Emperyalizme tokat

Yarın Türk demokrasi tarihi için önemli bir günü yaşayacağız. Cumhurbaşkanı Erdoğan, özgürlükleri, güçlü Türkiye'yi vaat ederken muhalefet; yasakları, zulümleri, koalisyonları, istikrarsızlığı eski Türkiye'yi temsil ediyor. Hangi Türkiye'nin kazanacağını ise milletin mührü belirleyecek.

Koray Taşdemir/ Milat Gazetesi

Türkiye, yarın tarihinin en kritik seçimlerinden birine doğru giderken muhalefet adaylarının en büyük vaatleri, yapılan eserleri yıkmak üzerinde yoğunlaşıyor. CHP'nin adayı Muharrem İnce, Türkiye'nin yıllardır özlem duyduğu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan önderliğinde hayata geçirilen yerli otomobil, yeni havalimanı ve Kanal İstanbul gibi projelerini durdurmayı vaat ederken Meral Akşener ise Türkiye'nin dünyadaki gözbebeği olan TİKA'yı kapatmayı vaat ediyor.

İsrail ve ABD ile birlikte Batılı güçler Türkiye'nin Erdoğan ile ayağa kalkmasına istemeyerek, ülkenin savunma, sağlık, eğitim, ticaret, ekonomi ve diğer bütün alanlarda büyümesini hazmedemiyorlar. Türkiye'nin kanayan bir yarası olan başörtüsü sorununu çözüp milletin evlatlarının devlet dairelerinde çalışmasının önünü açan ve üniversitelerde özgürce okumasına olanak sağlayan AK Parti'ye yönelik hem içte hem de dışta oluşturulan cepheye karşı millet 24 Haziran'da cevabını verecek.

Vesayet güçlerini yerle bir etti

Türkiye'yi yıllardır geri kalmışlığa, koalisyon istikrarsızlıklarına mahku00fbm edenler Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde iktidara gelen AK Parti'yi de yıkmak için ellerinden geleni artlarına koymadılar. 16 yılda 7 darbe girişimi ile karşılaşan Erdoğan, her seferinde milletin desteği ile güçlü bir şekilde iktidara geldi ve askeri vesayet başta olmak üzere her türlü vesayetin üzerine kararlılıkla gitti. 27 Nisan Muhtırası'nda başarılı olamayan vesayet güçleri, 2008 yılında AK Parti'ye kapatmaya cüret ettiler. Ancak söz konusu güçler milletin desteğini alan Erdoğan karşısında yok oldular.

FETÖ'yü devreye soktular

Her türlü girişimi bertaraf eden Erdoğan'a karşı bu kez küresel güçler FETÖ'yü devreye soktu. MİT üzerinden Erdoğan'ı ve hükümeti sıkıştırmak istediler. Erdoğan'ın bu kararlı duruşu karşısında ne yapacaklarını şaşıran Erdoğan düşmanları, olayları sokağa taşıyarak Gezi Park'ı eylemleri ile Türkiye'yi adeta savaş alanına çevirdi. Sokaklarda da istediklerini bulamayan şer odakları, 17-25 Aralık ve ardından gelen 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştirerek ülkeyi yıkmaya kalkıştı. Erdoğan'ın çağrısı ile sokaklara dökülen millet, gözleri dönmüş FETÖ'cü alçak darbecilere gereken cevabı verdi.

Ülkenin bütünlüğü için Erdoğan şart

Küresel güçlerinin hedefinin Anadolu'yu parçalamak olduğunu dile getiren Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, "1918'den beri bizden hiç toprak koparamadılar. Erdoğan'a yaşatılacak bir tökezleme bizim toprak kayıplarımızla sonuçlanabilir. Bunu ben söylemiyorum New York Times'ın 2016'da yayımladığı bir harita bunu açıkça gösteriyor" diye konuştu.

Ülkenin bekası riske girer

15 Temmuz Gaziler Platformu Erol Bulut, Türkiye'nin mazlumlara hami olan bir lidere sahip olduğunu dile getirerek "Erdoğan, milli üretimler yapmış, savunma sanayisinde atılımlar gerçekleştirmiş ve en önemlisi ülkeye itibar sağlamış bir lider. Tabii ki Erdoğan'dan yana olacağız. Aksi halde, ülkenin bekası riske girecek. Vefayı unutmayalım, 15 Temmuzlar bir daha yaşanmasın, Türkiye güçlü devletler arasında yerini alsın diyorsak üzerimize düşeni yapmalıyız" dedi. "15 Temmuz ruhunu koruyalım" diyen Bulut, "Bu ruha sahip çıktığımız sürece Allah bize yeter. İnşallah bu necip millet 25 Haziran'a bir bayram gibi uyanacaktır" şeklinde konuştu.