısı ile hedef olarak belirlediğimiz 100 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmak için yeni yollar bulmaktır. Zira bugünkü toplantının ana temasını bu oluşturuyor” ifadelerini kullandı.
“Firmalarımız şimdiye kadar 73 milyar dolar tutarında 1961 proje üstlendiler”
Erdoğan, “Rus makamlarından beklentimiz de başta ulaştırma ve vize konularında olmak üzere aynı yöndedir. Bu noktada temel hedefimiz tarımda, gümrüklerde, ticari ilişkilerimizin her alanında üçüncü ülkelerin firmalarına tanınan imkanların Türk şirketlerine de sağlanmasıdır. Firmalarımız şimdiye kadar 73 milyar dolar tutarında 1961 proje üstlendiler. Diğer taraftan Türk müteşebbislerinin Rusya ekonomisinin hemen her sektöründe önemli yatırımları mevcut. 10 milyar dolar tutarında sermayeye sahip bin 500’den fazla Türk şirketi burada istihdama katkı sunuyor. Rusya’nın geleceğine güvenerek yatırım yapan firmalarımıza Rus hükümetinin daha fazla destek vereceğine inanıyorum. Rusya’nın da ülkemizde 10 milyar doların üzerinde yatırımı var. Özelikle petro-kimya ve ileri teknoloji alanında Rus firmaları Türk ekonomisine ciddi katma değer sağlıyor. Türkiye’de yatırım yapmak isteyen Rus iş adamlarına tüm kolaylıkları sağlamaya hazır olduğumuzu özelikle ifade etmek isterim. Bu şirketleri özellikle küresel sermayeli firmalar veya Rus firmaları olarak değil kendi şirketlerimiz olarak kabul ettiğimizi de bilmenizi istiyorum” açıklamasını yaptı.
“Enerji alanındaki işbirliğimiz, ekonomik ilişkilerimizin taşıyıcı sütunlarından biridir” diyen cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Başta Mavi Akım, Türk Akımı, Akkuyu Nükleer Santrali olmak üzere bu konulardaki bütün ortaklıklarımız uzun vadeli ve stratejik tercihlerdir. Türk Akım, deniz boyutunda kara ile birleşmiş yıl sonuna kadar da karada da bunu bitirmek suretiyle Türk Akımını hayata geçirmektir. Gerek şahsımın gerekse Putin’in ısrarla üzerinde durduğu milli paralarla ticarete de değinmeyi arzu ediyorum. Bu şekildee3 üçüncü ülkelerin dayatmalarından ve döviz piyasalarındaki manipülatif girişimlerinden korunma imkanı elde edilmiş olacaktır”